İzmir'de "Tunç Devri" Sona Erdi

RIDVAN KARAPEHLİVAN

CHP Parti Meclisi nihayet İzmir konusunda kararını verdi.

İzmir’e Seferihisar’dan getirilen Tunç Soyer, CHP’nin İzmir Büyükşehir adayı yapılmadı.

Karar dün gece saat 22 sıralarında kesinleşti.

Parti, Tunç Soyer’e bir dönem için adaylık şansı tanıdı. İkinci bir dönem için kendisine şans tanınmadı.

Karar doğru mu yanlış mı?

Bu sorunun cevabını, tam 60 gün sonra hep birlikte göreceğiz.

Soyer’in yerine aday yapılan 56 yaşındaki Cemil Tugay, tıp doktoru olan genç bir isim.

Karşıyaka Belediye Başkanlığı görevinden sonra bu göreve, daha doğrusu adaylığa layık görüldü.

Cemil Tugay aday yapıldıktan sonra, Karşıyaka’daki karnesi hemen sorgulanmaya başlandı.

Başkan’ın 5 yıllık belediye başkanlığı döneminde Karşıyaka’yı en çok borçlandıran belediye başkanlarından biri olduğu ve belediye borcunun 2 milyar lira yaklaştığı söylenmeye başlandı.

Cemil Tugay, özellikle hakkında çıkan, Mehmet Cengiz ile olan veya iddia edilen ilişkisini art niyetli çevrelerin yalan haberi olarak niteledi.

Ve açıklamasında özetle şunları söyledi:  “Karşıyaka Belediyesini yönettiğim süre boyunca Cengiz İnşaat Mavişehir’de hiçbir inşaat yapmamıştır. Belediyenin Cengiz inşaatla hiçbir özel ilişkisi, yakınlığı, verdiği bir ruhsat, yaptığı bir plan değişikliği vesaire hiçbir şey yoktur. Hatta Belediye bahsi geçen şirkete, Mavişehir’de başka bir alanın yetkisiz kullanımı ile ilgili olarak ceza kesmiş ve ödetmiştir. Yani kamu çıkarları gözetilerek, hukuksuzluklara ve usulsüzlüklere göz yumulmadan muhatabı kim olursa olsun üzerine gidilmiştir.”

Tunç Soyer de Tugay’ın açıklamasından yaklaşık 6 saat önce yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:  

“35 yıl boyunca Cumhuriyet Halk Partisi’nin neferi olmaktan gurur duyduğum Büyükşehir Belediye Başkanlığımın ilk döneminin sonunda, yeni bir dönem için aday gösterilmeyeceğimin, MYK toplantısından 5 dakika önce tarafıma tebliğ edilmiş olmasını en hafif deyimle siyasi nezaketsizlik olarak değerlendiriyorum. Ancak bu nezaketsizlikten daha vahiminin, Cumhuriyet Halk Partisi’nin aday belirleme süreçlerindeki eksikleri ve hataları olduğunu düşünüyorum.

Öncelikle Genel Merkez tarafından kapalı kapılar ardında yürütülen çalışmalar, yapıldığı söylenen memnuniyet anketleri, sayısı, yöntemi ve sonuçları usulen ve esasen adil değildir. Adaylık süreçlerinde tüm belediye başkanları için aynı objektif kriterlerin uygulanması gerekirken, ne yazık ki böyle olmamıştır.

Ayrıca örgütün sesinin dinlendiğine, tabanın ve sivil toplum kuruluşlarının tercihlerinin dikkate alındığına dair de hiçbir emare bulunmamaktadır. Talep edilmesine rağmen ön seçim de yapılmamış, süreç İzmir halkıyla şeffaf bir şekilde paylaşılmamıştır. Bütün bunlar yapılmadığı gibi sadece siyasi ödüllendirme ve cezalandırma yoluna gidilmiş olması kaygı vericidir”

Tunç Soyer’in bu dedikleri eğer doğru ise Sayın Soyer’e deyim yerindeyse en hafif tabiri ile CHP üst yönetimi tarafından nezaketsizlik yapılmıştır. Ne olursa olsun Tunç Soyer 5 yıl boyunca partisi CHP adına İzmir’de eğrisi ve doğrusu ile bir şeyler yapmaya çalışmıştır.  Uzun bir emek harcamıştır. Bence bu emeğin hatırına Soyer’e daha nazik bir üslupla aday yapılamayacağı söylenebilirdi.