Fahriye Evcen ve Prima, bebeklerin dünyalarını güzelleştirmek için güçlerini birleştirdi!
Türkiye’de 33 yıldır yenilikçi ve güvenilir ürünleriyle bebeklerin sağlıklı ve mutlu gelişimi için çalışan Prima, başarılı oyuncu Fahriye Evcen ile güçlerini birleştirdi.
Türkiye’de 30 yılı aşkın süredir bebeklerin mutlu ve sağlıklı gelişimi için büyük bir özveri ile çalışan Prima’nın yeni marka elçisi ünlü oyuncu Fahriye Evcen oldu. Oğlu Karan’ın doğumuyla birlikte anneliğe adım atan başarılı oyuncu, Prima ile güçlerini birleştirdi. Fahriye Evcen, Prima’nın önümüzdeki dönemde yürüteceği topluma katkı programlarında, reklam filmlerinde ve iletişim çalışmalarında yer alacak.
Prima, yeni dönemde “Dünyalarını güzelleştirmek için, birlikte” kampanyasıyla ebeveynlerin yanında olmaya devam edecek. Fahriye Evcen aynı zamanda bu kampanya ile markanın gerçekleştireceği topluma katkı ve iletişim programının da iyilik elçisi olacak.
Prima ile gerçekleştireceği iş birliği için çok heyecanlı olduğunu belirten Fahriye Evcen, “Annelik, çok güzel ve tarif edilemez bir duygu. Anne olmadan önce de bebeklere karşı her zaman ilgim ve hassasiyetim vardı, kendim de bir anne olduktan sonra dünyaya ve geleceğe bebeklerin gözünden bakmaya başladım ve duygularının ne kadar büyük olduğunu fark ettim.
Prima ile de Karan'ın hayatımıza girmesiyle tanıştık ve doğduğu günden beri tam anlamıyla her an hayatımızda oldu. Prima'ya ve ürünlerine güvenimiz tamdı. Bu iş birliği için ilk bir araya geldiğimizde Prima ile hedeflerimizin ve düşüncelerimizin ortak olduğunu duymak beni heyecanlandırdı. Çünkü merkezinde bebeklerin yer aldığı projelerde her adımın çok hassas olması gerekiyor ve Prima'yı tanıdıkça bu doğrultuda hareket eden, dünyaya bebeklerin gözünden bakan bir marka olduğunu bilmek bana bir kere daha güven verdi.” dedi.
P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Kurumsal İletişim Direktörü Ayça Turgay, “Fahriye Evcen’in Prima’nın marka ve iyilik elçisi olmasından heyecan ve mutluluk duyuyoruz. Prima, bebeklere en iyisini sunmaya ek olarak, bebeklerin dünyasını güzelleştirmeyi amaç edinmiş bir markamız ve misyonu da “Bebeklerin sağlıklı ve mutlu gelişimine” destek olmaktır. Bunu hem kaliteli ürünleri ailelerle buluşturmasıyla hem ebeveynlerle bebeklerin gelişimi ile ilgili güvenilir bilgileri paylaşmasıyla, hem de yıllardan beri değerli paydaşlarla gerçekleştirdiği büyük çaplı ve uzun soluklu sosyal sorumluluk projeleri ile yapmakta. Bizler, dünyaya bebeklerin gözünden bakabildiğimizde, dünyanın ne kadar farklı, duyguların ne kadar büyük olduğunu fark ediyoruz. Lansmanını yaptığımız “Dünyalarını güzelleştirmek için, birlikte” kampanyamız da bebek odaklı oluşumuzun ve bu iç görünün en son meyvesi. Uzun yıllardır başarılı çalışmalarını izlediğimiz, anne kimliğiyle aynı amaç doğrultusunda çalıştığımızı bildiğimiz Fahriye Hanım’ın, Prima markamızla birlikteliği çok değerli ve mutluluk verici. Şimdi bebeklerin dünyalarını güzelleştirmek için her zamankinden de büyük bir güçle ve hassasiyetle, birlikte ilerlemeye devam edeceğiz.” dedi.
Ebeveynlerin karşılaştığı en büyük zorluklar
“Bebekler için Daha İyi Bir Dünya” araştırmasının sonucuna göre, son zamanlarda karşılaştıkları tüm zorluklarla rağmen, Türk ebeveynlerin, %91’i bebek sahibi olmanın onlara iyimserlik duygusu verdiğini düşünüyor. Ebeveynlerin %94‘ü yeni bir bebeğin yeni umutlar dışında, etraflarındaki dünyayı tüm bebekler için daha iyi bir yer haline getirmeye yönelik yeni keşfedilen bir sorumluluk duygusu uyandırdığını söylüyor. Türk ebeveynlerin %97’si bebeklerinin dünyasını daha iyi bir hâle getirmek için yakın ve geniş çevrelerinde anlamlı değişiklikler yapmak istiyor.
“Bebekler için Daha İyi Bir Dünya” araştırmasına göre ebeveynler bazen yardıma ihtiyaç duyuyorlar, ancak yardıma nasıl erişeceklerini her zaman bilemiyorlar (%69). Ebeveynlerin yarısından çoğu (%58) zaman zaman kendilerini yalnız hissediyorlar ve ebeveyn olma konusunda desteğe ihtiyaç duyuyorlar. Bebeklerin dünyasını etkileyen daha geniş çaplı sorunlar olduğunu düşünen ebeveynler, tüm bebeklerin eşit fırsatlara erişime sahip olmaları, hayati ilaçlara ve aşılara ulaşabilmesi, tüm dünyada bebeklerin refahının desteklenmesi gerektiğini düşünüyor. Ebeveynler, bebeklerin dünyasını daha iyi hale getirmede markaların önemli bir rol oynadığına inanıyor.
Ebeveynler, markaların çevre üzerindeki etkileri azaltarak, hastanelere çocuk bezleri sağlayarak, inovasyonlar yoluyla bebeklerin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayacak yeni ürünler yaratarak markaların fark yaratabileceğini düşünüyor.