Devlet İçindeki Devletçikler -2-
Önceki yazılarımdan birinde devlet içindeki devletçiklerden belediyelerin, su dağıtım şirketlerinden İzsu’yu incelemiş su tüketen vatandaştan aldığı haksız paralara ve hizmet götürürken yaptığı yanlışlıklara temas etmiştim. Yeni Asır gazetesi de birkaç kez bu konuyu manşete çıkarmıştı da, ne olmuştu derseniz? Hiçbir şey olmadı. Ol devran aynı devran!
Dedim ya bunlar devlet içindeki devletçikler… Yasaların verdiği güvence ve hak ile devlette hakkınızı arayabilirsiniz ama devletçikler kimseyi takmazlar…
Ama biz vatandaşlara bunları anlatmak konumundayız…
Elektrik dağıtım şirketleri bugünkü misafirimiz: bölgemizdeki Gediz Elektrik’i ele alalım.
Biliyorsunuz! Daha önceleri vatandaşa elektrik kullanma hizmetini götüren kuruluş Türkiye Elektrik Kurumu/TEK idi.
TEK: elektriği üretiyor ve pazarlıyordu… Özelleştirme ile üretim ve bölgelere göre dağıtım da özelleştirildi. Bölgemizin ihalesini de bir AYDEM kuruluşu olan Gediz Elektrik Perakende Satış A.Ş. aldı. Bereket Enerji Grubu’nun bir iştiraki ve Aydem kuruluşu olarak 2013 yılından itibaren kendilerine göre “ İzmir, Manisa illerinde 2,94 milyon müşterisine sürekli, kaliteli ve düşük maliyetli elektrik hizmetini sunma”yı kabullenmiştir. Devlet ile yaptığı anlaşmaya göre de eskiyen hatları yenileme ve birçok belde ve belde içindeki özel besleme hatlarını, trafoları devralma yükümlülüğünü de kabul etmiştir.
* Buna rağmen birçok yerde besleme hatları toprak altına alınmamış ve bu hatlar sürekli sorun çıkararak vatandaşa elektriksiz günler yaşatıyor…
* Bazı besleme hatları hâlâ orman sahaları içinden geçtiği için yangınlara davetiye çıkartıyor ve bir çok vatandaş mahkemelerde “orman yangınına sebebiyet vermekten” /Gediz AŞ.de bu yargılamalarda sanık sandalyesinde/ yargılanmakta… yıllarca çile çelmekteler…
*Bu durumda Orman İşletmeleri ise yıllardır orman içinden geçen bu hatlara karşı “müdahalenin men’i” davası açmayarak aymazlık yapıyor, yangın çıktığında ise mahkemeye koşuyor…
* Elektrik dağıtım şirketleri ihaleyi alıp, işe başladıklarında vatandaşın Tedaş’a olan borçlarını/Tedaş’ın alacaklarını da devraldıkları için büyük miktardaki meblağı tahsil ederek hiç emek sarf etmeden trilyonları tahsil ederek bu paraları faizsiz kullanıp, devlete olan taahhütleri de buradan karşılamışlar. Ayrıca ilk aydan itibaren de aylık tüketim bedelleri de şirketlerin kasalarına gitti.
*Şöyle bir mantık geliştirelim: bir yerden bir ürün veya hizmet aldığımızda bedelini öderiz. KDV’si ve ÖTV gibi vergileri de ödemek durumundayız. Ancak
Elektrik de bir üründür: pazarlama şirketleri bunu pazarlarken tüketim bedelinin/ maliyet+kâr+giderler ve yasal vergiler/ üstüne taşıma bedeli, ambarlama bedeli, vb gibi bedeller ekleyemez. Ama GEDİZ elektrik; faturasında 25,90 Tl'lik bedele 14.25 Tl. dağıtım bedeli alıyor. Bunun dışında yatırmak durumunda olduğu yasal bindirme olarak TRT payı, enerji fonu, BTV yi de ilave ederek KDV matrahını bulur ve tüketiciden bu KDV yi tahsil eder. Ancak bu kalemlerin KDV den muafiyeti olduğundan bu miktarların KDV’si de firmaya kalıyor. Yani haksız bir kazanç!
*Verdiğiniz dilekçelere, şikâyetlere cevap alamazsınız… Daha üst makamlara gittiğinizde dilekçeniz yine aynı dağıtım şirketine havale edilir.
Ve devran devam edip gider…
Erol Maraşlı / 24.05.2017