6 Kasım Dünya Stres Farkındalığı Günü: Stres Türleri ve Yönetimi

Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Serdar Nurmedov, 6 Kasım Dünya Stres Farkındalığı Günü kapsamında stres türlerinden ve yönetiminden bahsetti.

6 Kasım Dünya Stres Farkındalığı Günü: Stres Türleri ve Yönetimi
05 Kasım 2024 - 22:35

Kaçınmak Elimizde Değil Ama Baş Edebiliriz!

Stres yönetimi sağlık sorunlarına engel olabilir…

Stresin, vücudun tehlikelere veya zorluklara karşı kendini savunmak için gösterdiği doğal bir tepki olduğunu belirten uzmanlar, farklı stres türleri olduğunu söylüyor.

Kısa süreli stresin bireyi motive edip harekete geçirebilirken, uzun süreli ve yoğun stresin fiziksel ve zihinsel sağlığı olumsuz etkileyebileceğine dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Serdar Nurmedov, “Herkes zaman zaman stres yaşar ve bu durumdan tamamen kaçınmak mümkün değildir.” dedi. Bazı tekniklerle stresin yönetilebileceğini de aktaran Doç. Dr. Serdar Nurmedov, “Bireyin stres faktörlerini nasıl algıladığına ve onlara nasıl tepki verdiğine bağlı olarak stresle baş etme yöntemleri de değişkenlik gösterir.” uyarısını yaptı.

Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Serdar Nurmedov, 6 Kasım Dünya Stres Farkındalığı Günü kapsamında stres türlerinden ve yönetiminden bahsetti.

Kısa Süreli Stres ve Uzun Süreli Stres

Kısa süreli stres motive edici olabilirken, uzun süreli stres sağlık sorunlarına neden olabiliyor.

Stresin, vücudun tehlikelere veya zorluklara karşı kendini savunmak için gösterdiği doğal bir tepki olduğunu dile getiren Doç. Dr. Serdar Nurmedov, “Stres farklı fiziksel, duygusal ve davranışsal tepkilere yol açabilir.” dedi.

Kısa süreli stresin bireyi motive edip harekete geçirebileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Serdar Nurmedov, “Ancak, uzun süreli ve yoğun stres fiziksel ve zihinsel sağlığı olumsuz etkileyebilir. Herkes zaman zaman stres yaşar ve bu durumdan tamamen kaçınmak mümkün değildir. Ancak stres yönetimi teknikleri, stresle başa çıkmanıza yardımcı olabilir.” şeklinde konuştu.

Stres Türleri

Akut Stres

Akut stres enerji ve uyanıklık sağlıyor. Stres türlerinden bahseden Doç. Dr. Serdar Nurmedov, “Akut stres aniden ortaya çıkan ve kısa süren geçici bir stres türüdür. Genelde kısa süreli tehlike ve zorluklarla karşı karşıya kaldığımızda görülür.” dedi.

Akut stresin enerji ve uyanıklık sağladığını aktaran Doç. Dr. Serdar Nurmedov, “Geçici olduğu için uzun vadede tesiri yoktur. Sunum öncesi yaşanan heyecan, trafikte aniden frene basmak zorunda kalmak gibi durumlar akut strese örnek olarak verilebilir. Akut stresin kısa süreli olması sebebi ile stresi hızlıca yatıştırmaya yönelik teknikler kullanılır. Nefes egzersizleri, kas gevşetme teknikleri, bilişsel yeniden yapılandırma ve meditasyon örnek olarak verilebilir.” açıklamasını yaptı.

Episodik Akut Stres

Tetikleyicileri azaltıp rutin oluşturulmalı. Akut stresin sık aralıklarla tekrarlaması sonucu gelişen stres türü, ‘episodik akut stres’ olarak adlandırıldığını ifade eden Doç. Dr. Serdar Nurmedov, şöyle devam etti:

“İş yükü fazla, sürekli kriz durumlarını yönetmek durumunda kalan ve sürekli acele eden bireylerde görülür. Episodik stresin sinirlilik, baş ağrısı, uyku sorunları ve kan basıncında artış gibi sonuçları olabilir. Episodik akut stres yaşayan bireylerin stresi tetikleyen etmenleri azaltması ve rutin oluşturmaları önerilir. Zaman yönetimi, düzenli fiziksel aktivite ve pozitif düşünce alışkanlıklarının bu rutinin birer parçası olması önerilir.”

