Dar kalıplarla düşünen analog beyinler yakında hurdaya çıkacak
Ege Telgraf Gazetesi Haber Müdürü İbrahim Koçbaş: Dar kalıplarla düşünen analog beyinler yakında hurdaya çıkacak!
26 Aralık 2020 - 13:33
Deneyimli gazeteci İbrahim Koçbaş, Ege Telgraf gazetesindeki köşesinde dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Dijitalleşmenin ekonomi alanında yarattığı dönüşümlere işaret eden İbrahim Koçbaş, "...Sanayide, teknolojide, eğitimde, tarımda dar kalıplarla düşünen analog beyinler yakında hurdaya çıkacak. Dönüşümü kavrayanlar ise hayatta kalacak" diye yazdı.
İbrahim Koçbaş'ın "Dönüşüm" başlığı altında kaleme aldığı yazı şöyle:
// Çin’de zengin bir işadamı ölür. Türk parasıyla yaklaşık 2 milyar liralık serveti karısına kalır. Karısı da adamın şoförüyle evlenir. Şoför şöyle der; “Hayatım boyunca patronum için çalıştığımı sanırdım. Şimdi anlıyorum ki patronum benim için çalışmış.”
Para yeryüzünde cep değiştirir, el değiştirir. Tıpkı haritadan silinen devletler gibi…
Bugün sendedir, yarın (50 yılı bulabilir) bende…
Şu an yaşayan hiç kimse bundan yüz yıl sonra hayatta olmayacak büyük ihtimal.
Ben, bu satırları okuyan siz, mesai arkadaşlarınız, bankada işlem yaptığınız görevli, sokakta maske kontrolü yapan polis…
Dünya, nasıl ki yüz yılda bir dolup boşalıyorsa…
Nasıl ki her oluşumun bir devri, bir dönemi, bir furyası varsa…
Mal, mülk de öyle işte…
Aklını kullanarak çok çalışmak, cesaret, şans, ölü yatırım yapmamak, yeni akımları ve ihtiyaçları takip ederek gelecek öngörüsü kazanmak, güçlü bağlantılar, kumar oynamamak, doğru adımlar. Doğru adamlarla, doğru adımlar… Bunların hepsi serveti çağıran doğru evren yasaları. Ancak resmin bütünü farklı…
Bugün benden sıkılabilirsiniz, biraz soyut yazacağım.
Franz Kafka’nın ‘Dönüşüm’ü kadar değil canııım.
Keşke Kafka gibi anlatabilseydim…
Anlatmaya çalıştığım; kırılma noktası…
Kırılma noktası diyorum çünkü tarihi ikiye bölen Milat’tan Önce ve Milat’tan Sonra gibi bir süreç yaşıyoruz bence…
Dönüşümden önce ve dönüşümden sonra…
Dünü, bugünü ve yarını kapsayan dijital dönüşüm için en önemli faktör değişim.
Dijital teknolojilerin entegrasyonuyla toplumsal ve sektörel ihtiyaçlara çözüm yaratma süreci değiştiği gibi buna bağlı olarak iş yapış şekilleri ve kültür de değişiyor.
Sanayide, teknolojide, eğitimde, tarımda dar kalıplarla düşünen analog beyinler yakında hurdaya çıkacak. Dönüşümü kavrayanlar ise hayatta kalacak.
Hemen somutlaştırayım:
İsveç dijital paraya geçiyor. İsveç Hükümeti ulusal para birimi kronu dijital para birimiyle değiştiriyor. İsveç Finansal Piyasalar Bakanı Per Bolund, projenin Kasım 2022’de hayata geçeceğini açıkladı.
Kronun dijitalleşmesi İsveç’in dijital para konusunda yürüttüğü tek proje değil. İsveç Merkez Bankası, Bitcoin gibi dijital para birimlerini destekleyen teknolojiye dayanarak yürütülen bir pilot proje üzerinde daha çalışıyor. Bu arada İsveç, dünyanın en az nakit kullanan ülkeleri arasında. Ülkede her 10 ödemeden sadece 1’i kağıt parayla yapılıyor.
Blockhain, Bitcoin, yapay zeka, nesnelerin interneti, transhümanizm gibi kavramları bilmek zorundayız. Aksi halde tasarlanan planların kalıcı olacağını düşünmüyorum.
Hani dedik ya evren yasaları…
İnsan aklı işin bu kısmına kadar güzel kader çiziyor. Bir de henüz bilmediğimiz evren yasaları var.
