24 Haziran üzerine İNCE hesaplar
CHP her ne kadar Abdullah Gül fırsatını elinin tersiyle ittiyse de, Muharrem İnce tercihiyle kendi adına en doğru hamleyi yaptı.
Siyasetin yazılı olmayan kuralıdır; iktidar partisi maça 3-0 önde başlar. Hele bir de sayın Recep Tayyip Erdoğan gibi güçlü hitabet tarzıyla seçmeni etkileyen bir lidere sahipse; maçın 6-0'lık bir avantajla başladığını kabul etmek gerekir.
Bunun içindir ki, seçim kampanyası süresince, sayın Erdoğan ile hitabet düzeyinde denge kurabilecek bir cumhurbaşkanı adayı, muhalefet bloğunun olmazsa olmaz şartıydı.
Tam bir hitabet ustası olan sayın Erdoğan karşısında...
İleri yaşın getirdiği olgunluk ve ağırlığa sahip olan Temel Karamollaoğlu ile kadın olmanın doğasından gelen nezaket ve zarafete sahip olan Meral Akşener, çok çekişmeli geçeceğe benzeyen seçim yarışında muhalefet bloğuna irtifa kaybettirebilirdi.
Bu bağlamda...
CHP de "çivi çiviyi söker" misali.. Türkiye'de belagat ustalığı noktasında sayın Erdoğan'dan sonra ikinci isim olarak gösterilen Muharrem İnce kartını oynadı.
Öyle ki, adaylık açıklamasında yaptığı konuşmayla iddiasını ortaya koyan ve tüm dikkatleri üzerine çeken Muharrem İnce, daha ilk günden ne kadar doğru bir tercih olduğunu kanıtladı.
Öte yandan, CHP'nin bu 'İnce' hamlesi, bir süredir CHP'den İYİ Parti'ye kayan seçmenin de önünü kesti.
Ancak...
Yineliyorum! Abdullah Gül'ün çatı adaylığında ilk turda işi bitirmek varken; muhalefet bloğu zor olanı tercih etti. Ve tüm hesaplar ikinci tur üzerine kuruldu.
CHP, kendi seçmenini konsolide edeyim derken muhalefet bloğunu topyekun riske atmış oldu.
Muharrem İnce, yüzde 25'lerde seyreden CHP oylarını belki yüzde 30'lara çıkarabilir; ama sayın Erdoğan ile ikinci tura kalması halinde merkez sağdan oy alma ihtimali zayıftır.
Sağ seçmenin Erdoğan ile İnce arasında bir tercih yapması gerektiğinde...
Kuvvetle muhtemeldir ki, bahse konu tercih sayın Erdoğan'dan yana olur.
Kabul etmek gerekir ki olası bir ikinci turda, sayın Erdoğan karşısında, sağ seçmenden oy alabilecek tek isim Meral Akşener'dir.
Fakat Muharrem İnce'nin iddialı çıkışı, Meral Akşener rüzgarını olumsuz etkiyecektir.
Halbuki CHP adayının asgari yüzde 25, HDP adayının yüzde 10, Saadet Parti adayının ise yüzde 3 oy alması beklenilen bir seçimde...
Cumhur ittifakının dışındaki partilerin oyu toplamda yüzde 38'e ulaşır. Ve bu rakam kazanmak için yeterli değildir.
Bu noktada belirleyici konumda olan İYİ Parti'dir. Meral Akşener'in başarısı ya da başarısızlığı seçimin kaderini belirleyecektir.
Tabii, olası bir ikinci turda, bir diğer kilit parti konumunda olan HDP'nin de hangi cenahtan yana tavır alacağı son derece önemlidir.
Mezkur konu, "Kürt seçmen Meral Akşener'e oy vermez" yorumuyla mukabele edilirken...
MHP'nin başat aktör olduğu cumhur ittifakının Kürt seçmende ne şekilde tezahür edeceği de ayrı bir merak konusudur.