Okul korkusu nasıl atlatılır?
Yeni öğretim yılının başlamasıyla birlikte yüz binlerce minik, ilk kez okul heyecanını yaşamaya başladı. Ailesini evde bırakarak ilk kez dış dünyaya tek başına adımını atan her çocuğun az da olsa bir korku yaşaması doğal. Peki bu korku tahmin edilenden uzun sürerse ne yapmalı? İstinye Üniversite Hastanesi Medical Park Gaziosmanpaşa'dan Uzman Klinik Psikolog İpek Özaktaç, binlerce aileyi yakından ilgilendiren 'okula uyum' konusuyla ilgili önemli bilgiler verdi.
Okula başlayan çocuklar ilk kez kendi ihtiyaç ve bakımlarını onlara yardım eden anne babaları olmadan karşılayacakları yeni bir sürece adım atarlar. Bu noktada çocukları bazı önemli deneyimler bekler. Çocuk artık bildiği, tanıdığı çevreden uzaklaşır, ailesinden bağımsız olarak hareket etmeye başlar. Kendi kendini yöneteceği bir süreç başlar. İlk kez dış dünyaya adımını atan çocuğun hem diğer çocuklar hem de yetişkinlerle (diğer öğrenciler ve öğretmenlerle) tanışması, hayatında önemli bir dönüm noktasıdır.
Yeni kişiler tanımaya ve sosyalleşmeye dair önceden öğrendiği becerileri kullanırken aynı zamanda yeni iletişim şekillerini de öğrenecektir. Peki bu süreçte nelere dikkat edilmeli? Çocuk nasıl okula daha iyi uyum sağlayabilir, okul korkusunun üstesinden nasıl gelinir? İstinye Üniversite Hastanesi Medical Park Gaziosmanpaşa’dan Uzman Klinik Psikolog İpek Özaktaç, uzun yaz tatilinin ardından okul zilinin ilk çaldığı günde ebeveynler için önemli uyarılarda bulundu:
AKRAN ZORBALIĞINA DİKKAT EDİN
Çocuklar için okula başlamak heyecan verici bir detayken aynı zamanda yaşayacağı değişikliklerle birlikte stres ve anksiyete (kaygı, endişe) yaratabilir. Bazı çocuklar okula gitmeyi reddedebilir. Bu durum ilk günlerde olağan kabul edilse de, uzun sürdüğü takdirde bazı problemleri beraberinde getirebilir. Çocuğun okula gitmek istememe nedeni, diğer öğrenciler ya da öğretmeniyle yaşadığı iletişim zorlukları olabilir. Özellikle akranlarıyla yaşadığı problemler dışlanma, alay edilme gibi zorbalık içeren davranışlar nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Böyle durumlarda öğretmen ve okul yönetimiyle iletişime geçerek bazı düzenlemeler yapmak, olumsuzlukları ortadan kaldırmak için yardımcı olabilir.
ANNEM EVDE YALNIZ KALMASIN!
Kaygılı çocuklar farklı nedenler yüzünden evden uzaklaşmak istemeyebilirler. Örneğin; annelerinin üzgün olduğunu düşünüyorlarsa, onu yalnız bırakmak istemeyebilirler. Ailelerinin evde o yokken neler yaptığı konusunda kaygılanabilirler. Kardeşleri varsa annesinin onunla daha fazla zaman geçirdiğini bildiklerinden onları kıskanabilirler. Bu gibi durumlarda çocuğunuzun ne düşündüğünü, ne hissettiğini anlıyor ve önemsiyor olmanız ve bunu ona hissettirmeniz, kendisinin önemsendiğini fark etmesine yardımcı olacaktır. Dolayısıyla, birlikte çözüm yolları bulmak üzere paylaşımlarda bulunmak sürecin üstesinden gelmenizi sağlayabilir.
YENİ BİR ÇEVREYE ALIŞMAK ZOR GELEBİLİR
Okulun ilk günlerinde karşılaşılan zorluklar genellikle yeni çevreye, büyük okul binalarına, büyük sınıflara, uzun ders saatleri, öğretmenin farklı öğretme tarzı ve ev ödevlerine bağlı olarak ortaya çıkar. Her çocuğun farklı özellikleri ve farklı ihtiyaçları olsa dahi yetişkinlerin rehberlik ettiği çocuklar okula uyum sürecinde daha az sorunla karşılaşmaktadır. İlkokul dönemindeki çocuklar, özellikle okulun ilk haftalarında ebeveynleri tarafından yakın ilgi ve gözleme ihtiyaç duyarlar.Çocuklarının ihtiyacını fark etmeyen ve okula dair düşüncelerinin ya da okul başarısının hangi doğrultuda ilerlediğini bilmeyen ebeveynler, ilerleyen yıllarda akademik alanda daha fazla zorlukla karşılaşabilirler.
OKULA UYUMU KOLAYLAŞTIRAN ÖNERİLER
Çocuğunuzun okula uyum süreci eğer uzun sürüyorsa, sosyal iletişimini geliştirmek ve okul rutinine alıştırmak için aşağıdaki önerileri hayata geçirerek sık sık çocuğunuzla konuşmak ona yardımcı olacaktır.
Sosyal iletişimi geliştirmek için:
• Grup aktivitelerine katılmayı sevmesi.
• Diğerlerine yardım etmekten keyif alması.
• Kişilerarası ilişkilerini geliştirmesi.
Okul dönemindeki rutine alışmak için:
• Ders çalışma ve dinlenme saatlerini uygun bir sırayla düzenlemesi.
• Tek başına ders çalışma becerilerini geliştirmesi.
• İhtiyaçlarını kendi kendine karşılamayı öğrenmesi. (Yemek saatinde yemeğini yemek, kıyafet ve ayakkabılarını kendi giyiyor olmak).
• Sırada beklemek, paylaşmak, diğerlerini kırmadan oyun oynamak ve saygı göstermek gibi toplumsal kuralları öğrenmesi.
Ders sırasındaki işleyişe uyum sağlamak için:
• Dikkatli ve sessiz bir şekilde dinleyebilmesi.
• Sorulan sorulara uygun cevaplara verebilmesi.
• Öğretmenin yönergelerini takip ederek ders kitaplarının sayfasını zamanında çevirebilmesi.
• Kalemi nasıl tutması gerektiğini öğrenebilmesi.
EBEVEYNLERİN KAYGISI ÇOCUĞA GEÇİYOR
Ebeveynler çocuklarının sağlıklı bir okula başlangıç süreci yaşaması için aşağıdaki önlemleri almalı;
•Kendi kaygılarınızı çocuğa yansıtmamaya çalışın. Çocuklar duygusal ipuçlarını kolaylıkla alabilirler. Sizin kaygılı olduğunuzu gören çocuk korkması gereken bir şey olduğunu düşünür.
•Yeni arkadaşlar edinmesi konusunda teşvik edin. Bu şekilde, okula alışma sürecini hızlandırır ve sosyal gelişimini desteklemiş olursunuz.
•Okula fazla anlam yüklemeyin.
•Çocuğunuzun özelliklerine uygun, gerçekçi beklentiler oluşturun. Yapabileceğinden fazlasını istemeyin.
•Okulda mutlu olması ve orada yaşıtlarıyla vakit geçirmeyi sevmesi, herhangi bir sorun olmadığına işarettir.