Karadağ'a yatırım yapmak isteyenler bu haberi okusun!
Karadağ Türk İş İnsanları ve Yatırımcılar Derneği Genel Başkanı Ertaç Güngör, yabancı yatırımcılara önemli fırsatlar sunan Karadağ'daki iş dünyası ile ilgili merak edilenleri anlattı..
Adriyatik Denizi kıyısında bulunan 620 bin nüfuslu Karadağ'ın ekonomisi Türk iş insanlarının yatırımlarıyla güçleniyor. Karadağ ekonomisine ve istihdamına büyük katkı sağlayan Türk şirketlerin turizmden sanayiye, inşaattan hizmet sektörüne kadar birçok alanda yatırımları bulunuyor. Yabancı yatırımcılara sunduğu teşvik ve yatırım avantajlarıyla iş dünyasını cezbeden Karadağ’da, Türk yatırımcıların yanı sıra İtalyan, Rus, Sırp ve Macar yatırımcılar da birbirinden önemli yatırımlar yapıyor. Resmi kayıtlarda 3 bin 600 Türk firmasının bulunduğu Karadağ’da aktif olarak faaliyet gösteren 500 civarında Türk şirketi bulunuyor. Türk şirketleri burada 3 bin civarında kişiye istihdam sağlıyor. Karadağ’ın çeşitli şehirlerinde tarım, enerji, altyapı, maden ve turizme yönelik yatırımlar yapan Türk şirketlerle birlikte Doğtaş Mobilya, Danilovgradda Mondal Industria, Tosçelik Niksiç, Port of Adria, Merit Casino, Ziraat Bankası ve Türk Hava Yolları gibi mega firmalar da Karadağ ekonomisine önemli katkı sağlıyor.
KARADAĞ, TÜRK İŞ İNSANLARINA YATIRIM FIRSATLARI SUNUYOR
Karadağ'daki Türk yatırımlarının özellikle Karadağ'ın NATO üyeliği sonrasında önemli derece arttığına işaret eden Karadağ Türk İş İnsanları ve Yatırımcılar Derneği Genel Başkanı Ertaç Güngör, Karadağ’ın Türk yatırımcılar için birçok potansiyel barındırdığını söyledi. Türk iş insanlarını Karadağ'a yatırım yapmaya davet eden Başkan Ertaç Güngör, “Karadağ, Türk yatırımcıları için gelişmeye uygun ve potansiyeli olan bir ülkedir. Tarım, hayvancılık, turizm, inşaat ve sanayi gibi her konuda yatırım yapılabilecek niteliğe sahiptir. Coğrafi konumu, doğal güzellikleri ile olduğu kadar her sektörde gelişmeye imkân verebilecek durumdadır” dedi.
KARADAĞ’DA YATIRIM YAPMAK AVANTAJLI MI?
Türk iş insanları için Karadağ'da yatırım yapmanın avantaj ve dezavantajlarına değinen Ertaç Güngör, ülkenin avantajlarını şöyle sıraladı:
-Gelişmeye açık bir ülke.
-Avrupa’nın kapısı olabilecek coğrafi konumda.
-Lojistik olarak birçok ülke ile bağlantılarının kolay olması.
-Adriyatik’te 250 km’den fazla kıyı şeridinin bulunması.
-Eğitim oranının yüksek olması,
-Ülkenin nüfus ve yüzölçümü bakımından küçük olması nedeni ile kurumlara ve kişilerle iletişimin kolay olması.
-Güvenlik ve suç oranı olarak güvenli bir ülke olması,
- Vergi oranları açısından Türkiye'ye oranla daha avantajlı olmakla birlikte iki ülke arasında mevcut gümrük, vergi anlaşmaları da Türk yatırımcılar için avantaj niteliğindedir.”
Bankacılık sistemi ve devlet işleyişinde otomasyon ve online işlemlerin yavaş olduğunu, bürokratik sürecin hemen her iş kolunda uzun zaman aldığını ve bunun yabancılar için dezavantaj oluşturduğunu anlatan Güngör, ülkenin ekonomik göstergelere, genel anlamda yazılı veri tabanlarına ve dijital kayıt sistemlerine ihtiyacı olduğunu belirtti.
