İmalat sanayisinin can simidi: "teknoloji kiralama modeli"
Nakit çıkışı olmadan teknoloji yenileme dönemi
İmalatta finansal anlamda yaşanan sorunlar, farklı yenilikçi modelleri de beraberinde getiriyor. Uluslararası ihracat pazarlarındaki rekabetçi konumunu daha da güçlendirmek isteyen işletmeler, Tezmaksan’ın alanında bir ilk olan teknoloji kiralama sistemini tercih ederek herhangi bir nakit çıkışı olmadan teknolojisini yenileyebiliyor. Yatırımın maliyetini bilanço dışına çıkaran kiralama modeli, işletmelerin sadece üretimlerine odaklanmalarını sağlıyor. Kiralama sistemini 2016 yılında hayata geçiren Tezmaksan, günümüzde yaklaşık 15 milyon dolar kiralık makine parkuruna ulaşarak bu alandaki farkını ortaya koyuyor.
Talaşlı imalat sanayisine CNC satış, servis, teknolojik danışmanlık, finansman, yazılım ve eğitim konularında hizmet veren Tezmaksan, sektörün farklı ihtiyaçlarını analiz ederek günümüzün getirdiği yeni iş yapış modellerini hizmet kapsamına entegre ediyor. Tezmaksan’ın, üreticilerin maliyet kalemlerini düşürmek ve üretim süreçlerinde inovatif teknolojilerden yararlanmak için geliştirdiği “teknoloji kiralama modeli”, geride kalan sürede önemli bir başarı örneği olarak dikkat çekiyor.
Makineler işletmelerin projelerine göre belirleniyor
Uluslararası piyasada rekabet eden müşterilerine 360 derece hizmet veren teknoloji firması olduklarını belirten Tezmaksan Genel Müdürü Hakan Aydoğdu, “Yaşanan kriz dönemleri imalatın önemini her seferinde gözler önüne seriyor. Buna rağmen bir yandan da yatırımlara devam etmek gerekiyor. Tam da bu noktada kiralama modelimiz devreye giriyor. Tezmaksan olarak bu alandaki kırk yıllık tecrübemizi stratejik sektörlerde faaliyet gösteren müşterilerimizle paylaşıyoruz. Teknolojilerimizi, firmaların projelerine göre belirliyor, ihtiyacı olabilecek opsiyon ve kapasiteyi sunuyoruz. Böylece kazan-kazan prensibi doğrultusunda ilerleyerek çözüm ortağı olduğumuz müşterilerimizin üretim süreçlerine destek oluyoruz” dedi.“İşletmeler ihtiyacı olan yatırıma daha uygun maliyetlerle ulaşabiliyor”
Tezgahlarda satın alma maliyetlerinin birkaç milyon dolara kadar çıktığının altını çizen Aydoğdu, bu noktada kiralamanın bir hizmet unsuru olmasına vurgu yaptı. Aydoğdu, “Kiralama yöntemiyle işletmeler ihtiyacı olan yatırıma daha uygun maliyetlerle ulaşabiliyor ve herhangi bir nakit çıkışı olmadan teknolojisini yenileyebiliyor. Şirketler kiralama bedellerini vergiden düşürebiliyor. Yüzde 8-10 arasında payı bulunan makine bakım maliyetleri ise kiralamada sıfıra iniyor. Makinelere düzenli bakım yaptığımız için müşterilerin üretim kayıpları da minimuma iniyor. Dolayısıyla tezgâhlarla ilgili risklerin büyük bir bölümünü kendi üzerimize alarak, müşterimizin imalatına destek veriyoruz. Bu da müşteriye olumlu yansıyor. Halihazırda 250’ye yakın farklı model de makine parkurumuz kiralık olarak çalışmakta olup, Türkiye’nin ihracatını sırtlayan sektörlere hizmet vermektedir. Yaklaşık 15 milyon dolar kiralık makine parkuruna ulaştık” şeklinde konuştu.“Proje bazında iş yapan firmalar proje fiyatlamasını sağlıklı hesaplayabiliyor”
Kiralama modelinin fırsat maliyeti açısından önemli avantajları olduğunu aktaran Hakan Aydoğdu, “İşletmeler çoğu zaman yüksek donanımlı ürünleri satın alırken tam kapasiteyle kullanamadıkları için maliyet açısından sorun yaşayabiliyor. Kiralama modelimizle bunun önüne geçiyoruz. Bu sayede tezgah alımı esnasında kullanılan nakit para ham madde alımında ya da farklı yatırımlarda kullanılabiliyor. Böylece firmalar geleceğe dönük yatırımlarını daha verimli yapabiliyorlar. Ayrıca proje bazında iş yapan firmalar proje fiyatlamasını da sağlıklı hesaplayabiliyor. Burada da satış mühendislerimizin müşterilerin değişen ihtiyaçlarına uygun önerileri devreye giriyor” dedi.En az bir aylık, en fazla 84 aylık kiralama yapmanın mümkün olduğunu kaydeden Aydoğdu; beyaz eşya, havacılık, medikal, savunma sanayi gibi stratejik sektörlerin kiralama yöntemini tercih ettiğini söyledi. Aydoğdu, ikinci elde kiralamanın çok daha hızlı olduğunu sözlerine ekledi.