Nihat Dirim'in adını ağzınıza almayın bence

Facebook’un “Tarihte Bugün” özelliğini çok seviyorum -ki unuttuğum/unutulan konuları yeniden hatırlamak- bazen çok işe yarıyor. 

Öyle ki bundan tam 4 yıl önce yaptığım bir paylaşımı bana yeniden hatırlatan Facebook’un sayesinde, yine zaman tünelinde kısa bir yolculuğa çıkmış oldum.

Fakat sanırım yaşlanıyorum olsa gerek, bazen de “ben böyle bir paylaşımı ne diye yapmış olabilirim ki…” diyerek, durduk yerde kafa yormuyor değilim!

Tıpkı önceki gün karşıma çıkan hatırlatmada olduğu gibi.

Şöyle bir paylaşım yapmışım: “Baba oğluna bir bağ bağışlamış; oğul babaya bir salkım üzümü çok görmüş.”



Hay Allah ya, böyle bir paylaşımı niye yapmış olabilirim ki?

Hangi baba oğluna bağ bağışlamış, hangi oğul vefasız çıkmış?

Derken, hatırlamam uzun sürmedi.

Evet, o günlerde Foça’da CHP İlçe Kongresi olmuştu.

Foça’yı sağdan sola geçiren, 35 yıllık yerel iktidarın kurucu babası olan Nihat Dirim de (belki de son isteğiydi) CHP Foça İlçe Başkanlığı görevine talip olmuştu.

(Bugün bu vesileyle kendisine bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum.)

Evet, CHP İlçe Başkanlığı için aday olmuştu, ama onun desteğiyle bir yerlere gelenler, ona destek olmaktan imtina etmişerdi. 

Oturdukları koltukları belki de ona borçlu olanlar, Nihat Dirim’e çok gördükleri ilçe başkanlığı koltuğunu, Foça’da çok da bir mazisi olmayan, yaşı kemale ermiş (Şu an adını bile hatırlamakta zorlanıyorum) bir teyzemize altın tepsi içinde takdim ettiler.

Şimdi bu satılrarı okuyan bazı takipçilerim, Cem Yılmaz’ın Netflix’te yayınlanan stand-up gösterisinde, kendisini eleştirenleri ağzını yamultarak hicvettiği gibi, “Yaavv o da madem o kadar önemli biriymiş falan filan..." şeklinde bir yorum yapabilirler.

Böyle düşünenlere bir şey diyemem! Ne ki siyasetle hiçbir ilgimin olmadığı dönemlerde ben de onlar gibi düz mantıkla düşünenlerdendim. Fakat siyaset aleminde hiçbir şey uzaktan göründüğü gibi değil. Demokrasi havarisi siyasi partilerimizin il ve ilçe kongrelerinde demokrasinin nasıl işlediğini bilenler iyi bilir-ki başka bir yazı konusudur. 

Evet, ne diyorduk!  Nihat Dirim’e ilçe başkanlığını gerçekten çok gördüler.

Halbuki 2019 yerel seçimlerinde Foça’da CHP’nin bazı ağır topları, kıllarını bile kıpırdatmıyorken...

Nihat Dirim de eline mikrofon alıp köylerde kahve kahve geziyor ve “Ben, Fatih Gürbüz’e kefilim! Oyunuzu Fatih’e verin…”  diyerek, yeri göğü inletiyordu. 

“Acaba pişman olmuş mudur?” diye sonradan çok düşündüm!

Sanmıyorum!

Kaldı ki kendisi duruşu olan bir insandı. İdeoloji sahibiydi. Yani filmi geri sarsak, inandığı dava uğruna, partisi için yine elinden gelenin fazlasını yapmaya çalışırdı. 

Ben, Nihat Dirim ile dünyaya farklı pencerelerden bakan insanım! Dedem, babam ve ben, yıllarca taban tabana zıt kutuplarda olduk kendisiyle.

Her ne kadar kendisinden sonradan özür dilemiş olsam da hakkında birkaç defa çok ağır yazılar yazdım.  Buna rağmen bana hiçbir zaman tepki göstermedi, aksine gördüğü yerde tebessüm ediyordu. Hangi görüşten olursa olsun, bir dava uğruna mücadele edenlere karşı bir sempatisi yok değildi sanki.

Bu arada…

Yukarıda satır aralarında geçirdiğim “Kurucu Baba” tanımı, birilerine abartılı gelebilir.

Amma velakin… 

Hayatının büyük bir bölümünü Foça’nın yerel siyasetine adayan biri olarak şunu da eklemek zorundayım:

80’li yılların sonları ve 90’lı yılların tamamında, Foça’da o dönemlerde ergen/genç diyebileceğimiz birçok isim, bugün azılı birer solcu olduysa, temelde yatan sebep Nihat Dirim’in ta kendisidir.

Bunu bir kısım insan “Çocuklarımızın beynini yıkadı” diye yorumlarken…

Birçok insan da “Çocuklarımızın sol ideolojiyi içselleştirmiş olmaları, Nihat Dirim’in telkinleri sayesindedir” diye yorumlamaktadır.

Yeri gelmişken, bu durumun tersi için de Serdar Mersin’i söyleyebiliriz. Her ne kadar giderek neslimiz tükeniyor olsa da Foça’da (benim gibi) sağ ideolojiyi içselleştirenlerin temelinde de Serdar Mersin’in olduğunu inkâr edemeyiz.

Toparlamak gerekirse…

Nihat Dirim’in yetiştirdiği o gençlerin neredeyse tamamı şu anda ne belediye yönetiminde ne de parti ilçe yönetiminde olabiliyorlar.

Serdar Mersin’in sayesinde sağdan ümidini kesenler, uzun bir süredir devam eden sızma harekâtıyla, artık CHP’li oldular ve adım adım da olsa CHP’yi Foça’da tamamen ele geçirmeye doğru ilerliyorlar.

Diyeceğim o ki, CHP’nin Foça’da fabrika ayarlarına dönmesi, bu saatten sonra çok zor!

Kaldı ki ilçe örgütünün taşıyıcı kolonlarından olan Reha Midilli’den sonra Nihat Dirim de artık yok!

Sözün özü: Nihat Dirim’e ilçe başkanlığını çok görüp de cenazesinde göz yaşı dökenlerin samimiyetlerine inanmıyorum. Hele hele Nihat Dirim efsanesi üzerinden kendine oy devşirmeye çalışanlara da söyleyecek bir söz dahi bulamıyorum. 


HASAN ESER