KARADAĞ’DA İŞ YAPMANIN DEZAVANTAJLARI
Karadağ’da altyapı yetersizliğinin de önemli bir sorun teşkil ettiğine değinen Güngör, “Kanaatimizce en büyük dezavantajlarından biri de ülke ekonomisinin rekabete açık olmamasıdır. Rekabetin çok olmasının ekonomik büyümeye katkısı tartışmasız olup, ülkede sadece Türk vatandaşlarına değil Dünya'nın her yerinden yatırımcılara, her sektörde yatırımlar yapmaları için destek olunması ekonomiyi geliştirecektir. Ülkenin en önemli gelir kaynaklarından olan turizm açısından ise deniz sezonun kısa olduğu göz önüne alınmalı, diğer turizm alanlarının -kayak, doğa yürüyüşleri, tarihi bölgelerin tanıtımı vb.- tanıtımı yapılmadır” diyerek ülkenin dezavantajlarını şöyle sıraladı:
-Ekonomik alanın dar olması nedeni ile Ülkede yaşayanlar bir miktar tutucu, yeniliklere ve yabancılara mesafeliler.
-Kalifiye eleman bulmak çok zor. Kalifiye eleman bulunamadığı gibi yabancı işçi getirmek gerekiyor. Yabancı işçi getirmek de prosedür zor ve yavaş.
- Özellikle yabancı yatırımcılar için devlet ihalelerine girme şartları yerel firmalardan çok daha zorlu ve yerel firmalarla yabancı yatırımcılar arasında fırsat eşitliği olmadığı görülmektedir.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ...
Karadağ Türk İş İnsanları ve Yatırımcılar Derneği’nin hazırlayıp Karadağ Devleti’ne rapor halinde sunduğu çözüm önerilerini de satır başlarıyla paylaşan Ertaç Güngör, “Bürokratik işlemlerin hızlandırılması, bankacılık işlemlerinin ve tapu-belediye veri tabanlarının dijital hale getirilmesi sadece yatırımcıları cezbetmek için değil, ülkenin gelişmesi için de bir zorunluluktur. Ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda yapılacak yatırımlar ile ilgili hukuki düzenlemelerin yapılması, ihtiyaç duyulan sektörlerde Karadağ'da eğitim verebilecek yada çalışabilecek profesyonellerin çalışabilmesi için özellikle eğitim denkliğinde kolaylık sağlanması, devlet teşviklerinin daha kolay, anlaşılır ve hayata geçirilebilecek nitelikte olması gerekmektedir” açıklamasında bulundu.
KÖPRÜ VAZİFESİ GÖRÜYOR
4 yıldır Karadağ’da yaşadığını belirten Ertaç Güngör, Karadağ Türk İş İnsanları ve Yatırımcılar Derneği’nin 2018 yılında kurulduğunu ve kendisinin de kurucu başkan olarak görev aldığını belirtti. Derneğin amacını; “Karadağ’a yatırım yapan ya da yapmak isteyen kişi veya şirketleri tek bir sivil toplum örgütü çatısı altında toplamak” olarak açıklayan Güngör, yatırımcılar ile Karadağ Devleti arasında adeta bir köprü vazifesi gördüklerini belirterek, yatırımcıların buradaki sivil toplum kuruluşlarıyla iyi ilişkiler kurmasında da kilit rol oynadıklarını söyledi.
TANITIM ELÇİSİ GİBİ ÇALIŞIYOR
Karadağ Türk İş İnsanları Derneği’nin Türkiye’nin en geniş tabanlı iş verenler kuruluşu olan TÜRKONFED’in üyesi olduğuna dikkati çeken Ertaç Güngör, Türk yatırımcıları Karadağ’a çekmek için nasıl bir yol haritası izlediklerini şöyle anlattı: “TÜRKONFED, Türkiye’nin her bölgesine yayılmış etkin üye yapısı ve sayısı ile Türkiye’nin en büyük iş dünyası örgütleri içinde yer almaktadır.Türkiye'nin en büyük sivil toplum örgütü olan TÜRKONFED; gücünü ve etkinliğini, iş insanlarının üye olduğu federasyon ve derneklerinden alarak çatısı altında 26 bölgesel, 4 sektörel olmak üzere 30 federasyon, 267 dernek üzerinden 40 bine yakın şirket bulundurmaktadır. TÜRKONFED; federasyonlarına bağlı her bir derneğin, kendi bölgesinde yarattığı katma değerin toplamı olarak, kurumlar vergisinin yüzde 86’sını karşılayarak, Türkiye dış ticaretinin yüzde 83’ünü gerçekleştirerek, tarım ve kamu dışı kayıtlı istihdamın yüzde 55’ini sağlayarak, 7 milyon kişiye istihdam alanı sağlayarak Türkiye ekonomisine artı değer yaratmaktadır. Biz toplantı, seminer ve bilgilendirmeler ile bu şirketlere Karadağ hakkında yapıcı bilgiler ve raporlar gönderiyoruz. Türkiye’deki Ticaret Odaları, İş İnsanları dernekleri ve dünyada mevcut Türk yatırımcı dernekleri ile işbirliği içinde her iki ülkede yatırımcılara bilgilendirme toplantıları düzenlenmiş ve düzenlenmeye de devam etmektedir. Türk yatırımları ve yatırımcıları; Karadağ İş insanları ve ülke geneli tarafından tanıtıma gerek olmadan yakından bilinmekte ve takip edilmekte olup,önemli olan Türk yatırımcılara Karadağ’ın tanıtımını yapmaktır.”
