Ege Giyim Sanayicileri Derneği (EGSD) düzenlediği panel ve toplantılar serisine devam ediyor. AB Yeşil Mutabakatı çerçevesinde tüm sektörler hazırlıklarını sürdürürken, giyim sanayicileri de bu süreci yakından takip ediyor.

Son olarak düzenlenen “Hazır Giyim Yardımcı Malzemeleri ve Aksesuarlarında Sürdürülebilirlik” panelinde sürdürülebilirlik konusu masaya yatırıldı. Moderatörlüğünü Barse Tekstil Firma Ortağı,  EGSD Yönetim Kurulu Üyesi  Barış Çelenoğlu’nun yaptığı panele Aykaya Ambalaj firma sahibi Ayfer Karakoyunlu, Form Düğme  Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Mustafa Oktay, Permess Interlinings  Genel Müdürü Suat Küçüker ve Rebil Group İş Geliştirme ve Sürdürülebilirlik Direktörü Seçkin Arıkan konuşmacı olarak katıldı.

 Toplantının açılışında konuşan EGSD Yönetim Kurulu Başkanı Hayati Ertuğrul, Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı çerçevesinde 2050 yılında sıfır karbon salınımı hedeflendiğini belirterek, “Sektörümüz ihracatının yüzde 70’ini AB ülkelerine yapmaktadır. Bu pazardaki yerimizi büyüterek koruyabilmek için sürdürülebilirlik sektörümüzün ana gündem maddesi olmalıdır. Sektörümüzün yakın gelecekteki değişimlere uyum sağlayabilmesi için şimdiden alt yapı hazırlıklarına başlaması gerekmektedir” dedi.

Normalleşme ile birlikte konfeksiyon ve tekstil sektörünün ihracatta parlak dönemlerine geri döndüğüne dikkat çeken Ertuğrul, “Katma değerli ürünler üreterek ve ihraç ederek bu çıtayı daha yükseğe taşımalıyız. Döngüsel ekonomi temelinde, inovasyona dayalı yeni nesil bir üretim anlayışının yaygınlaşması gerekmektedir. Sektörümüzün sürdürülebilir kaynaklarla üretim yapması, geri dönüşüm ve ileri dönüşüm teşvik edilmektedir” diye konuştu.

Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için ekosistemi onarmanın sorumluluğunu hepimizin paylaşması gerektiğini söyleyen Ertuğrul, “Bu hedefler doğrultusunda, bugün sektörümüzde sürdürülebilirlik konusunda faaliyet gösteren firma temsilcileri ile bir araya geldik. “Hazır Giyim Yardımcı Malzemeleri ve Aksesuarlarında Sürdürülebilirlik” konusunda çalışmaları olan firma temsilcilerini dinleyeceğiz” dedi.

Toplantının moderatörü Barse Tekstil Firma Ortağı,  EGSD Yönetim Kurulu Üyesi  Barış Çelenoğlu ise bu toplantı dizisine kumaşta sürdürülebilirlik konusu ile başladıklarını , devamında aksesuar ve yardımcı malzemelerdeki sürdürülebilirliği tartışmak istediklerini söyledi. İmalattaki iş akışına göre tela, düğme, etiket ve ambalajda sürdürülebilirlik konusunda çalışan firmaların yetkilileri tarafından bilgi edinileceğini iletti. Belgelendirme konusunun da önemini vurgulayan Çelenoğlu, kumaş, yardımcı malzeme ve aksesuarları geri dönüştürülmüş ve sürdürülebilir ürünlerden temin ederek doğaya daha az karbondioksit salınımı yapmaya başlıyoruz. Global markaların talepleri doğrultusunda süreç şekilleniyor dedi.

 Karakoyunlu: “Compostable poşet üretiyoruz”

Aykaya Ambalaj firma sahibi Ayfer Karakoyunlu ise 16 yıllık bir firma olduklarını söyleyerek, organik poşet üretimine ilk giren firmalardan olduklarını söyledi. Poşetin geri dönüştürülebilir olmadığında doğada 200 yıl bozulmadan kalabildiğini söyleyen Karakoyunlu, “3 yıl önce geri dönüştürülebilir poşet geliştirmek için çalışmaya başladık ve mısır nişastasıyla, şeker kamışıyla üretilen compostable poşet denen bio bozunur poşetleri üretir hale geldik” dedi. Geri dönüştürülebilir ürün kullanımının önemli olduğunu söyleyen Karakoyunlu, “Önemli olan bilinçli tüketim, bilinçli kullanım. Bütün çöplerimizi ayırabilmeliyiz, evlerden başlayarak sanayi sitelerine kadar bilinçli tüketim ve kullanıma geçmemiz gerekiyor. Organik üretim önemli ama az tüketim, bilinçli tüketim çok daha önemli” dedi.

