Başarı ve Mutluluğun Sessiz Tehlikesi: Kendini Sabote Etme Davranışı

En kötü düşman kendimiz miyiz?

Kişinin kendi başarısızlığına veya mutsuzluğuna yol açabilen kendini sabote etme davranışı, fiziksel, duygusal, zihinsel ve sosyal açıdan farklı şekillerde kendini gösterebiliyor.
 
“Kendini sabote etme davranışı psikolojik bir baş etme mekanizması olarak ele alınabilir.” diyen Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Gül Eryılmaz, başarısızlık ya da sevilmediğini derinlerde bir yerde hissettiğini düşünen birinin bununla yüzleşmemek için özellikle romantik ilişkiyi bir şekilde sabote edeceğini söyledi.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Gül Eryılmaz, kendini sabote etme davranışına ilişkin değerlendirmede bulundu.

“Kendini sabote etme davranışı psikolojik bir baş etme mekanizması olarak ele alınabilir.” diyen Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Gül Eryılmaz, kişinin kendisinde karşılaşmak istemediği özelliklerine ve kırılgan bulduğu tarafına karşı geliştirdiği bir savaş olduğunu ifade etti.

Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Gül Eryılmaz, “Örneğin, başarısızlık ya da sevilmediğini derinlerde bir yerde hissettiğini düşünen biri bununla yüzleşmemek için aşırı fedakâr ya da kontrolsüz bir biçimde davranmaya devam edecektir. Özellikle romantik ilişkiyi bir şekilde sabote edecek ve ilişkisizlik ona daha güvenli gelecektir.” diye konuştu.

Kendimizle yakınlaşmak da bir başlangıç

Bu davranış fark edilmediğinde ve bununla ilgili psikolojik farkındalık gelişmediğinde kişinin öz güvenini azaltacağını ve sağlıklı ilişkiler kuramayacağını da vurgulayan Prof. Dr. Gül Eryılmaz, şöyle devam etti: “İçimizde daha güçlü parçalar olduğu gibi daha az güçlü parçalar da olabilir. Hatta en önemlisi sürgüne gönderdiğimiz parçamız bile olabilir. Bu nedenle kendimizle yakınlaşmak, bu cesareti göstermek, sürgüne giden parçamızla en azından bağlantıda olma motivasyonu göstermek, kendine sabote etme davranışını değiştirmek için bir başlangıç.”