65 yaş Üstü her 3 kişiden 1'inde işitme sorunu var

Altınbaş Üniversitesi Bahçelievler Medical Park Hastanesi hekimlerinden Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Emine Demir, yaşa bağlı görülen işitme kaybında erken teşhis ve erken müdahalenin son derece kritik olduğunu belirtiyor.

Altınbaş Üniversitesi Bahçelievler Medical Park Hastanesi hekimlerinden Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Emine Demir, yaşa bağlı görülen işitme kaybında erken teşhis ve erken müdahalenin son derece kritik olduğunu belirtiyor.

Yetişkin bireylerde işitme kaybı görülme sıklığı yaşla birlikte artıyor. 65 yaş üstü bireylerin üçte biri işitme kaybı yaşarken, yaş ilerledikçe, özellikle 80’lerin üzerine çıkıldığında her 2 kişiden 1’inde işitme kaybı görülüyor. Altınbaş Üniversitesi Bahçelievler Medical Park Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Emine Demir, yaşın, işitme kaybında en önemli faktör olduğunu belirterek, yetişkinlerde çeşitli sebeplerle her yaş grubunda işitme kaybı görülebileceğinin de unutulmaması gerektiğini söyledi.  

Hızlı çözüm tedavi başarısını artırıyor

Çok hafif ve hafif düzey işitme kaybına sahip hastalar için genellikle konvansiyonel işitme cihazlarının tercih edildiğini belirten Doç. Dr. Emine Demir, işitme kaybı ilerlediği zaman bilinen işitme cihazlarının yetersiz kalabildiğini ifade etti. Bunun yanı sıra yalnızca işitme kaybının ilerlemesi değil kronik otitis media gibi akıntılı kulağa sahip olan hastalar veya cihaz kullanımına bağlı dirençli kulak akıntısı olan hastalar için işitme cihazları dışında bir rehabilitasyon gerektiğine dikkat çeken Demir, bu durumda implante edilebilir işitme cihazlarının oldukça iyi alternatifler sunduğunu söyledi. 

Ayrıca doğuştan çok ileri düzeyde işitme kaybı ile dünyaya gelen çocuklar ve yaşamının ilerleyen evrelerinde ileri ve çok ileri düzeyde işitme kaybı yaşayan hastalar için de işitme cihazları ile yeterli verim sağlanamadığından, implante edilebilir cihazların değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Demir, şöyle devam etti: “Gelişen teknolojiyle birlikte çoğu hasta için oldukça iyi çözümler sunabilen implante edilebilir işitme çözümleri mevcuttur. İşitme kaybının nedenine, tipine ve derecesine bağlı olarak geliştirilen kemik iletimli işitme implantları ve koklear implant gibi cihazlar hastalar için tatmin edici sonuçlar sunmaktadır. İşitme cihazlarıyla tedavide ısrar edilmesi ise çocukların dil gelişiminin oluşmamasına, erişkin hastalar içinse sosyal hayatını aktif bir şekilde devam ettirememeye neden olmaktadır.” 

“Doğuştan işitme kayıplarında en geç 1 yaşında implantlama öneriyoruz”

Her hastalıkta olduğu gibi işitme kaybında da mümkün olan en kısa zamanda doğru tedavi rejimini uygulamanın önemli olduğunu belirten Demir, hastanın işitme kaybı nedeninin ve yaşının da tedavi seçiminde belirleyici olabildiğini söyledi. Doğuştan işitme kaybına sahip olan bebekler için koklear implant uygulamasının 1 yaşından sonra yapılabilmesinin büyük bir şans olarak değerlendirilmesi gerektiğini bildiren Demir, şunları ekledi: “İşitmenin yaşıtlarına denk olması ve dil gelişiminin sağlanabilmesi için 1 yaşını dolduran bebeklerde mümkün olan en kısa zamanda ameliyat yapılmalıdır. İşitme kaybı yaşayan çocuk ve erişkin hastalarda ise hastanın işitme kaybının tespiti sonrasında gerekli tetkikler yapılarak koklear implant veya kemik iletimli işitme implantları gibi hasta için uygun olacak ameliyat planlanmalıdır. Hemen akabinde uygulanacak işitsel rehabilitasyon desteği de hem akademik başarı ve hem de aktif sosyal hayatın akranlarla eş zamanlı şekilde  gelişebilmesi için gerekmektedir.”

İşitme kaybı düzeltilemeyen hastalar için farklı işitsel rehabilitasyon alternatifleri sunulması gerektiğine dikkat çeken Demir, işitme cihazları ilk basamak sunulacak tedavi yöntemi iken hastanın takiplerinin iyi yapılması ve cihaz ile fayda sağlanıp sağlanamadığının değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Demir şöyle devam etti: “Örneğin akıntılı kulağa sahip bir hastanın yapılan ameliyat ile akıntı problemi halledilemiyor ise bu hastanın konvansiyonel işitme cihazlarını düzenli kullanabilmesi beklenmemelidir. Benzer şekilde kulak ameliyatı sonrasında kaviteli kulağa sahip bir hastanın işitme cihazını düzenli kullanabilmesi zordur. Ayrıca işitme kaybı ileri düzeyde olan kulak kireçlenmesi yaşayan bir hasta için de genellikle konvansiyonel işitme cihazları yetersiz kalmaktadır. Bu durumlarda hastanın işitmesini sağlamak için kemik iletimli işitme implantları kullanılabilir. Diğer taraftan bu hastaların işitmesinde sinirsel etkilenme mevcutsa koklear implant yapılması uygun olabilir.”

İşitme implant ameliyatlarını devlet geri ödüyor

Günümüzde ileri düzeyde işitme kaybı olan hastaların uygun SUT kriterlerini karşılaması halinde, işitsel implantların devlet güvencesi ile SGK kapsamında uygulanabildiğini belirten Demir, 4 yaş altı çocuklarda her iki kulakta da ileri ve/veya çok ileri düzeyde işitme kaybı var ise çocuğun 1 yaşını doldurmasını takiben her iki kulağı için de koklear implant ameliyatı yapılabildiğini söyledi. 

4 yaş üstü çocuk ve erişkin hastalarda ise öncelikle tek kulaklarına koklear implant ameliyatı devlet güvencesi ile yapılıyor. Diğer kulakları için ise İşitsel İmplantlar Bilimsel Danışma Komisyonu’na başvuruluyor. Başvuru sonucunun olumlu gelmesi durumunda yine o kulakları için de koklear implant ameliyatı devlet güvencesi ile uygulanıyor. Kemik iletimli işitme implantları da 5 yaş üzeri bütün bireylerde sağlık uygulamaları tebliğinde belirtilen şartları kapsaması durumunda devlet güvencesi ile uygulanabilmekte.

altınbaş üniversitesi bahçelievler medical park hastanesi sağlık işitme kaybı