 Oktay: “Pet şişeden düğme üretiyoruz”

Form Düğme  Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Mustafa Oktay, 1996 yılında faaliyete geçtiklerini belirterek, “Doğal malzemeler kullanma konusunda bir kararımız var ve bu konuda son derece kuvvetliyiz” dedi. Geri dönüştürülmüş ürünler içerisinde hepimizin içtiği pet şişelerden düğme yaptıklarını söyleyen Oktay, “Defolu ürünler, tarımsal atıklar, sentetik ama doğada eriyebilen polyesterlerden düğmeler yapıyoruz. GRS standart belgesi olan geri dönüştürülmüş düğmeleri global markaların tercih ettiğini belirtti. Tarımsal atıkları geri dönüştürme çalışmalarına fındık kabuğu ile başladıklarını , mısır koçanından dönüşüm konusunda çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Sürdürülebilir ürünlerden ise palmiye ağacının meyvesinin çekirdeğinden yapılan düğme tamamen doğaldır dedi. Hindistan cevizi kabuğu ve pamuk düğmeler de sürdürülebilir düğmeler arasındadır ” dedi. 2024 yılı hedeflerinde %100 geri dönüştürülmüş polyester düğme üretimi olduğunu vurguladı.

Küçüker: “Telalarımız yüzde 80 geri dönüştürülebilir”

Permess Interlinings  Genel Müdürü Suat Küçüker, firmanın Hollanda merkezli olduğunu ifade ederek, 1852 tarihinde kurulmuş bir firma olduklarını ifade etti. 1964 yılında tela üretimine de başladıklarını söyleyen Küçüker, firmanın günümüze kadar yürüttüğü çalışmaları bir sunum ile anlattı. Telanın taşıyıcı bir kumaş olduğunu söyleyen Küçüker, “Sürdürülebilir ürünlerde kumaşın yüzde yüz geri dönüştürülmüş olduğunu ancak yapışkanın geri dönüştürülebilen bir ürün olmadığını belirtti. Sertifikasyonda toplam ağırlığına göre yüzde 80 yüzde 20 oran makul kabul ediliyor. Bizim telalarımız da bu oranlarda geri dönüştürülebilir” diye konuştu. Global dağıtım ağı olan firmamızın toplam kapasitesi yılda 90 milyon metredir. Pandemi döneminde oldukça büyük dalgalanmalar oldu. Sürdürülebilir ürünlerimiz ise fast fashion markalarının talebi ve desteği ile ortaya çıkmıştır, dedi.

 Arıkan: “Bio bazlı ürünlere odaklanmaya başlıyoruz”
Rebil Group İş Geliştirme ve Sürdürülebilirlik Direktörü Seçkin Arıkan ise yaptığı sunumda 70 yıllık geçmişi olan bir firma olduklarını , 2018 yılından sonra üzerinde çalışmaya başladıkları sürdürülebilir ürünleri ayrı bir marka altında (Resustain) topladıklarını söyledi. Zeytin çekirdeği başta olmak üzere bio bazlı malzemeler ile üretim yaptıklarını vurgulayan Arıkan, “100 birim plastik atığının 14 birimi tekstil sektöründen geliyor olması bizi sorumluluk almaya itti. Resustain markamız da bu sorumluluk bilinciyle ortaya çıktı” dedi. Bio plastiğin petrol bazlı olmadığına dikkat çeken Arıkan, “Bio kaynaklar kontrollü şekilde tekrarlanarak üretilen yenilenebilir kaynaklardır. Bio plastik kavramı da buradan çıkıyor. Temel olarak bio bazlı ve bio bozunur olarak ayırabiliyoruz” diye konuştu. Ürünlerin döngüsel ekonomiye olan uyumu tüm ürünlerimiz için geçerli dedi.