Kronik Stres

Kronik stres ciddi sağlık sorunlarına sebep olabilir! Kronik stresin de uzun süre devam eden, yoğun ve kalıcı stres türü olduğunu aktaran Doç. Dr. Serdar Nurmedov, “Toksik ilişkiler, uzun süreli işsizlik, maddi sıkıntılar ya da kronik sağlık sorunları gibi durumlarda ortaya çıkar.” dedi.

Uzun süreli kronik stresin ciddi sağlık sorunlarına sebep olabileceği uyarısını yapan Doç. Dr. Serdar Nurmedov, “Depresyon, bağışıklık sisteminin zayıflaması, kaygı bozukluğu, hipertansiyon bunlara örnek olarak verilebilir. Kronik stres bireyin işlevselliğini olumsuz yönde etkiler ve yaşam kalitesini düşürür. Kronik stresle mücadele eden kişilere rahatlama tekniklerini uygulamanın yanında stres ile başa çıkma becerileri geliştirmeleri önerilir. Bunun için ‘bilişsel davranışçı terapi’ ve ‘farkındalık teknikleri’ oldukça faydalı olacaktır.” şeklinde konuştu.

Travmatik Stres

Travmatik stres yaşayanlar profesyonel destek almalı. Bireyin bir travma ya da ciddi hayati tehlike atlattıktan sonra ortaya çıkan stres türünün ise travmatik stres olarak tanımlandığını dile getiren Doç. Dr. Serdar Nurmedov, “Etraflıca ele alınmazsa Travma Sonrası Stres Bozukluğu olarak bilinen ruhsal bir rahatsızlığa sebep olabilir. Kâbus, uyku uyuyamama, kaçınma davranışı, korku ve kaygı gibi belirtileri vardır. Bu bireylerin özellikle profesyonel destek almaları gerekir.” açıklamasını yaptı.

Stresten Kaçınmak Elimizde Değil Ama Baş Etmek Bizim Elimizde

Stres ile baş etme mekanizmalarının bireylerin kişilik yapısı, psikolojik ve biyolojik farklılıkları, kültürel değer yargıları, geçmiş stres deneyimi gibi birçok faktörden etkilendiğine vurgu yapan Doç. Dr. Serdar Nurmedov, “Bireyin stres faktörlerini nasıl algıladığına ve onlara nasıl tepki verdiğine bağlı olarak stresle baş etme yöntemleri de değişkenlik gösterir.” dedi.

Stres yönetiminde hangi durumda uzman yardımı alınması gerektiğini de açıklayan Doç. Dr. Serdar Nurmedov, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bireyin kendi başına uyguladığı stres yönetimi tekniklerine rağmen günlük hayatı ve işlevselliği olumsuz yönde etkileniyorsa, stres bireyin tüm gayretine rağmen giderek artıyorsa, fiziksel, duygusal ve davranışsal belirtiler hayatın olağan akışını sekteye uğratıyorsa profesyonel destek alınması gerekir.

Son olarak belirtmek isterim ki, günümüz hayat ve yaşam koşullarında stresten kaçınmak elimizde değil ama onunla baş etmek bizim elimizde.”

YORUMLAR

  • 0 Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Bergama Ziraat Odası Başkanı: "2024 Tarım İçin Kara Bir Yıl Oldu"
Bergama Ziraat Odası Başkanı: "2024 Tarım İçin Kara Bir Yıl...
'Türkiye'nin Balığı Dünya Sofralarında, Biz Neden Tüketimde Gerideyiz?'
'Türkiye'nin Balığı Dünya Sofralarında, Biz Neden Tüketimde...