KARADAĞ EKONOMİSİNİN İSTİKBALİ...
“Karadağ ekonomisinin istikbalini hangi alandan görüyorsunuz?” sorusuna yanıt veren Karadağ Türk İş İnsanları ve Yatırımcılar Derneği Başkanı Ertaç Güngör, “Ülkenin potansiyele sahip olmakla beraber gelişmeye açık alanları olarak; üretim, tarım, sanayi, lojistik, turizm, eğitim, spor ve sağlık turizmidir" diyerek özetle şunları söyledi: “Bu ülkede geçirdiğim yıllardan sonra düşüncem; Karadağ’ın Avrupada Hong Hong ,Singapur veya Dubai örnekleri gibi bir cazibe merkezi olabilecek potansiyeli olduğudur. Karadağ bulunduğu coğrafi konum gereği, özellikle de deniz yolu ulaşımında Avrupa’nın kapısıdır. Karadağın yerleşik bir devlet geleneği bulunmaktadır. Bu gelenekler ışığında, Yabancı yarımlara kolaylıklar sağlandığında ve ülkede teknolojik gelişmeler ile birlikte yabancı sermayenin ülkeye gelmesi ve potansiyelin gerçeğe dönüşmesi çok kısa sürede gerçekleşebilecektir.
TARIM
Özellikle pandemi döneminde, tüm Dünya ülkeleri bir kez daha tarım ve hayvancığın önemini ve ülkelerin gıda sektöründe kendi kendine yetebilmesi çok önemini bir kez daha gördü. Karadağ'da tarıma uygun arazi miktarı çok yüksek ve sulama için uygun şartlara sahiptir. Ayrıca bu arazilerde Sera uygulamaları da yapılabilir niteliktedir. Ülkede sanayi yoğunluğu olmadığı ve iklimin uygun olması nedeni ile organik tarım, organik besicilik, şarap, bal, zeytinyağı üretimi, süs bitkisi yetiştiriciliği imkanları bulunmaktadır. Şu anda özellikle bal ve şarap üretimi yapılmakta, ancak üretim miktarı yeterli olmadığı için ihracatı miktarı düşüktür. Devlet elinde olan arazilerin düşük bedellle yada kiralama yöntemiyle kullanıma açılması , özel mülkiyet olan arasalarda ise istihdam ve üretimin arttırılması için teşviklerin artması yabancı sermayenin ülkeye gelmesi için önerilebilir .
SANAYİ VE ÜRETİM
Ülkenin ithalat yoğunluğu ve dışa bağımlılığı, üretimin yok denecek kadar az sektörde ve miktarda olması, ülkenin ekonomik geleceğinde geri dönülmez zorluklara neden olacaktır. Dış borçlanma, Döviz kaynağı olan turizmin ve yurtdışında yaşayan Karadağ vatandaşlarının ülkeye getirdikleri paranın özellikle pandemi döneminde ekonomiyi ayakta tutmayacağı açıkça anlaşılmıştır. Karadağ’ın tüm diğer ülkeler gibi, temel ürünlerde kendine yetebilecek üretimi yapması şarttır. Üretim; basamak basamak teşvik edilmelidir. Ülkede; tüketimin yaklaşık yüzde 80'i ithalata dayanmakta olup bu durum doğal kaynaklar olmadan sürdürülebilir nitelikte değildir. Öncelikle gıda ve daha sonra ham maddenin bir kısmının yurt dışından temin edilebildiği sektörlerde yatırımlara destek verilmelidir. Üretim desteklenmeli ve bu üretimin özellikle ihracatına teşvikler verilmelidir. Benim tespitlerimde öne çıkan önemli bir konu ise; üretimin desteklenmenin ötesinde, üretim yapmak için ülkeye gelen yatırımcılara kolaylık sağlanmamasıdır. Üretimin artması ile yüksek işsizlik oranı nedeni ile yurt dışına çalışmaya giden umutsuz genç nüfus ülkenin kalkınmasını sağlayacaktır. Mobilya üretimi, Tekstil üretimi ve madenlerden çıkan özellikle Boksit madenleri için yüksek katma değerli ürünler üretecek tesisler kurulmalıdır.
