Buca'da salyangoz meselesi!

YAŞAR EYİCE

Hepimizin bildiği bir söz var; ‘Dinime küfreden (veya söven veya dahleden) bari Müslüman olsa!’ diye...

AKP Buca İlçe Başkanı Mustafa Arslan’ın, ‘Gölet Bucalı’nındır, kimseye verilemez!’ diye haykırışını duyunca aklıma bu geldi...

Daha sabah Meydan Bakkal’dan alışveriş yaparken, tezgahtar ‘Satın satın bakalım!’ diye söyleniyordu.

Gülümsedim, geçtim, hemen herkes gibi...

Sanıyorum; Hükümet’in bir açıklaması vardı, onunla ilgili söyleniyordu bakkal...

Zaman zaman satılanların listesini sosyal medyadan okuyoruz.

Bazıları sanki hiç işi yokmuş gibi çetele tutuyor...

‘Bugün bankalar satıldı, yarın şeker fabrikaları...’ gibi...

Milli Piyango da çok gündeme geliyor ama iyi kazanç bıraktığı için şimdilik ne durumda bilemiyorum.

Sadece bir AKP’linin, daha doğrusu Diyanet’in açıklaması aklıma geldi:

‘Şans oyunları haramdır’ fetvası...

Bir zamanlar Çeşme ve Alaçatı’daki meyhanelerin işletmesi de müftülüğe verilence kıyamet kopmuş ve sonra hatadan dönülmüştü.

Belge mi?

Gazeteler henüz yakılmadığı için ortada....

Buca Belediyesi’nin meclis toplantısına, gündem dışı başkanlık önergesi olarak gelen ve Buca Gölet işletmelerinin intifa hakkını 15 yıla çıkarıp özel bir şirkete verilmesi talebi AKP Buca İlçe Başkanı Mustafa Arslan tarafından tepkiyle karşılandığı dün açıklandı.

Ben de hayır diyorum ama sırf muhalefet olsun diye değil...

Ama şunu da unutmamamız lazım...

Böyle halka açık yerler her nedense özel firmalar tarafından işletilince çok daha başarılı oluyor...

Sırtını devlete, resmi kurumlara, ya da belediyelere dayayanlar, yani partililer sadece ay başını düşündüklerinden ve de her nedense kendilerini iş yönünden garantide gördüklerinden savsaklama yöntemini kabul ediyorlar.

Bakalım;  05 Şubat 2018 Pazartesi günü yapılacak meclis toplantısında neler konuşulacak, sonuç ne olacak?

*- İzmir’e bakışları!

Aziz Kocaoğlu’nun ‘Güzel bir geleceği birlikti kuruyoruz’ sözünden esinlenerek, 150’nci yılını kutlayan İzmir’in belediyecilik çalışmalarını ve bütçesini rakamlarla açıklamıştım.

Bugün ise Hükümetin bakış açısını paylaşmak istiyorum...

Çünkü geçenlerde AKP’li birkaç milletvekili açıklama yaparak, sayelerinde İzmir’in neredeyse çağ atlayacak yatırımları aldığını vurguladılar.

Geçenlerde; Kentlerde yapılması planlanan projelerin 2018 yılına ait yatırım programı Resmi Gazete’de yayınlandı.

Onuncu Kalkınma Planında, 2018-2020 Orta Vadeli Programında ve 2018 Yılı Programında öngörülen hedefler doğrultusunda hazırlanan ‘2018 Yılı Yatırım Programı’ kapsamında Anadolu’nun birçok noktası için - özellikle ulaşım projelerine - dev bütçeler ayıran Hükümet, Türkiye’nin üçüncü büyük ili olan İzmir’i bu yıl da nedense görmezden geldi, gibi...

İzmir’in merkezi bütçeden aldığı yatırım payı her sene gitgide düşerken; bu yıl da İzmir’e ayrılan bütçe yerel yönetim tarafından kente harcanan bütçenin altında kaldı.

Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Murat Bakan, ‘2018 Yılı Yatırım Programı’nı TBMM’ye taşıdı ve Başbakan Binali Yıldırım tarafından yanıtlanması istemiyle soru önergesi de verdi.

Hükümetin İzmir’i görmezden geldiğini ifade eden Bakan, ‘AKP Hükümetinin hizmetten anladığı siyasal destek alabildiği yerlere akıtmak, alamadığı yerlere üvey evlat muamelesi yapmaktır’ dedi.

*- En yüksek bütçe!

2018 yılı kamu yatırımında en yüksek bütçe toplam 499 proje ve 28 milyar 921 milyon 703 bin TL ile Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığı’na ait.

Yatırım bütçesinde Ankara ve İstanbul metro hatları ile Türkiye’nin dört bir yanını kapsayan köprü, otoyol ve diğer raylı sistem yatırımları ön plana çıkarken; Bakanlık, İzmir’e yönelik 12 ayrı ulaşım projesi arasında yer alan ve gelecek aylarda ihaleye çıkması beklenen 4,5 kilometrelik Halkapınar - Otogar Metro hattı için 21 milyon 500 bin TL ayırdı.

*- Bakalım daha ne kadar zaman geçecek?

İlk kez on yıl önce duyurusu yapılan projenin 2019’da tamamlanması öngörülen raylı sistem hattının toplam maliyeti ise 383 milyon TL olarak belirlendi.

