Üreticilerin kaderi Süt Birliği ile değişti
Milas Süt Birliği'nin 2014 yılında Milas'a bağlı Karapınar'a gerçekleştirdiği yatırımlarla ve destekle, hayvancılığa dört elle sarılan üreticiler, emeklerinin karşılığını almanın memnuniyetiyle birlikte geleceğe güvenle bakıyor.
Milas Süt Birliği’nin 2014 yılında Milas’a bağlı Karapınar’a gerçekleştirdiği yatırımlarla ve destekle, hayvancılığa dört elle sarılan üreticiler, emeklerinin karşılığını almanın memnuniyetiyle birlikte geleceğe güvenle bakıyor. Sürdürülebilir hayvancılığı ve kaliteli süt üretimini geliştirmeyi hedefleyen Milas Süt Birliği, planlı yatırımlarla, sunduğu eğitim hizmetleriyle ve üreticiye olan desteklerle, kırsaldaki üreticilerin ekonomi çarkını sütle döndürmelerini sağlıyor. Milas Süt Birliği ailesinin bir ferdi olarak, hayvancılıktan ve süt üretiminden gelir elde etmeye başlayan üreticiler; geleceği hayvancılıkta görüyor ve aile işletmelerini büyüterek, hayvan varlıklarını, süt üretimlerini günden güne arttırıyor.
Milas’a bağlı Karapınar Mahallesi de Milas Süt Birliği’nin 2014 yılından bu yana hizmet götürdüğü kırsal mahallelerden birisi… Milat kabul ettikleri 2014 yılı öncesinde “kendi ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde” hayvancılık ve süt üretimi yaptıklarını söyleyen Karapınarlılar, Birlik güvencesiyle makus talihlerini sütle yenmenin gururunu ve mutluluğunu yaşıyor.
ÜRETİCİ SAYISI VE SÜT ÜRETİMİ 2 KATINI AŞTI
Milas Süt Birliği’nin 150 bin liralık bütçeyle Karapınar’da Süt Toplama Merkezi kurmasının ardından, üretici sayısı 20 kişiden 50’ye, yaklaşık 700 kilogramlarda seyreden süt üretimini de 2 tona yükseldi.
“2014 ÖNCESİ HAMALDIK”
2014 yılından önce hayvancılıktan sadece giderleri karşılayabilecek miktarda gelir elde ettiklerini anlatan 53 yaşındaki Karapınarlı üreticilerden Mehmet Karapınar, giderleri bile karşılayamadıkları zamanlar olduğunu ifade ederek, “Milas Süt Birliği öncesinde resmen hayvancılıkta hamallık yaptık. Süt ürettik üretmesine ama sütten emeğimizin karşılığını alamadık. Şahıs şirketleri bizleri mağdur etti. Yıllarca sadece hayvanlarımıza yedireceğimiz yem giderlerini çıkarabilmek için çalıştık. Onu bile çıkaramadığımız zamanlar oldu. Süt Birliği köyümüze bir süt toplama merkezi kurduktan sonra üye olduk. Zamanla üretimimiz arttı. Şimdi mahallemizdeki üreticiler, ay başı geldiğinde banka kartıyla gidip, emeğinin karşılığını alıyor. Sosyal yönlerden de Birliğimiz birçok imkan sunuyor. Bizlere her anlamda rehberlik ediliyor. Yani şunu diyebilirim, sadece para kazanmıyoruz, toplum içine girdiğimizde Milas Süt Birliği üyesiyim dediğinizde herkes size saygıyla sevgiyle yaklaşıyor. Hal böyle olunca üretmekten mutluluk duyuyoruz.” dedi.
Şuanda 17 büyükbaş hayvanı olduğunu ve birkaç yıl içerisinde eşiyle ve oğluyla birlikte ahırlarını modernleştirmeyi, hayvan varlığını artırmayı hedeflediğini belirten Karapınar, hayvancılığın zor bir meslek olduğu ancak alın terinin karşılığını aldıkları için severek hayvancılık yaptıklarını söyledi.
