Gökhan Demirağ HDP'ye Geçer mi?

HASAN ESER

Hasan Eser / 16 Kasım 2016 - Gündemden uzaklaşıp biraz kafa dağıtmak için hafta sonlarında Foça’ya gidiyorum.

Lakin kafa dinlemek ne mümkün!

Zira kime ‘merhaba’ desem; konu anında yerel siyasete geliyor.

Haa Foça Belediyesi’yle ilgili şikâyetleri kibarca reddederek, dinlemek istemediğimi söylüyorum.

Ancak, siyasi gelişmeler nezdinde genel siyasetle özdeşleştirebileceğimiz öyle anekdotlar oluyor ki, bir anda kendimi kulisin içinde hararetle tartışırken buluyorum.

Yine geçtiğimiz hafta bulunduğum bir siyasi kuliste-ki burada konuşulan konu bir süredir bana çeşitli iletişim araçları üzerinden iletiliyordu-

Neyse lafı dolandırmadan anlatayım.

Bazı Foçalı okuyucularım, CHP’li Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ’ın bu son dönemde, Foça’da yaşayan ve HDP’li oldukları söylenen bir grup vatandaşla çok içli dışlı olduğunu ve bu samimiyetten dolayı rahatsızlık duyduklarını söylüyorlar.

Öncelikle…

Bu ve buna benzer söylemleri şaşkınlık ve hayretle karşıladığımı bilmenizi isterim. 

Bir kere böyle ırkçı ve kutuplaştırıcı söylemler; aydın, entelektüel Foça’nın demokrat insanlarına yakışmıyor. 

Kaldı ki Gökhan Demirağ, herkesin belediye başkanıdır.

Ayrıca…

İşin iç yüzünü bilmeden, yani bazı konularda emin olmadan Başkan Demirağ’ı niçin hedef tahtasına oturtuyorsunuz, anlamış değilim. 

CHP Genel Merkezi’nin HDP’ye olan yakınlığını göz önünde bulunduracak olursak, ne malum Başkan Demirağ’ın HDP’lilere yakın davranması yönünde yukarıdan talimat almadığı?

Gerçeğin ne olduğunu biliyor muyuz? Hayır!

İlaveten…

2014 yerel seçimleri öncesinde, ‘Cumhuriyet’in kurtarıcısı’ olarak nitelediğiniz bir belediye başkanının, bugün nasıl olur da eksen kaymasına uğradığını düşünürsünüz?

HDP’lilere yakınlaştığı gerekçesiyle, amiyane tabirle topa koyduğunuz o belediye başkanı sizi olası bir MHP ya da AKP iktidarından kurtarmadı mı?

Hani Allah muhafaza AK Parti Foça Belediyesi’ni kazanmış olsaydı, ben o zaman görürdüm sizi…

Bir zaman, belediyesi AK Parti’ye geçerse İran’a dönüşeceği öne sürülen(!) Antalya’da olduğu gibi 7’den 70’e hepiniz çarşafa bürünür, denize giremez, içki içemez ve eğlenemezdiniz(!)

Neyse ki, Gökhan Başkan bizi böyle bir gerici anlayıştan kurtardı.

Ne yalan söyleyeyim ben Foça’da yürürken kendimi Paris'in dünyaca ünlü caddesi Şanzelize de gibi hissediyorum.  

Ama…

Benim bazı hemşerilerim Gökhan Demirağ gibi çağdaş, ilerici, aydınlık bir başkan bulmuşta bunuyor.

Biraz klişe olacak ama Gökhan Demirağ’dan iyisi Şam’da Kayısı yahu…

Neyse, yeniden konumuza dönecek ve olasılıklar düzleminde sesli düşünecek olursak…

Gökhan Başkan, 2014 yerel seçimlerinde 18 Bin seçmenden 6700'ünün oyunu alarak seçildi.

Bir süre öncesine kadar sayısal anlamda etkili olan bir zümre de,  kuvvetle muhtemel 2014’te tercihini Gökhan Başkan’dan yana kullandı.

