"Depresyon Negatif İyonlar ile Kontrol Altına Alınabilir"
LoncaMed Proje Koordinatörü Kemal Pekpak MAG Business için verdiği röportajda negatif iyon teknolojisini anlattı.
Bahar aylarında havadaki elektrik yükünün artmasına bir de dünyayı etkisi altına alan koronavirüs eklenince depresyon belirtileri kendini göstermeye başladı. Uzmanlar, negatif iyon tedavisi ile mevsimsel depresyonların kontrol altına alınabileceğini söylüyor. LoncaMed Proje Koordinatörü Kemal Pekpak bu teknolojinin artık Türkiye’de olduğunun müjdesini verdi.
Araştırmalara göre havadaki elektrik akımları ruh halimizi, enerjimizi ve sağlığımızı ciddi anlamda etkiliyor. Bilgisayar, teknolojik aletler, havalandırma sistemleri gibi etmenler yoğun pozitif üretimine sebebiyet veriyor. “Bu pozitif iyonlar bizlerin kendimizi yorgun, depresif ve sinirli hissetmesine sebep olabilir diyen Kemal Pekpak sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünyanın en sakin ve dinlendirici yerlerinde negatif iyon yoğunluğu olduğu uzmanlar tarafından dile getiriliyor. Pozitif iyonlar bizim kendimizi yorgun, depresif ve sinirli hissetmemize sebep olabiliyor. Evinizdeki iyon dengesini oluşturmak stresli bir yaşam tarzının beraberinde getirdiği halsizliği ve depresyon halini yenmenize yardımcı olabilir. Columbia Üniversitesi ve New York Eyalet Psikiyatri Enstitüsü tarafından yapılan araştırmalarda yüksek yoğunlukta negatif iyon içeren ortamlar mevsimsel depresyon SAD, hastalığında anti-depresan etkisi yapıyor” açıklamasında bulundu.
Aerıashıeld By Moskıto Free Türkiye’de
Negatif iyon salınımı ile bütün bakteri ve virüsleri *(Koronavirüs dahil) öldürme özelliğine sahip olan Aeriashield by Moskito Free ‘nin artık Türkiye’de olduğunu söyleyen Kemal Pekpak “Sağlık sektöründe hizmet veren tüm markalar gibi biz de kaliteli ve güvenilir hizmet esasına göre hareket ediyoruz. Negatif iyon salınımı prensibi ile çalışan Moskito Free’yi seçerken de güvenilirliğini araştırarak karar verdik. 137 yıllık Pasteur Enstitüsü tıp alanında dünyada kabul görmüş en kapsamlı mikrobiyoloji laboratuvarlarına sahip dünyanın en seçkin enstitüsü olarak kabul görmekte. Toplum sağlını önemseyen hizmet anlayışımız ile daha fazla kullanıcıya erişmek için ürünü Avrupa, Asya ve Amerika’dan sonra Türkiye’ye getirmeye karar verdik” dedi.
Uluslararası sağlık sektöründe, medikal ve teknolojik gelişmeleri yakından takip ettiklerini de belirten Pekpak, “Kaliteli ve güvenilir hizmet sunmanın dışında uzun vadeli bağlantılar kurarak tüm dünyada kabul gören sağlık teknolojilerini toplum sağlığının bilgisine sunmak en büyük amacımız” dedi.
*Pasteur Enstitüsü test raporlarına göre