Çinli işadamı ile şoförünü hatırlayın…
İster İbrani atasözüne, ister Woody Allen’a bağlayın, şu sahneyle kapatalım:
Antik Yunan’da bir komedya yazarı şöyle demiş; “Bundan sonraki planım Tanrı’yı güldürmek!”
Nasıl yapacağını sormuşlar.
Demiş ki, “O’na hayallerimden bahsedeceğim…”
İbrahim Koçbaş / Ege Telgraf Gazetesi Haber Müdürü
İbrahim Koçbaş'ın "Dönüşüm" başlığı altında kaleme aldığı yazı şöyle:
// Çin’de zengin bir işadamı ölür. Türk parasıyla yaklaşık 2 milyar liralık serveti karısına kalır. Karısı da adamın şoförüyle evlenir. Şoför şöyle der; “Hayatım boyunca patronum için çalıştığımı sanırdım. Şimdi anlıyorum ki patronum benim için çalışmış.”
Para yeryüzünde cep değiştirir, el değiştirir. Tıpkı haritadan silinen devletler gibi…
Bugün sendedir, yarın (50 yılı bulabilir) bende…
Şu an yaşayan hiç kimse bundan yüz yıl sonra hayatta olmayacak büyük ihtimal.
Ben, bu satırları okuyan siz, mesai arkadaşlarınız, bankada işlem yaptığınız görevli, sokakta maske kontrolü yapan polis…
Dünya, nasıl ki yüz yılda bir dolup boşalıyorsa…
Nasıl ki her oluşumun bir devri, bir dönemi, bir furyası varsa…
Mal, mülk de öyle işte…
Aklını kullanarak çok çalışmak, cesaret, şans, ölü yatırım yapmamak, yeni akımları ve ihtiyaçları takip ederek gelecek öngörüsü kazanmak, güçlü bağlantılar, kumar oynamamak, doğru adımlar. Doğru adamlarla, doğru adımlar… Bunların hepsi serveti çağıran doğru evren yasaları. Ancak resmin bütünü farklı…
Bugün benden sıkılabilirsiniz, biraz soyut yazacağım.
Franz Kafka’nın ‘Dönüşüm’ü kadar değil canııım.
Keşke Kafka gibi anlatabilseydim…
Anlatmaya çalıştığım; kırılma noktası…
Kırılma noktası diyorum çünkü tarihi ikiye bölen Milat’tan Önce ve Milat’tan Sonra gibi bir süreç yaşıyoruz bence…
Dönüşümden önce ve dönüşümden sonra…
Dünü, bugünü ve yarını kapsayan dijital dönüşüm için en önemli faktör değişim.
Dijital teknolojilerin entegrasyonuyla toplumsal ve sektörel ihtiyaçlara çözüm yaratma süreci değiştiği gibi buna bağlı olarak iş yapış şekilleri ve kültür de değişiyor.
Sanayide, teknolojide, eğitimde, tarımda dar kalıplarla düşünen analog beyinler yakında hurdaya çıkacak. Dönüşümü kavrayanlar ise hayatta kalacak.
Hemen somutlaştırayım:
İsveç dijital paraya geçiyor. İsveç Hükümeti ulusal para birimi kronu dijital para birimiyle değiştiriyor. İsveç Finansal Piyasalar Bakanı Per Bolund, projenin Kasım 2022’de hayata geçeceğini açıkladı.
Kronun dijitalleşmesi İsveç’in dijital para konusunda yürüttüğü tek proje değil. İsveç Merkez Bankası, Bitcoin gibi dijital para birimlerini destekleyen teknolojiye dayanarak yürütülen bir pilot proje üzerinde daha çalışıyor. Bu arada İsveç, dünyanın en az nakit kullanan ülkeleri arasında. Ülkede her 10 ödemeden sadece 1’i kağıt parayla yapılıyor.
Blockhain, Bitcoin, yapay zeka, nesnelerin interneti, transhümanizm gibi kavramları bilmek zorundayız. Aksi halde tasarlanan planların kalıcı olacağını düşünmüyorum.
Hani dedik ya evren yasaları…
İnsan aklı işin bu kısmına kadar güzel kader çiziyor. Bir de henüz bilmediğimiz evren yasaları var.
Çinli işadamı ile şoförünü hatırlayın…
İster İbrani atasözüne, ister Woody Allen’a bağlayın, şu sahneyle kapatalım:
Antik Yunan’da bir komedya yazarı şöyle demiş; “Bundan sonraki planım Tanrı’yı güldürmek!”
Nasıl yapacağını sormuşlar.
Demiş ki, “O’na hayallerimden bahsedeceğim…”
İbrahim Koçbaş / Ege Telgraf Gazetesi Haber Müdürü