Muharrem İnce İzmir'de fırsat tepti
Adettendir, ünlü sanatçıların meydan konserleri kalabalık ve coşkulu geçtiğinde, ertesi gün gazeteler şöyle başlık atar: "...Salladı"
Örneğin: Tarkan Antalya'yı Salladı
Bu bağlamda...
İzmir'in Gündoğdu Meydanı'nda yaklaşık 2.5 milyon kişiye hitap eden Muharrem İnce'nin mitingini nitelemek için...
Yani, magazin gazeteciliği diliyle bir başlık atılacak olsaydı...
"Muharrem İnce İzmir'i Salladı" yerine, "Muharrem İnce İzmir'i Yıktı Geçti" başlığı atılabilirdi.
Gelelim asıl konumuza...
Gazeteci-yazar Ali Çimen, "Tarihi Değiştiren Konuşmalar" adlı kitabında, Sultan Alparslan'dan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e, Lenin'den Nelson Mandela'ya kadar bir çok liderin, en kritik zamanlarda yaptığı konuşmaları nakleder.
Öyle ki, o konuşmaların her biri dönüm noktası niteliğinde olmakla birlikte tarihe yön veren konuşmalar olarak kayıtlara geçmiştir.
Uzatmayalım...
Muharrem İnce'nin İzmir konuşmasını dinlemek için ekran başına geçtiğimde, aklıma Ali Çimen'in o kitabı geldi ve kendime şöyle dedim:
Muharrem İnce'nin burada yapacağı konuşma, gelecekte, 'Türkiye'nin Kaderini Değiştiren Konuşma' başlığı altında bir çok kitaba konu olabilir.
Ne var ki yanılmışım.
Nedenini de anlatayım.
Muharrem İnce'yi cumhurbaşkanlığına aday olduğu ilk günden bu güne takip ediyorum. Olabildiğince hemen her mitingini de izledim.
Ne yalan söyleyeyim, kampanya süresince, ateşli ve güçlü hitabetiyle form grafiğini her geçen gün biraz daha yükselttiğine şahit oldum sayın İnce'nin.
Ancak....
İlginçtir ki, Anadolu'da fırtınalar estiren Muharrem İnce'nin İzmir'de beklenenin altında bir performans ortaya koyduğunu gözledim.
Eleştirmiyorum!
Ki, o mahşeri kalabalık ve sevgi seli karşısında konuşmak öyle her baba yiğidin harcı değildir.
Bunun içindir ki, Muharrem İnce'yi kutlamak gerekir.
Zira, benim asıl beklentim konuşmanın içeriğiyle ilgiliydi.
İktidara giden yolda lokomotif görevini üstlenen İzmir'de konuşuyor ve 2.5 milyon kişiye hitap ediyorsunuz.
Kampanya döneminin finali niteliğinde bir mitingde, belki siyasi hayatınızın, belki de ülkenizin geleceği açısından büyük önem arz eden bir konuşmaya imza atıyorsunuz.
Fakat o da ne!
Ben, sayın İnce'den tarihi bir konuşma beklerken...
Amiyane tabirle "altın vuruş" yapacağını düşünürken...
Sayın İnce, klişelere boğulmuş konuşmasıyla tekrara düşüyor.
Ettiği beddua dışında, seçim dönemini finalize edecek, zihinlerde iz bırakacak ve unutulmazlar listesine eklenecek tek bir söylemi yoktu sayın İnce'nin...
"Alt tarafı bir seçim konuşması" deyip geçmeyiniz!..
Ali Çimen, yukarıda bahsettiğim kitabında şöyle der: -'Söz ola kese başı, söz ola bitire savaşı...' demiş eskiler, sözün kudretine ya da yaratabileceği tehlikelere dikkat çekmek için. Tarihin uzak ve yakın koridorlarında yankılanan önemli konuşmalara kulak verdiğinizde, kimi sözlerin estirdiği fırtınayla rejimleri değiştirip, saltanatları yıktığına; kimilerinin ise kitleleri önüne katıp radikal değişikliklere kapı açtığına şahit oluyoruz. Küçük bir kelimenin çıkardığı bir kıvılcımla dünyalar tutuşuyor adeta.-
Üstat Ali Çimen'e "kaleminize sağlık" diyor.
Ve sözü şuraya getirmek istiyorum: İzmir'de 2.5 milyon kişiye hitap eden Muharrem İnce, beni hayal kırıklığına uğrattı.
Futbol jargonuyla söylemek gerekirse....
Seçime 3 gün kala İzmirlilerle buluşan Muharrem İnce, 90+1'de bir penaltı fırsatı yakaladı ve bunu gole çeviremedi.
Halbuki ülkenin dört bir tarafına dalga dalga yayılacak destansı bir konuşma yapabilirdi; yapamadı.
Nitekim, 2.5 milyonluk bir kalabalığın önünde, 90'ların siyasetçilerini anımsatan bir konuşma yapmakla yetindi sayın İnce.
İzmir'de toplanan o muhteşem kalabalığın önünde yapacağı tarihi bir konuşma, Muharrem İnce'yi (hem de ikinci tura gerek kalmadan) cumhurbaşkanlığına taşıyabilirdi.
Sözün özü: Muharrem İnce İzmir'de fırsat tepti. Ha! İzmir'de yapamadığını İstanbul'da yapabilir mi? Bekleyip göreceğiz.