Yaşlanmanın Etkilerini Geciktirmek Mümkün
Özel Ege Şehir Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr.Sedef Demirer, ''Zaman içerisinde tüm organlarımız gibi derimiz de yaşlanmaktadır. Ona mümkün olduğunca iyi bakmalıyız'' dedi.
Botoks ve dolgunun kozmetik uygulamalarda en çok tercih edilen işlem olduğunu belirten Özel Ege Şehir Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr.Sedef Demirer, botoks ve dolgu uygulamalarıyla ilgili detaylı bilgi verdi.
Botoks en sık kullanılan kozmetik uygulama
Yaşlanan ciltte ince çizgiler, kırışıklar, yaşlılık lekeleri, cilt sıkılığında azalma, kuruluk ve yüzeysel kılcal damarlar gözlenebiliyor. Bugün bu problemleri çeşitli ölçülerde düzeltebilen çok sayıda kozmetik yöntem mevcut. Deri yaşlanmasının en önemli klinik özelliği ciltteki kırışıklıklardır. Bu kırışıklıklar zamanla oluşan cilt altı destek dokusundaki kayıplar sonucu meydana gelir. Güneş, sigara gibi dış faktörler bu süreci hızlandırır. Halk arasında botoks olarak bilinen, botulinum toksin uygulaması, 2002 yılında çatık kaş çizgilerinin tedavisi amacıyla FDA tarafından onay almış olup ülkemizde de en sık kullanılan kozmetik uygulamadır. Kızma, gülme gibi aktif yüz ifadeleri sırasında çalışan yüz kasları kasıldıklarında deride bir kırışıklık oluştururlar. Cilt altı destek dokudaki kayıplar bu kırışıklıkların daha derin oluşmasına ve hatta zamanla bu kaslar çalışmazken dahi görünür halde kalmasına yol açar. Botulinum toksini bu kasların kasılmalarını belli ölçülerde sınırlandırıp kırışıklık oluşumunu engellemeyi amaçlar. Tedaviye henüz dinlenme halindeyken olmayıp da sadece kas kasıldığında kırışıklık gözleniyorken başlanırsa, kalıcı çizgilerin oluşması çok geç yaşlara kadar ertelenebilir. Bu uygulama daha çok göz kenarlarındaki kaz ayağı çizgilerinde, alındaki yatay çizgilerde ve kaş çatma çizgilerinde kullanılmaktadır. Uygulamanın etkisi 1 hafta içerisinde başlayıp, yaklaşık 4 ay sürmektedir. Botulinum toksin uygulaması kas kasılmasını yalnızca sınırlandırdığından kişi mimiklerini kullanmaya devam ederken sadece ciltteki hareket esnasında oluşan kırışıklıklarından kurtulmaktadır, bu da son derece doğal sonuçlar elde edilmesini sağlamaktadır.
Dolgu ile yüz güldürücü sonuçlar elde ediyoruz
Günümüzde sık kullanılan bir diğer uygulama ise dermal dolgu uygulamalarıdır. Yüzün alt üçte ikisinde cilt altı dokuda hacim kaybı ve gevşeklik daha ön plandadır. Yaşla beraber yanaklarda çökme ve boyuna yakın çene hattında dolgunluk oluşmaktadır. Dolgu uygulaması yanaklara kaybolan hacmini geri kazandırarak, sarkan cildi bir miktar yukarı çekebilmektedir. Dolgular aynı zamanda dinlenme pozisyonunda görünür haldeki kırışıklıkları gidermede veya dudak ve burun şekillendirmesinde de kullanılabilmektedir. Uygulanan malzemeye göre etki süresi değişmekle beraber işlemin ortalama 1-1,5 yıl kalıcılığı vardır. Dolgu uygulaması yapıldığı andan itibaren gözle görülür dramatik değişiklik sağladığı için çok yüz güldürücü sonuçlar elde edilmektedir.