Koroner kalp hastalığı tedavisinde anahtar kelime; yaşam tarzı değişikliği
Modern çağın gereği olarak daha hareketsiz bir hayat sürüyor, daha yoğun stres içinde yaşıyor ve sağlıksız besleniyoruz. Tüm bu unsurlar kısa vadede ciddi sorunlar yaratmasa da uzun vadede kötü bir tablonun ilk sorumluları olarak karşımıza çıkıyor. Dünyadaki ölümlerin ana sebebi olan kalp hastalıklarında olduğu gibi… Avrasya Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ahmet Sarıçopur, artan kalp hastalıklarına dikkat çekerken en önemli problemlerden biri olan koroner arter hastalığı hakkında bilgi verdi.
Koroner arter hastalığı (KAH) nedir?
Vücuttaki tüm organlar için gerekli kanı taşıyan atardamar, bu damarlara kanı pompalamakla görevli olan organ ise kalptir. Organların işlevlerini yerine getirebilmesi için nasıl ki beslenmeye ihtiyacı varsa kalbimizde koroner damarlar tarafından iletilen kan sayesinde besin ve oksijen ihtiyacını karşılar. Dolayısıyla koroner damarlarda meydana kritik bir darlık ve tıkanıklık başta kalp sağlığını etkilemektedir. En sık rastlanılan problem ise koroner arter hastalığıdır.
Koroner arter hastalığını, kalp kasını besleyen ve koroner arterler olarak adlandırılan atar damarların daralma veya tıkanması ile kan akımının kısmi yada tam kesilmesine bağlı olarak ortaya çıkan hastalıklar olarak tanımlamak mümkündür.
Koroner arter hastalığı nasıl oluşur?
Kalp damar hastalıkları söz konusu olduğunda en sık görülen sağlık problemlerinin başında gelen koroner arter hastalığı, arter duvarının sertleşmesi ve bu duvarın zamanla damar çeperini daraltması ya da tamamen tıkaması sonucunda meydana gelir.
Koroner arter hastalığının belirtileri;
Sinsi ilerleyen ve ilk dönemlerde herhangi bir bulgu göstermeyen koroner arter hastalığının en tipik belirtileri;
Göğüs ön kemiğinin altında geniş bir alanda şiddetli ağrı,
Baskı ve sıkışma hissi,
Nefes darlığı,
Hissedilen ağrının sol omuz ve kola sıçraması,
Çarpıntı
Kolda uyuşma hissi,
Yorgunluk,
Eğer tüm bu belirtiler aynı zaman diliminde yaşanıyor, 20 dakikadan uzun zamandır geçmiyorsa kalp krizi olabilir.
Koroner arter hastalığı en çok kimlerde görülür?
Birçok farklı sebebin meydana getirdiği koroner arter hastalığı en çok erkeklerde 40 bayanlarda 50 yaşın üzerinde görülüyor. Özellikle de ailesinde erken yaşta bu rahatsızlığı yaşayan bireylerin koroner arter hastalığına yakalanma riski de artıyor. Kadınlardaki östrojen hormonunun koruyucu bir etki yarattığı düşünülmekle birlikte erkeklerde kadınlara oranla daha sık görüldüğü gözlemlenmiştir.
Risk faktörleri nelerdir?
Hipertansiyon,
Diyabet,
Sigara,
Yüksek kolesterol seviyesi,
Alkol tüketimi,
Hareketsiz yaşam,
İleri yaş,
Şeker hastalığı,
Aşırı kilo,
Genetik faktörler.
Erken teşhis hayati önem taşıyor
Her hastalıkta olduğu gibi koroner arterde de erken teşhis iyileşme sürecinde çok büyük bir rol oynuyor. Bu doğrultuda özellikle de risk grubunda olan kişilerin mutlaka yılda en az bir kere kardiyoloji uzmanı ile görüşmesi gerekmektedir.Hastaların koroner kalp hastalığı riskini belirlemede kullanılan lipid profilleri incelenmeli ve elektrokardiyografileri ve ekoları kontrol edilmelidir. Bazı durumlarda gerekirse efor testi, kalp sintigrafisi ve koroner BTA gibi daha ileri tetkikler yapılmalıdır. Testler sonucunda kalpte beslenme bozukluğu görülüyorsa koroner anjiyografi uygulanmalıdır. Buradan çıkan net sonuçlara göre hastaya tedavi için bir yol haritası belirlenmelidir.
Koroner arter hastalığında tedavi süreci
Koroner arter hastalığında tedavi hastalığın seyrine göre değişiklik gösterir. Bu anlamda koroner arter için 4 farklı tedavi yöntemi uygulanır. Bunlar; başta yaşam tarzı değişikliği olmak üzere, ilaçla tedavi, koroner anjiyoplasiti ve son olarak cerrahi yöntemlerdir.İlaçlı tedavi hastanın hipertansiyon, diyabet, yüksek kolesterolünün tedavisi yanı sıra kan sulandırıcı ve antiiskemik ilaçları kapsamaktadır. Koroner anjiyoplasitiise kalp damarlarındaki yerel daralmaların cerrahi olmayan bir yol ile açılması işlemidir. Çok daha ileri safhalarda olan ve birden fazla damarı tıkalı olan hastalarda tercih edilen cerrahi yöntem ise bypass işlemidir.
Koroner arter hastalığında yaşam tarzı değişikliği neden önemli?
Beslenmeden, fiziksel aktivite oranına kadar birçok unsurun belirleyici rol üstlendiği bu hastalıkta mevcut yaşam standardını değiştirmek çok önemlidir. Özellikle de kilo, sigara, alkol ve hareketsizlik gibi değiştirilebilir risk faktörleri üzerinden gitmek hastalıktan korunmak için atılması gereken adımların başında geliyor. Bunun yanı sıra sağlıklı beslenme, spor yapmak ve stres ve yorgunluktan uzak durmak da koroner arter hastalığı karşısında güçlü bir savunma mekanizması sağlıyor.