Ancak merkezi bütçe kapsamında İstanbul’un 5, Ankara’nın 6 raylı sistem projesine yer veren hükümet, sadece Ankara’daki Sincan Metrosu’na 217 milyon TL, İstanbul’da Haydarpaşa ve Halkalı raylı sistem hatlarının yapımına 1 milyar 690 milyon TL ayırdığını belirtirsek, gerisini siz hesaplayın.

Ya da İzmir’le kıyaslayın?

*- Bir kenara yazalım!

Haklarını yemeden, Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığı’nın İzmir’e ayırdığı bütçeler şu şekilde:

İZBAN’da yapılması planlanan 50 kilometrelik Aliağa-Bergama hat ilavesi için 20 milyon TL, 30 kilometrelik Ödemiş - Kiraz demiryolu projesi için 1 milyon TL, 70 kilometrelik Torbalı-Tire demiryolu hattı için 50 milyon TL, 12 kilometrelik Aliağa’daki Nemrut Körfez Bağlantısı için 8 milyon 358 bin TL, Bergama - Soma arasına yapılacak demiryolu hattının etüt ve proje giderlerine bin TL, bitiş tarihi 2021 olan 22 kilometrelik Tire - Belevi Yolu’nun, yol yapım giderlerine 20 milyon TL.

Ayrıca yapımına 2005 yılında başlanan ancak henüz tamamlanamayan Kemalpaşa Lojistik Köyü ve demiryolu hattı projesi için bu yıl 27 milyon 500 bin lira daha harcaması bekleniyor.

TCDD ile İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından ortak yürütülen ve 2021’de bitirilmesi planlanan ‘Yüzülebilir Körfez’ projesi ile beraber Alsancak Limanı’nın genişletilmesi ve yeni yolcu iskeleleri açılması için 2 milyon TL; Doğanbey - Payamlı Balıkçı Barınağı’nın proje hazırlıklarına bin TL, Yeni Foça Yat Limanı’nın inşasına ise 3 milyon 300 TL,  İZBAN’da yük taşımacılığı için yapılacak alternatif hat Torbalı-Kemalpaşa-Alsancak demiryolu güzergahı için 1 milyon TL bütçe ayrıldı.

Kısacası bu yıl, İzmir’in ihtiyaçlarını giderecek olan büyük ulaşım projelerine merkezi bütçeden yaklaşık 160 milyon TL harcanması hedefleniyor.

*- Yine geride kaldık!

Öte yandan 2018 yatırım planlarında İzmir kültür, sanat, eğitim, sağlık gibi alanlarda da diğer illere göre oldukça geride kaldı.

Sağlık Bakanlığı tarafından hastanelerde yapılacak rutin bakım ve onarım faaliyetlerinin haricinde Menemen’de ve Karşıyaka’da yıkılan eski devlet hastanesi yerine sağlık tesisleri inşa etmesi planlanıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın inşaatı süren Karşıyaka Tiyatro Sahnesi ve 1993 yılında temeli atılan Bornova Kültür Merkezi’nin tamamlanması haricinde bu yıl İzmir için hiçbir projesi bulunmuyor.

*- Yeni bir cezaevi!

 Ancak Adalet Bakanlığı tarafından ise 5 milyon TL bedelle yeni cezaevi yapılacak.

Biliyorsunuz, birçok kentimizde ‘Cezaevi değil okul istiyoruz’ şeklinde protesto gösterileri olmuştu.

Bir önemli noktaya daha değinelim:

2011 yılında ’35 İzmir 35 Proje’ adını verip İzmir’e ve İzmirlilere yapmayı vaat edilen 17 ayrı yat limanı, Kuzey Ege Limanı, Olimpik Stadyum, Alaçatı Havalimanı, Çiğli Vecihi Hürkuş Havalimanı gibi çılgın projeler bütçede yer almadığı gibi adı da kalmamış.

Yine hatırlatalım:

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, 23 Kasım 2016 tarihinde Alaçatı Havalimanı’nın bütün çalışmalarını bitirdiklerini belirterek, ‘3 ile 4 ay içerisinde yani önümüzdeki yıl Mart-Nisan ayında avam projesini bitirerek, yap-işlet-devret modeliyle ihalesini gerçekleştireceğiz’  demişti.

Yine hızımı alamadım...

Herhalde bu konuya devam edeceğim...

Artık İzmirlinin en iyi takipçi olduğunu başta politikacılar olmak üzere tüm AKP’liler de biliyordur, sanıyorum...

***-

GÜNCEL

*- Türk Yemekleri Haftası

Çin'de Türkiye Turizm Yılı kapsamında başkent Beijing'de Türk Yemekleri Haftası düzenleniyor.

Türkiye'nin Pekin (Beijing) Büyükelçisi Emin Önen'in bir konuşma yaptığı açılışta, Çinli ve Türk basın mensupları, çeşitli ülkelerin diplomatik misyon temsilcileri, Türkiye'de faaliyet gösteren Çin şirketlerinden yetkililer ve diğer davetliler hazır bulundu.

Türkiye Turizm Yılı'nın açılış galası 19 Mart 2018'de başkent Beijing'de Tianqiao Tiyatrosu'ndaki konserle yapılacak.

Türkiye'nin Turizm Yılı boyunca 80'den fazla etkinlik düzenlemesi planlanıyor.