Şimdi seçimlerde belirleyici misyonunu üstlendiği tahmin edilen o zümre,  yakın zamanda gücünü kaybetti. Yani güvenilen dağlara kar yağdı.

Malumunuz…

Çıraklık ve kalfalığının ardından bu sefer ustalık dönemini yaşayan Başkan Gökhan Demirağ, siyasette yeterince tecrübe sahibi oldu.

Bunun içindir ki, 2019 yerel seçimlerinde bahsettiğimiz o zümreden doğacak olan boşluğu başka bir zümre ile doldurmayı düşünebilir.

Öyle ki…

2004’te Osman Mert’in, 2009’da Kemal Anadol’un,  2014’te ise Aziz Kocaoğlu’nun büyük desteği ile partisinden aday olmayı başaran Gökhan Demirağ, bir dördüncü dönem adaylığı için etrafına farklı cenahlardan güçleri toplamak isteyebilir.

Nasıl olsa, Partisi’nin başında mağdur edildiğine inanılan HDP’ye sahip çıkan bir genel başkanı yok mu?

Hal böyle olunca, Foça’da HDP’lilerin desteğini arkasına alan bir Gökhan Demirağ’ın dördüncü dönem adaylığı için yolu açılmaz mı?

Yok! Bu olasılıklara ihtimal vermediğim gibi, Başkan Demirağ’ın herkesin belediye başkanı olduğunun bir kez daha altını çiziyorum.

Hazır konu Foça yerel siyasetinden açılmışken…

Foça Halkının ben de dahil olmak üzere sosyologlar tarafından araştırılması ve Üniversiteler de tez konusu olmasını şiddetle tavsiye ediyorum.

 Neden?

Birileri neyin kafasını yaşıyor bilmiyorum ama 1989’dan bugüne her seçimde aday olan ve aday olduğu her seçimi kaybeden malum siyasetçiden halen medet umanlar var.

Nasrettin Hoca’nın ‘ya tutarsa’ dediği misal…

Adam ciddi ciddi karşıma geçip, ‘Bir daha denemekte fayda var’ diyor.

Yetmiyor! ‘O kavalı çaldığında ben sesine giderim’ diye de ekliyor.

‘Sen böyle dersen, genel siyasette seni koyun yerine koyanları da haklı çıkarmış olursun’ dediğimde de bana küsüp darılanlar oluyor.

Böyle düşünenlerden ve bu yönde propaganda yapanların bazen CHP tarafından görevlendirildiklerini de düşünmüyor değilim!

Allah aşkına bir insan kaç defa bile bile ‘lades’ der?

“Başka adam mı var? Bu defa olacak! Ya olursa…” gibi içi boş varsayımlar üzerinden bir siyaset anlayışı olabilir mi?

Foça’nın merkez sağı,  dostlar alışverişte görsün misali,  birileri belediye meclis üyesi olacak diye seçime girecek ve defalarca kez denenmişi bir kez daha deneyecekse; 2019 yerel seçimleri de şimdiden mübarek olsun CHP’ye…

Son olarak…

‘Ya ne var bunda bu kadar tepki gösterecek?’ diye soracak olanlara peşinen yanıt vereyim:

İktidar tehdittir kör ve sağır eder-ki iktidarı çalıştıran muhalefettir. İktidar her daim muhalefetin nefesini ensesinde hissetmelidir.

Aksi halde bir tarafta en az getirdiği oy kadar da kaçıran yıpranmış bir rakip…

Diğer tarafta kimi aday yaparsan yap iktidar olacak kadar oyu her daim almasını iyi bilen CHP’nin hüküm sürdüğü Foça’da olduğu gibi, siyasette laçkalaşır, belediye hizmetleri de…

Günün Sözü: Gerçeğin rengi gridir. ( André Gide ) 

Not: Gökhan Demirağ haricinde CHP’de Foça Belediye Başkan Adaylığına adı geçen bazı arkadaşlara da naçizane tavsiyemdir: Hiç boşuna kendinizi yormayınız! Zira bu kartondan kaplanı siz yarattınız!