İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger: "Ülkemiz ihtiyaç duyan herkesi bağrına basmıştır"
İzmir İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından, Ege Üniversitesi ev sahipliğinde 'Uluslararası Göçmenler Günü' dolayısıyla bir etkinlik düzenlendi.
İzmir’de Ege Üniversitesi ev sahipliğinde “Uluslararası Göçmenler Günü” programı düzenlendi
İZMİR(Ege Ajans)- İzmir İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından, Ege Üniversitesi ev sahipliğinde “Uluslararası Göçmenler Günü” dolayısıyla bir etkinlik düzenlendi. Etkinlikte tasavvuf ve halk şairi Yunus Emre de anıldı. Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezinde düzenlenen etkinliğe İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, İzmir İl Göç İdaresi Müdürü Ela Şençolaklar, akademisyenler, çalışanlar ve öğrenciler katıldı. Etkinlik öncesinde Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’ı makamında ziyaret eden Vali Köşger, hem Prof. Dr. Budak’ın yeniden rektör olarak atanması hem de EÜ’nün araştırma üniversitesi olması dolayısı ile tebriklerini iletti.
Dünya tarihinin savaşlar ve göçlerden ibaret olduğunu söyleyen İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, “Dünyanın tarihi de bu coğrafyanın tarihi de savaşlardan ve göçlerden ibaret. Sürekli bir alt üst oluş, bir savaş, bir hercümerç ve bunların sonrasında oradan oraya göç etmek durumda kalan, oradan oraya koşturmak zorunda kalan insanların tarihi. Keşke, Yunus Emre’nin dizelerinde manasını bulan düşünceler, ilk dönemlerden itibaren dünyaya hakim olsaydı ve bu keşmekeşler, bu savaşlar bu hercümerç olmasaydı. İnsanlık tarihi; barışın, dostluğun, kardeşliğin, paylaşmanın, özgürlüğün ve medeniyetin tarihi olsaydı. Ama maalesef hep bu sıkıntılar yaşana geldi ve bugün dünyadaki göçler 214 milyonlara ulaşmış durumda. Her 33 kişiden birisi kendi bulunduğu topraktan başka bir yere göç etmiş. Biz, millet olarak kendi egemenliğimizi, istiklalimizi, vatanımızı gerektiğinde savunmayı ve onun kıymetini biliriz. Buna sahip olmadığımızda, sahip çıkmadığımızda, koruyamadığımızda neyle karşılaşacağımızı da tarihimizde çeşitli vesilelerle test etmiş bir milletiz. Bizim insanımız kadimden beri evini, yüreğini gelen misafirlere açmış, ekmeğini, aşını gelen sığınmacılarla hep bölüşe gelmiş bir millettir” diye konuştu.
Günümüzde yaşanan göç olaylarından örnekler veren Vali Köşger, “Bugün Belarus’ta mültecilerin bir ülkeden diğerine geçmek için verdiği mücadele, bir ülkenin onları öbür tarafa göndermek için yaptığı mücadele, karşı tarafın da onu almamak için verdiği mücadele hepimizin gözünün önünde cereyan ediyor. Yunanistan’ın, Ege’nin soğuk sularında can sallarını, botlarını batırarak acımasızca ölüme terk ettiği mültecilerin hikâyesiyle dolu dünya tarihi. Bütün bunlar bizim gözümüzün önünde yaşanıyor ama biz, sınırlarımızı bu konuda ihtiyaç duyan Suriyeli kardeşlerimiz başta olmak üzere herkese açmışızdır, onları bağrımıza basmışızdır, ekmeğimizi, aşımızı bölüşmüşüzdür. Onlar kendi ülkelerinde gibi hiçbir yabancılık hissetmeden, hiçbir yadırgamaya, dışlamaya, ötekileştirmeye maruz kalmadan ülkemizde hayatlarını idame ettiriyorlar. Biz inanıyoruz ki ülkeleri istikrara, kendi istedikleri iradeleri kontrolünde bir idareye kavuşunca ülkelerine dönecekler. Ama dönünceye kadar, hem ekmeğimizi hem aşımızı paylaşıyoruz hem de kültürümüzü onlara ortak ediyoruz. Okulumuzda beraber okuyor çocuklarımız, hastanelerimizden beraber istifade ediyorlar ve lazım geliyorsa onlarla her türlü paylaşımda bulunuyoruz. Onlar da bu ülkenin kıymetini biliyorlar. Sayın Cumhurbaşkanımızın sergilediği politikanın, izlediği yolun, tutumun kıymetini biliyorlar. Dolayısıyla inşallah bölgeden başlayarak tüm dünyada istikrar, adalet, hakim olunca; güvenlik tesis edilince herkes kendi ülkesine, kendi evine, yurduna döner ve orada mutluluğunu, huzurunu yuvasını devam ettirir” dedi.