“HAYVANLARIMIZI DOYURMADAN AĞZIMIZA BİR LOKMA ALMAYIZ”
Milas’a bağlı Kuzyaka, Kısırlar, Balcılar ve Beyciler gibi civardaki kırsal mahallelerin de aynı kaderi paylaştığını söyleyen Karapınarlı, hayvancılığın zorluğunu ve güzelliklerini şu sözlerle anlattı: “Hayvancılık çok zor bir meslek, yaz kış demeden sabahın ilk ışıklarında kalkıyoruz. Ahıra girip önce hayvanlarımızın yemini veriyor, bakımını yapıyoruz. Bizim yemeğimiz, eğlencemiz daha sonra geliyor. Hayvanlarımızı doyurmadan ağzımıza bir lokma almayız. İneğiniz doğum yapacak diye geceler boyu uykusuz kalabiliyorsunuz. Ama buzağıyı biberonla beslediğimizde, annesi ve yavrusunun kavuşmasını gördüğümüzde dünyalar bizim oluyor. Tek geçim kaynağımız olan hayvancılığı severek yapıyoruz. Emeğimizin de karşılığını alınca çok keyifli oluyor.”
SÜRDÜRÜLEİBİLİR VE KARLI HAYVANCILIK İÇİN…
Birlik olmanın sağladığı faydaların saymakla bitmeyeceğini söyleyen Karapınarlı, “Hayvanlarımızın yemini, samanını yani kaba yeminin yüzde 90’nını kendimiz karşılıyoruz. Yüzde 10’luk yem ihtiyacımızı ve tarımsal araç gereçlerimizi ise Birliğimizden piyasa fiyatlarının altında bir fiyatla temin ediyoruz. Birliğimizden hayvancılıkla ilgili eğitimler alıyoruz. Hayvanlarımız için sağlıklı yemi nasıl üreteceğimiz uygulamalı olarak anlatıldı. Bunun yanında sütümüzün kalitesini korumak ve artırmak için de eğitimler alıyoruz. Artık buzağı ve gebe inek kayıplarımız olmuyor. Buzağı bakımı eğitimleri sayesinde ineklerimiz de buzağılarımız da daha sağlıklı.” diye konuştu.
Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olduktan sonra babası Mehmet Karapınarlı ile birlikte hayvancılık yapan 24 yaşındaki Münür Karapınarlı ise “Annem ve babam beni süt parasıyla büyüttü, süt parasıyla okuttu. Tüm tecrübemi, deneyimimi sevdiğim ve gelecek gördüğüm hayvancılıkta kullanmak istiyorum” diyerek, aile işletmelerini geliştirmek istediğini söyledi.
PAZARCILIĞI BIRAKIP HAYVANCILIĞA YÖNELDİ
Karapınarlı üreticilerden olan 42 yaşında 2 çocuk babası Serkan Demirbaş ise Birlik’ten önce ana geçim kaynağını pazarcılık yaparak temin ettiğini, 2014’tan sonra ise hayvancılığa yöneldiğini anlattı.
Milas Süt Birliği’nin güvencesi ile hayvancılığı tek geçim kaynağı olarak gördüğünü söyleyen Demirbaş, “Hayvancılığa ilk başladığım zamanlarda önceliğim pazarcılıktı. Ama şimdi yavaş yavaş pazarcılığı bırakıyorum. Çünkü hayvancılıktan, süt üretiminden daha iyi para kazanabiliyoruz. Eşimin de desteğiyle artık sadece hayvancılıkla uğraşmayı düşünüyorum. Şuan ahırımızı genişlettik, hayvan sayımızı artırdık. Kazandığımız gelirle, Birliğimiz rehberliğinde ve desteğiyle planlı bir şekilde işletmemizi geliştiriyoruz.” dedi.