Kitaba giden yol

SEBAHATTİN KARACA

Doğduğum ve çocukluğumun geçtiği, Anadolu’nun bozkır ilçelerinden biri olan Keskin’e o yıllarda  kar çok yağardı. Kış boyunca da eksik olmazdı. Babam her sabah yürüme yollarını tahtadan yapılmış kar küreği ile temizler, annemde erken kararan kış gecelerinde ninni söyler gibi masallar anlatırdı. O devirde televizyon yoktu. Radyoda her evde bulunmazdı. Ben ve kardeşlerim masalları dinlerken uyurduk. 

Annemin anlattığı masallardan çok etkilenirdim. Can kulağı ile dinlediğimden  olacak, her ne kadar tarih ve isimleri aklımda tutmayı beceremesem de, olayları  veya işin hikaye kısmını hafızamda çok iyi tutardım. Bu sebepten olsa gerek Ortaokuldan itibaren tarih dersleri vazgeçilmezim olmuştu. Hasta bile olsam tarih dersini kaçırmazdım.  Sınıflar arası tarih yarışmalarına katılmaktan da büyük mutluluk duyardım.

Liseden sonra malum iş, güç, evlilik, çoluk çocuk, geçim derdi  araya girince, hayatımın gidişatı da değişti.  İstesem de istemesem de ötelemek zorunda kaldığım tarih ile yeniden buluşmam 40-45 yıl sonra oldu. Burada itiraf etmem gerekir ki, içinde yaşadığım Foça’nın kulaktan dolma tarihi beni sarıp sarmalamıştı.

Tarih, insanlığın ve bir şehrin tüm geçmişidir. İçinde yaşadığımız kentin geçmişini öğrenmek geleceğimizi tayin etmemize, bizi biz yapan ortak değerlerimizi korumamıza, üstünde yaşadığımız toprakların kıymetini bilmemize fayda sağlar. Bu noktadan çıkışla içinde yaşadığım, pek çok Akdeniz kıyı kentinin tarihine ışık tutan, güzel kentimiz Foça’dan ve yöremizden başladım. 

Almanca yazılmış kitaplar başta olmak üzere, elime geçirdiğim her yabancı kaynaktan Foça tarihinin derinliklerine inmeye karar verdim. 6-7 senedir büyük bir keyif, heyecan ve mutlulukla yaptığım çalışmalar Antik  ve Ortaçağ  dönemlerini kapsıyor.  Bu bağlamda Antik Fokaia hakkında yaptığım araştırmalar doğal olarak bölgenin tarihinide kapsıyor. Türkçeye çevirerek yayınladığım pek çok yazı Antik Kent Kyme’den dolayı Aliağa Belediye Başkanı Sayın Serkan Acar’ın dikkatini çekmiş.

Bir gün  Belediye Başkanı Acar’dan davet aldım. Davete icabet ettiğimde  Başkan, Aliağa hudutları dahilinde bulunan Antik Kentler hakkında araştırma ve çalışma yapmamı istedi.  Sebebini sorgulamadan ve hatta bir şey talep etmeden ricasını kabul ettim. Çalışma umduğumdan uzun sürdü. O ana kadar yabancı kaynaklardan  edindiğim bilgileri  derleyerek  tercüme ettiğim ne kadar yazı, bilgi, kroki varsa   kendilerine dosya içinde  sundum.  Buradan böylelikle  kitaba giden bir yol açıldı.

Sayın Başkan Serkan Acar da  gerçekleştirmeyi düşündüğü “Aliağa Kent Kitaplığı” Projesinin basılan ilk kitabı olan “Aliağa’nın Antik Kentleri” kitabını bastırdı ve kendine özgü sunuşu ile okurlarla buluşturdu.

Yararlı olması dileğimle. 

 Bu kitabın basılmasında etkisi veya katkısı olan Sayın Hasan Eser’e, Sayın Şenol Gök’e ve emeği geçen Sayın Ali Osman Karatekin’e çok teşekkür ederim.

SEBAHATTİN KARACA

Sunuş:

“Tarih bir toplumun  geçmişi ve geleceği  arasındaki  köprüdür"

Yaşadığımız  zaman diliminde  Aliağa’nın kendi  halinde ,küçük bir tarım kasabasından dev bir sanayi kentine dönüşmesine tanık olduk. Bu  baş döndürücü gelişme sadece 50 yılda oldu .Ancak bu topraklarda uygarlığın kurulması ve gelişmesi binlerce  yıllık  bir geçmişe sahip .İnsanoğlunun tarih ve uygarlık yürüyüşünde  yaşadığımız  coğrafya büyük önem taşıyor . Kyme   ,Myrina  , Gryneion, Elaia, Aigai  gibi yakın çevremizdeki antik kentlerle binlerce yıllık uygarlığın izleri halen varlığını koruyor.

Tarih  ,bir toplumun geçmişi ve geleceği arasındaki köprüdür . Bu gerçekten hareketle geçmişi  bilir,yaşadığımız coğrafyayı  tanır  ,tabiatı  çevre  koşullarını iyi anlarsak daha çok sever ,geleceğe de daha güvenle bakabiliriz .

Tarih kültür ve uygarlık  ; kentleri kent yapan ,çok önemli değerlerdir .Bu değerler, insanlık için eşi  bulunmaz     ,paha  biçilmez öneme sahip bir mirastır. Bu mirası bugünden geleceğe taşımak ise hem görevimiz  , hem  sorumluluğumuz olmalıdır . Biz  bu sorumlulukla elinizdeki  kitabı  hazırladık.

Bu kitapta, tarihe ilgi duyan ,turizmci  Sebahattin Karaca ‘nın   çevremizdeki  antik kentlerle ilgili araştırma  ve notlarını bir araya getirdik. Yakın çevremizdeki  antik kentlerle ilgili kısa bilgilerin olduğu bu kitap ; özellikle öğrencilerimiz ,gençlerimiz için bir gezi rehberi  niteliğini de taşıyor. Birinci basımını 2015 yılında yaptığımız kitap büyük  ilgi görüp kısa sürede  tükenince 2017 yılında 2. basımı gerçekleştirildi .

Aliağa “nın  Antik Kentleri  kitabımızın ikinci basımının öğrencilerimize ve yerel tarihe meraklı hemşehrilerimize  yararlı bir kaynak olmasını  diliyoruz .Bilgileri derleyen , toplayan ve bunları bize bu yayında sunan  Sebahattin  Karaca ‘ya  çok  teşekkür ederiz.

Serkan Acar / Aliağa Belediyesi Başkanı / Eylül , 2017