Göç olgusunun insanlık tarihi boyunca toplumsal yaşamın en önemli unsurlarından biri olduğunu söyleyen Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “İnsanoğlu kimi zaman daha verimli topraklara ulaşmak kimi zaman da daha yüksek hayat standartlarını elde etmek için farklı bölgelere göç etmiştir. Günümüzde ise uluslararası nüfus hareketlerinin hacminin yıldan yıla arttığına tanık oluyoruz. Bu artışın siyasi, ekonomik ve sosyokültürel etkileri; göç olgusunun küresel düzeyde öncelikli gündem maddeleri arasına yerleşmesini sağladı. Dolayısıyla bugün, göç hareketlerinin ve etkilerinin yönetiminde insani bir yaklaşımın esas alınması her zamankinden daha önemlidir” diye konuştu.
“Geleceğin gönül elçilerini yetiştiriyoruz”
Türkiye’nin göç politikasında insani yaklaşımın esas alındığını vurgulayan Prof. Dr. Budak, “Ülkemiz, göçü Yunus Emre’nin de dediği gibi ‘Gönüller yaparak’ yönetmeye çalışmaktadır. Bizler de Ege Üniversitesi olarak gerek uluslararası öğrencilerimizin hayatlarına dokunarak gerek bu yöndeki toplumsal bilinci destekleyen çalışmalarımızla, bu anlayışın bir parçası olmaktan onur duyuyoruz. Ülkemiz adına geleceğin gönül elçilerini yetiştiriyoruz. Tüm göçmenlerin Uluslararası Göçmenler Gününü kutluyorum” dedi.
İzmir İl Göç İdaresi Müdürü Ela Şençolaklar ise, “Tüm farklılıklarımızla bir arada olmak ve burada bu özel günü birlikte anlamlı kılmak bizim için çok önemlidir. Uluslararası Göçmenler Günü; dünya çapında göçmenlerin, yerinden edilmiş insanların yaşadıkları, yaşamları ve sorunları konusunda bir farkındalık oluşturmayı hedeflemektedir. Ülkemizin üzerinde kurulmuş olduğu Anadolu toprakları, tarihin her döneminde gönüllü olarak gerçekleştirilen göç hareketlerinin yanında birçok zorunlu göç olayına da şahitlik etmiştir. Köklü bir medeniyet mirası olan ülkemiz, binlerce yıldır insan hareketliliğine tanıklık ediyor. Göç idaresi olarak, bulunduğumuz coğrafyanın getirdiği doğal sorumluluk gereği her zaman birleştirici, bir araya getirici özelliği olan ülkemizden ilham alarak, Uluslararası Göçmenler Gününün temasını, kültürlerin buluşma noktası olan Türkiye olarak belirledik. 2021 yılı Yunus Emre’nin vefatının 700.yılı olması nedeniyle UNESCO tarafından da Yunus Emre yılı ilan edilmiştir. ‘Gelin Tanış Olalım, İşi Kolay Kılalım’ düsturu ile evrensel bir çağrıda bulunan Yunus Emre, insan olarak kavgayı, ayrılığı, uzaklığı bırakalım, dost ve kardeş olalım demiştir” dedi.
Etkinlik, konuşmaların ardından gerçekleşen müzik ve dans gösterisi ile sona erdi. Katılımcılar daha sonra günün anlamına binaen Olgunlaşma Enstitüsü tarafından hazırlanan “Yunus Emre” temalı sergiyi gezdiler.