Bergama'nın anahtarı...

Dünkü yazımda, Menemen siyasetine yönelik bazı tespitlerde bulundum. 

CHP'li Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin'in "...Menemen gibi sağ düşüncenin kalesi olan bir yerde 4 dönemdir sol düşünceyi yaşatabiliyorsak, bir sebebi vardır diye düşünüyorum." ifadesi üzerinden...

Aliağa, Foça ve Bergama'nın da sağ düşüncenin kalesi olduğunu savundum. 

Özellikle Bergama'dan beklediğimin üzerinde olumlu tepkiler aldım. 

Öyle ki, telefon açanlar, e-mail gönderenler, ısrarla fikir almak isteyenler oldu.

Dilim döndüğünce tespitlerimi paylaşmaya çalıştım. 

"Hasan Bey, bu anlattıklarınızı yazacak mısınız?" diye soranlar oldu. 

Ne yalan söyleyeyim şaşırdım!..

Çünkü aktardığım tespitler daha önce defalarca yazıldı. 

Görevde olduğu dönemde öz babasına dahi ceza kesen Bergama/Ayaskent eski belediye başkanı Hasan Gürsel Altuğ, İzmir merkezli yayın yapan bazı gazetelere verdiği röportajlarda Bergama siyasetini analiz eden önemli açıklamalarda bulunmuştu. 

Zira ben Bergama'yı bilmem etmem.

Ve Bergama'ya yönelik düşüncelerimi sevgili Hasan Gürsel Altuğ'un basınla paylaştığı bilgiler ışığında ele aldığımı inkar edemem. 

Demem o ki, bu çerçevede  Bergama'ya yönelik ne yazarsak yazalım, malumun ilamından öteye geçmez. 

Amerika'yı yeniden keşfetmenin elzem olmadığı gibi...

Ben de başka insanların fikilerini sanki kendi düşüncelerimmiş gibi pazarlayacak bir kalem değilim! 

Dolayısıyla...

AK Parti Bergama'yı gerçekten kazanmak istiyorsa...

Yapılması gereken ilk iş şu olmalıdır: 

AK Partili olmamasına rağmen Hasan Gürsel Altuğ ile birlikte AK Parti'nin Bergama'daki bayraktarı Şükrü Güngör, AK Parti Genel Merkezine mutlaka  davet edilmeli ve mezkur konuda  görüşleri alınmalıdır. 

Bu noktada...

Gözden kaçmış olabileceği düşüncesiyle...

Ya da hatırlatmak mahiyetinde...

Bir kez daha tarihe not düşmek adına paylaşıyorum!..

Gazeteci şöyle soruyor: 

"Genel çoğunluğun karşıt oy vermesine rağmen CHP iki dönemdir azınlık oyu ile Bergama  belediyesini kazanıyor. 

Buradan anlaşılıyor ki muhalefet cephesinde ciddi bölünmeler söz konusu.

Peki bu gerçek herkes tarafından bilinmesine rağmen nasıl oluyor da her seferinde bile bile lades deniliyor?

Birileri bu duruma bilinçli olarak zemin hazırlıyor olabilir mi?

Bergama’da “CHP'YE HAYIR” cephesini tek bir isim etrafında toplayabilmek için ne yapmak lazım?"

Hasan Gürsel Altuğ da aynen şöyle cevaplıyor: 

"Sorunun içinde cevabı çok güzel vermişsiniz aslında. 

İzninizle bu konuyu biraz açmak isterim!..

Bergama'da sağ seçmeni temsil edenler, maalesef siyaseti bilmeyen insanlar. 

Cebinizdeki paranıza güvenip siyaset yapılmaz. 

Siyaset bilgi, beceri ve taktik ister. 

Siyaset bir algı yönetimi olmakla birlikte ekip işidir, takım oyunudur. 

İnsanları etkileme sanatıdır.

Oyun içinde oyun vardır. 

Oyunu iyi oynarsanız kazanan siz olursunuz.

Bergama'da son iki dönemdir nasıl oluyor da azınlık oyuyla CHP ipi göğüslüyor?

Dediğiniz gibi sağın bölünmesi ile tabi ki...

Peki siz sağ seçmeni temsil edenler niçin rakibine rakibinin taktiğiyle karşılık vermiyor?

Seçim sadece sandıkta kazanılmaz, masa başında da etkili olmak gerekir. 

Aliağa bunun en güzel örneği mesela. 

CHP 2014 seçimlerinde Aliğa'yı kaybetti.

Neden?

Başka bir sol partinin/adayın  CHP'yi böldüğü için. 

Siyaset uçurtmaya benzer nasıl uçurtma kuyruğu olmadan uçamazsa siz de belediye başkanı olarak iyi bir ekip oluşturmadan seçim kazanamazsınız. 

Kuyruksuz uçurtma gibi yere çakılırsınız. 

Kısacası...

Sağ kesimin Bergama'da seçimi kazanması için aday gösterilecek kişinin kuracağı güvenilir ekip ve bu ekibin ortak akılla hareket etmesi önemlidir. 

AK Parti'nin ülke genelinde başarısının sebebi de ekibinin güçlü olması nedeniyledir-ki ekip giderse iktidarda gider-