Emel Akçay Uzun'un kitabı "İpekçe" okurlarla buluştu
İzmir Özel Türk Koleji’nin (İTK) duayen öğretmeni İpek Deniz’in yaşamı Yazar Emel Akçay Uzun’un yazımıyla “İpekçe” adlı kitapla okuyucularla buluşuyor.
17 Nisan 2021 - 00:16
İzmir Özel Türk Koleji’nin (İTK) duayen öğretmeni İpek Deniz’in yaşamı Yazar Emel Akçay Uzun’un yazımıyla “İpekçe” adlı kitapla okuyucularla buluşuyor. Yazar Uzun tarafından kaleme alınan, Yakın Kitabevi & Yayınları Meşe Kitaplığı’nda çıkan kitapta, bir Cumhuriyet öğretmeninin eğitim felsefesi hayat buluyor.
İki yıllık bir çalışmanın ardından okuyucularla buluşan İpekçe anı – biyografi türünde raflarda yerini alırken, 1950’li yılların İzmir’inden de kesitler sunuyor. Üç yüz 76 sayfadan oluşan kitapta, İTK’nin kurucusu Bahattin Tatış’ın yaşamına da tanıklık ediliyor.
Yazar Uzun, İpekçe’yi yazmaya eğitim değerinin yaşamındaki vazgeçilmezlerinden biri olduğu için karar verdiğini belirterek, “7 ay boyunca İzmir Özel Türk Koleji’nin duayen öğretmeni, okul müdürü, 2019-2020 Mezunlar Derneği Başkanı İpek Deniz’in yaşam hikayesini dinledim. İşin başında bu hikâyenin 2 yılımı kaplayacağını hiç düşünemezdim. Bazen güldüm, bazen ağladım. Sonuçta bir başkasının yaşamına, tüm iniş çıkışlarının döngüsüne tanıklık ettim” dedi.
Bugüne ve geleceğe ulaşmak
Kendisinin İTK mezunu olduğunu, okulun kurucusu Bahattin Tatış’ın yöneticiliğini bir öğrenci olarak yaşadığını aktaran Uzun, aynı kurumda yine onunla bir öğretmen ve okul müdürü olarak uzun yıllar çalışmış İpek Deniz’in dilindeki sırları çözmeye çalıştığını kaydetti. Matematik öğretmeni ve idarecinin analitik yapısının ardında gizlenmiş duygu selinde yüzdüğünü, bu sayede kitabın isminin kendiliğinden oluştuğunu anlatan Uzun, şunları söyledi: “Bahattin Tatış’ı sadece okulumun kurucusu olarak tanıyordum ancak çalışma şeklini, prensiplerini hiçbir yerde okumamıştım, bilmiyordum. Hepsi anılarda gizliydi. İpek Deniz’in Bahattin Tatış ile olan anılarını oya gibi işlemek bu sebepten değerliydi. Bir insanı yakından tanımak istiyorsam onunla iş yapmayı önemsiyorum ya da hakkında yazılanları okumayı. Bu kez Bahattin Tatış’ı anılarda buldum, yakından tanıdım, bugüne ve gelecek nesillere ulaştırmak üzere de anı-biyografi türünde İpekçe’yi yazdım. Dünyaya gelmeden 20 yıl öncesini kaleme almayı çok sevdim. Bu sanki meydan okuma gibiydi. Hiç bilmediğim, deneyimlemediğim zamanları yansıtmak zorluydu ancak bir o kadar da keyif verdi. 1950’li yılların İzmir’ini çocuk gözüyle yazdım. Belki de o zamanları hayalime taşıdığım için bu kadar eğlendim.”
“Bu hayatta öğrenciyiz”
İpekçe’de okuyan, büyüyen çocuğun kariyerindeki adımların görülebileceğini, İpek Deniz’in ilkelerine tanıklık edebileceğini vurgulayan Yazar Uzun, “İpekçe’yi ‘Eğitimin bir yerinde kendinizi akışa bırakabileceğiniz, yaşamın inişleri çıkışları arasındaki renk geçişleridir’ cümlesiyle anlatabilirim. Hangi okula giderseniz gidin fark etmez hepimiz bu hayatta öğrenciyiz ve eğer farkına varabilirsek renklerimizi görebiliriz” diye konuştu.
