Dünyada yaklaşık 60 milyon bipolar bozukluk hastası bulunuyor
Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü, toplumda yaklaşık %1 oranında görülen bipolar bozukluğun, yaş ve cinsiyet ayrımı olmayan bir hastalık olduğunu ve toplumda, her sosyal sınıfta ve her coğrafyada görülebileceğini belirtiyor. Dünyada yaklaşık 60 milyon bipolar bozukluk hastasının olduğuna dikkat çeken Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü; doğru tedavi yöntemlerinin hastalıkta olumlu sonuçlar yaratacağına vurgu yapıyor.
Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü, 30 Mart Dünya Bipolar Günü sebebiyle yaptığı bilgilendirmede, dünya genelinde yaklaşık 60 milyon kişinin bipolar bozukluktan etkilendiğine dikkat çekiyor. Bipolar bozukluğun görülme oranının ırk, meslek, gelir düzeyi gibi durumlara göre değişmemekle birlikte, ortalama yüzde 1 olduğunu belirtiyor.
30 Mart, kendisinin de bipolar bozukluğu olduğu ölümünden sonra kabul edilen dünyaca ünlü ressam Vincent Van Gogh’un doğum günü olması sebebiyle, 2014 yılında Asya Bipolar Bozukluk Ağı (ANBD) öncülüğünde, Uluslararası Bipolar Vakfı (IBPF) ve Uluslararası Bipolar Bozukluklar Derneği (ISBD) işbirliğiyle Dünya Bipolar Günü olarak kabul edildi. Türkiye’de de 2015 yılından bu yana Dünya Bipolar Günü’nde çeşitli etkinlikler düzenleniyor.
Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü tarafından konu ile ilgili yapılan açıklamada, hastalığın dünya genelinde görülme sıklığının %1 olarak kabul edildiği, ancak bipolar II (hipomani/depresyon) bozukluğunun tanınmasındaki artışla bu oranın %5’e kadar yükselebileceği belirtiliyor. Bipolar bozukluğun görülme oranı ırk, meslek, gelir düzeyi gibi durumlara göre değişmemekle birlikte, genellikle 20’li yaşlarda başlasa da çocukluk çağında ya da 50’li yaşlarda ilk kez ortaya çıkabiliyor. Hastalık görülen kişilerin üçte ikisinde en az bir aile bireyinde daha bu hastalık tanısı mevcut. Hastalığın teşhisine kadar geçen süre bazen 10 yılı bulabiliyor.
Bir duygudurum bozukluğu olan bipolar bozukluk, manik, hipomanik ve depresif dönemlerden oluşan bir hastalıktır. Hastalığın en belirgin özelliği öngörülemeyen duygudurum geçişlerinin olmasıdır. Manik dönemde enerji artışı, düşüncelerde ve konuşmada hızlanma, huzursuzluk, uyku gereksiniminde azalma, aşırı mutluluk hali, para harcamada ve cinsel dürtülerde artış, kendini herkesten üstün görme ve gerçekleşmesi mümkün olmayacak planlar yapma gibi davranışlar görülebilir. Depresif dönemde ise kişi hayattan zevk almama, üzüntü, kontrol edilemeyen ağlama, enerji azlığı, iştahta azalma ya da artış, uykuda azalma, ölüm ya da intihar düşünceleri gibi belirtiler gösterebilir.
Bipolar I bozuklukta ya yalnız manik dönemler ya da manik ve depresif dönemler görülebilir. Bipolar II ise tekrarlayan depresyon dönemleri arasında zaman zaman hipomani (maniden daha hafif belirtileri olan dönem) dönemlerinin yaşandığı bir duygudurum bozukluğudur. Hızlı döngülü bipolar bozukluk ise bir yıl içinde en az dört duygudurum (mani/hipomani ve depresyon) bozukluğu olarak belirtiliyor.
Bipolar bozuklukta, ilaç tedavisinin yanı sıra hastanın ve ailesinin hastalıkla ilgili bilgilendirilmesi, alkol ve madde kullanımının kısıtlanması, hatta mümkünse sonlandırılması, uyku-uyanıklık saatlerinin normal vücut ritmine uyacak şekilde ayarlanması, stresle başa çıkma stratejilerini öğrenmek de oldukça önem taşır.