TURİZM
Ülkede ekonomiye en çok katkısı olan sektör turizmdir. Ülkeyi 2 milyonun üstünde turist ziyaret etmesine rağmen, gelen turistlerin ekonomiye katkısı çok yüksek değildir. Ülkede Dünya ve Avrupa standartlarına yakın kaliteli otel ve yatak sayısı çok azdır. Örneğin Türkiye ile kıyaslandığında, Karadağ 4-5 yıldızlı otel sayısı ve verilen hizmet kalitesi olarak çok geridedir. İnanılmaz doğası, muhteşem denizi, dağları ve bakir doğası ile ülke çok daha fazla turizm gelirine sahip olabilecek durumdadır. Özellikle sağlık alt yapısının eksikliği, hizmet sektöründe profesyonelliğin olmaması turizmin gelişmesine engeldir. Kongre turizmi, lüks tatil köyleri, kayak turizmi, yat turizmi, doğa turizmi sağlık turizmi için tesisler yapılması desteklenmelidir. Devletin vereceği desteklerin, reel olarak uygulanabilir, yatırımcının hızlı ve pratik şekilde ulaşabileceği nitelikte olması gerekmektedir. Ayrıca havaalanlarının acilen özelleştirilmeli, yolcu getirme şartları koyulmalıdır. Ayrıca yabancı öğrenciler için hğitim turizmi desteklenmelidir. Uluslararası öğrenciler; ülkelere çok büyük para getirmektedirler. İngilizce eğitim veren Özel üniversiteler kurulması için teşvikler verilmelidir. Birkaç örnek vermek gerekirse Ukrayna'da 75 bin yabancı öğrenci bulunmakta ve 3250 Türk, 15000 Hint öğrenci bu ülkede eğitim görmekteler. Ülkenin sadece eğitim geliri yılda 500 milyon dolardır. Bunun yanında 75 bin öğrencinin ev, yemek benzeri harcamaları bulunmaktadır. Yabancı öğrenci yaklaşık 9 ay ülkede bulunmaktadır. Türkiyede 155 bin civarında, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde yaklaşık 40 bin yabancı öğrenci eğitim almaktadır. Yabancı öğrencinin ülkede eğitim amaçlı bulunması ekonomiyi canlandırır ve Karadağa ticari olarak çok büyük faydası olacaktır.”
MEMLEKET DOĞDUĞUN YER DEĞİL DOYDUĞUN YERDİR
Karadağ Türk İş İnsanları ve Yatırımcılar Derneği Genel Başkanı Ertaç Güngör, “Karadağ küçük bir ülke ve yatırım ülkenin her bölgesi caziptir. Sanayi yatırımı için Niksiç, turizm için Tivat, Kotor, Herzegnovi ve Ulcinj. Tarım için Tuzi ve kuzey bölgeleri. Kuzey bölgeleri doğa ve kış turizmi için caziptir. Ancak Belediyeler ve bürokrasinin tüm yabancı yatırımcıya kolaylıklar sağlaması beklenmektedir. Ben kendi adıma Karadağ'ı çok seviyorum ve kendimi evimde hissediyorum. Şu anda Dubai ve Saudi Arabistan'da da işlerim bulunmakta ise de iş ve özel yaşamımı Karadağ'da sürdürmeyi tercih ediyorum. Karadağ'ı kendi ülkem olarak görüyorum ve gelişmesi için elimden gelen her şeyi yapmaya çalışıyorum. Türkçede bir atasözü var; Memleket doğduğun yer değil doyduğun yerdir. Bizler Karadağ'da yapıcı olmak ve gelişimine katkıda bulunmak için buradayız” diyerek sözlerini noktaladı.