“Dünyaya iz bırakan yanım”
İpek Deniz de, kitabın içinde yaşadıklarının, öğrendiklerinin ve deneyimlerinin bulunduğunu belirterek, “Kitapta, her türlü güçlüğü yenmek için mücadele ruhunu ortaya koyan inatçı tarafımı daha çok gördüm. Bu dünyada bir iz bırakacaksam, bu mücadele ruhum, mesleğime olan tutkum, çocuk sevgisi, öğrendiklerim olmalıdır. İpekçe’nin eğitim ve yaşamla ilgili arayışta olanlara ilham vereceğine inanıyorum” dedi.
İki yıllık bir çalışmanın ardından okuyucularla buluşan İpekçe anı – biyografi türünde raflarda yerini alırken, 1950’li yılların İzmir’inden de kesitler sunuyor. Üç yüz 76 sayfadan oluşan kitapta, İTK’nin kurucusu Bahattin Tatış’ın yaşamına da tanıklık ediliyor.
Yazar Uzun, İpekçe’yi yazmaya eğitim değerinin yaşamındaki vazgeçilmezlerinden biri olduğu için karar verdiğini belirterek, “7 ay boyunca İzmir Özel Türk Koleji’nin duayen öğretmeni, okul müdürü, 2019-2020 Mezunlar Derneği Başkanı İpek Deniz’in yaşam hikayesini dinledim. İşin başında bu hikâyenin 2 yılımı kaplayacağını hiç düşünemezdim. Bazen güldüm, bazen ağladım. Sonuçta bir başkasının yaşamına, tüm iniş çıkışlarının döngüsüne tanıklık ettim” dedi.
Bugüne ve geleceğe ulaşmak
Kendisinin İTK mezunu olduğunu, okulun kurucusu Bahattin Tatış’ın yöneticiliğini bir öğrenci olarak yaşadığını aktaran Uzun, aynı kurumda yine onunla bir öğretmen ve okul müdürü olarak uzun yıllar çalışmış İpek Deniz’in dilindeki sırları çözmeye çalıştığını kaydetti. Matematik öğretmeni ve idarecinin analitik yapısının ardında gizlenmiş duygu selinde yüzdüğünü, bu sayede kitabın isminin kendiliğinden oluştuğunu anlatan Uzun, şunları söyledi: “Bahattin Tatış’ı sadece okulumun kurucusu olarak tanıyordum ancak çalışma şeklini, prensiplerini hiçbir yerde okumamıştım, bilmiyordum. Hepsi anılarda gizliydi. İpek Deniz’in Bahattin Tatış ile olan anılarını oya gibi işlemek bu sebepten değerliydi. Bir insanı yakından tanımak istiyorsam onunla iş yapmayı önemsiyorum ya da hakkında yazılanları okumayı. Bu kez Bahattin Tatış’ı anılarda buldum, yakından tanıdım, bugüne ve gelecek nesillere ulaştırmak üzere de anı-biyografi türünde İpekçe’yi yazdım. Dünyaya gelmeden 20 yıl öncesini kaleme almayı çok sevdim. Bu sanki meydan okuma gibiydi. Hiç bilmediğim, deneyimlemediğim zamanları yansıtmak zorluydu ancak bir o kadar da keyif verdi. 1950’li yılların İzmir’ini çocuk gözüyle yazdım. Belki de o zamanları hayalime taşıdığım için bu kadar eğlendim.”
“Bu hayatta öğrenciyiz”
İpekçe’de okuyan, büyüyen çocuğun kariyerindeki adımların görülebileceğini, İpek Deniz’in ilkelerine tanıklık edebileceğini vurgulayan Yazar Uzun, “İpekçe’yi ‘Eğitimin bir yerinde kendinizi akışa bırakabileceğiniz, yaşamın inişleri çıkışları arasındaki renk geçişleridir’ cümlesiyle anlatabilirim. Hangi okula giderseniz gidin fark etmez hepimiz bu hayatta öğrenciyiz ve eğer farkına varabilirsek renklerimizi görebiliriz” diye konuştu.
“Dünyaya iz bırakan yanım”
İpek Deniz de, kitabın içinde yaşadıklarının, öğrendiklerinin ve deneyimlerinin bulunduğunu belirterek, “Kitapta, her türlü güçlüğü yenmek için mücadele ruhunu ortaya koyan inatçı tarafımı daha çok gördüm. Bu dünyada bir iz bırakacaksam, bu mücadele ruhum, mesleğime olan tutkum, çocuk sevgisi, öğrendiklerim olmalıdır. İpekçe’nin eğitim ve yaşamla ilgili arayışta olanlara ilham vereceğine inanıyorum” dedi.
