Pandemi yatırım kararlarında ESG'nin payını artırdı
EY'ın (Ernst & Young) finans dışı raporlama konusunda 300'e yakın kurumsal yatırımcının görüşünü alarak gerçekleştirdiği İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Hizmetleri (CCaSS) Araştırması'na göre...
EY’ın (Ernst & Young) finans dışı raporlama konusunda 300’e yakın kurumsal yatırımcının görüşünü alarak gerçekleştirdiği İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Hizmetleri (CCaSS) Araştırması’na göre; yatırımcıların %98’i yatırım yapmayı düşündükleri şirketlerin finans dışı açıklamalarını değerlendirmeye alıyor. %91’i ise çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) konularının son bir yılda aldıkları yatırım kararlarında çok önemli bir rol oynadığını belirtiyor.
Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY (Ernst & Young) hazırladığı finans dışı raporlama konusunda dünya genelinden 298 kurumsal yatırımcının görüşünü alarak gerçekleştirdiği İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Hizmetleri (CCaSS) Araştırması’nın sonuçlarını açıkladı. Bu yıl 5.’si gerçekleştirilen araştırmanın sonuçları; pandeminin sürdürülebilirliğin önemini ön plana çıkarmasıyla birlikte, kurumsal yatırımcıların yatırım yapmayı planladıkları şirketlerin performanslarını çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) faktörleri açısından değerlendirmeye daha fazla odaklandıklarını ortaya koyuyor.
Araştırma sonuçlarına göre; kurumsal yatırımcıların %98’i yatırım yapmayı düşündükleri şirketlerin finans dışı performansını değerlendirmeye alırken, %72’si yatırım kararlarını alırken hedeflerindeki şirketin finans dışı açıklamalarına ilişkin yapılandırılmış veya metodolojik bir değerlendirme yaptığını belirtiyor. 2018 yılında yatırımcıların %32’si bu değerlendirmeyi yaparken yapılandırılmış bir yaklaşım benimsediğini ifade ediyordu.
Bununla birlikte yatırımcıların %91’i çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) konularının son bir yılda aldıkları yatırım kararlarında çok önemli bir rol oynadığını belirtiyor. 2018 yılında yatırımcıların %43’ü sıklıkla ve %34’ü zaman zaman finans dışı bilgilerin yatırım kararlarını etkilediğini dile getiriyordu.
Araştırma, iklim değişikliğinin yatırımcıların karar verme süreçlerinde önemli bir yer tuttuğuna işaret ediyor. Yatırımcıların %73’ü varlık dağılımı ve varlık seçimi kararlarında iklim değişikliğinin fiziksel risklerini değerlendirdiklerini ifade ediyor.
Yatırımcı ekonomik toparlanmayı destekleme odaklı hareket ediyor
Pandeminin etkisiyle sermaye piyasalarının yeniden şekillendiğini belirten EY Türkiye İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Hizmetleri Lideri Zeynep Okuyan konu ile ilgili şu değerlendirmede bulundu: “Kurumsal yatırımcıların sermaye dağılımında ekonomik toparlanmayı destekleme hedefli hareket ettiklerini görüyoruz. Kısa vadeli performans modelleri yerine uzun vadeli değere odaklandıklarını ve bu çerçevede şirketlerin performanslarını değerlendirmede ESG faktörlerine daha fazla başvurduklarını gözlemliyoruz.”
ESG performansına yönelik bağımsız inceleme talep ediliyor
Araştırma, yatırımcıların şirketlerin ESG performansı konusunda bağımsız değerlendirme yapılmasına yönelik taleplerinin arttığını gösteriyor. Araştırmaya katılan yatırımcıların %75’i kuruluşların iklim değişikliği risklerine karşı yaptıkları planların incelenmesinin değer taşıdığını ifade ediyor. Yatırımcıların %82’si aynı zamanda şirketlerin yeşil yatırım konusundaki açıklamalarına yönelik bağımsız bir değerlendirmenin faydalı olduğunu belirtiyor.
“Sürdürülebilirliğin güçlendirilmesi uzun vadeli başarı getirir”
“ESG performansı raporlanmaları genel olarak finansal raporlamalardaki gibi titiz kontrollerden geçmiyor” diyen Zeynep Okuyan, “Bunun bir sonucu olarak yatırımcılar ve kurumlar finans dışı raporlamanın doğruluğunu ve güvenirliğini garanti edemiyor. Etkin yönetişim uygulamaları hayata geçirilmesi ve finans dışı süreçlere ilişkin güvence sağlanması güven inşa edilmesine ve şeffaflığın artırılmasına yardımcı olacaktır. Araştırmamızın sonuçları yatırımcıların çevre ve iklim değişikliği risklerine çok daha fazla önem atfettiğini ortaya koyuyor. Sürdürülebilirlik fonksiyonlarını güçlendirmeye odaklanan şirketlerin Covid-19 pandemisinin yarattığı olumsuz koşulların üstesinden geleceklerini ve uzun vadeli değer yaratmada başarılı olacaklarını düşünüyoruz” değerlendirmesini yaptı.