Menemen, 'Geleneksel Çömlekçiler ve Seramikçiler Çalıştayı'na ev sahipliği yaptı

Anadolu'nun en eski el sanatlarından çömlekçiliğin yüzyıllardır kuşaktan kuşağa aktarılarak sürdürüldüğü Menemen ilçesi, seramik ve çömlek üretiminde yaşanan sorunların görüşülerek çözüm arayışında bulunulduğu ‘Geleneksel Çömlekçiler ve Seramikçiler Çalıştayı’na ev sahipliği yaptı.

Menemen, 'Geleneksel Çömlekçiler ve Seramikçiler Çalıştayı'na ev sahipliği yaptı
05 Nisan 2018 - 10:49

KÜLTÜR MİRASI’NIN GELECEĞİ İÇİN KÜMELENMEYİ SEÇTİLER

Anadolu'nun en eski el sanatlarından çömlekçiliğin yüzyıllardır kuşaktan kuşağa aktarılarak sürdürüldüğü Menemen ilçesi, seramik ve çömlek üretiminde yaşanan sorunların görüşülerek çözüm arayışında bulunulduğu ‘Geleneksel Çömlekçiler ve Seramikçiler Çalıştayı’na ev sahipliği yaptı. İki günlük çalıştayın sonunda, sektörde yaşanan sorunların çözümü için kümelenmenin en doğru yol olduğu konusunda görüş birliğine varıldı.

Menemen Belediyesi, Menemen Çömlekçiler Derneği ve İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi işbirliğinde Menemen Belediyesi Tepe Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen “Geleneksel Çömlekçiler ve Seramikçiler Çalıştayı” yoğun ilgi gördü. 3-4 Nisan tarihlerinde düzenlenen Çalıştay’ın katılımcıları; Menemen Belediye Başkan Danışmanı Abdurrahman Demirci, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik ve Cam Tasarımı Bölümü Başkanı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Batı Anadolu Seramik Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Sevim Çizer, Aydın Karacasu Belediye Başkanı Mustafa Büyükyapıcı, Menemen Çömlekçiler Derneği Başkanı Ertan Saruhan, Menemen Sanatkarlar Odası Başkanı Can Kahvecioğlu, İznik, Kütahya, Avanos, Karacasu, Gökeyüp, Kınık ve Menemen’den çömlek ve seramik ustaları, Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği Kurucu Başkanı ve Ege Üniversitesi Ege Meslek Yüksekokulu eski Müdürü Prof. Semih Güneş, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi eski Dekanı Prof. Ersin Doğer, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi eski Dekanı ve Öğretim Üyesi Prof. Halil Yoleri, Öğretim Üyesi Dr. Temel Köseler,  Öğretim Üyesi Dr. Pınar Çalışkan Güneş,  Öğretim Görevlisi Füsun Çövenoğlu, Araştırma Görevlileri Fatma Çiftçi ve Güler Oğuz oldu.

İlk gün sorunlar değerlendirildi..!

Sektörün ihtiyaç duyduğu toprağı üreticiye temin eden ülkemizdeki tek yerel yönetim olduklarını ifade eden Aydın Karacasu Belediye Başkanı Mustafa Büyükyapıcı, “Karacasu’da hammadde sorunu yok. Toprak üretimini üstlenmiş ve esnafımıza sağlar durumda bir belediyeyiz. Çevre Bakanlığına yatan paralar, kısmi çalıştırılan mühendisi sürekli çalıştırmak zorunda oluşumuz gibi sorunlarla karşı karşıyayız. Biz maden işletmecisi değiliz. Devlet de yasal yollardan toprak üretmenin önünü açmalıdır. Kaybolmaya yüz tutmuş çömlekçiliğin desteklenmesi gerekirken, zorunlu tam zamanlı maden mühendisi çalıştırmak zorunda bırakılıyor belediyemiz” diye konuştu.

Menemen’de sektörün ihtiyaç duyduğu toprağın çömlekçiye verilmek yerine karayolları tarafından dolgu malzemesi olarak kullandığı ifade edilirken, Menemen Sanatkarlar Odası Başkanı Can Kahvecioğlu ise şu açıklamalarda bulundu; “Menemen Kaymakamlığı ile görüştük, bu sektörle ilgili meslek lisesinde bölüm oluşturulmasını istedik. Ancak okulda bölüm açmak için sektörü yeterli bulmadıklarını söylediler.”

Geleneksel Türk el sanatlarından ve kültür mirasımız olan çömlek sanatını devam ettirecek gençlere ihtiyaç duyduklarını ifade eden ustalar, “Seramikçiler olarak ekonomik sorunlarımız var. Hiçbir oğul babasının işini sürdürmek istemiyor. Ailecek işin içindeler ama karınlarını zor doyuruyorlar. Bu hüner gerektiren mesleğin devamı için ekonomik kazanç lazım” diye konuştular.

Prof. Sevim ÇİZER; “Sorunların çoğu ortak…”

Yaklaşık bir yıldır üzerinde çalıştıkları Geleneksel Çömlekçiler ve Seramikçiler Çalıştayı’nın umduklarından da fazla ilgi gördüğünü söyleyen İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik ve Cam Tasarımı Bölümü Başkanı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Batı Anadolu Seramik Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Sevim Çizer; “Çalıştaya umduğumuzdan çok fazla ilgi gördük. Seçtiğimiz pilot merkezlerden önemli ölçüde katılım gördü. Çalıştayın 1. gününde sorunlar değerlendirildi. Sorunların çoğu ortaktı ve temel 4 maddede bunları topladık. Çömlekçiliğin hammadde sorunları, kalifiye elemanla ilgili sorunları, tasarım ve ürün geliştirme ile ilgili sorunlar ve sonunda da buna bağlı olarak pazarlama ile ilgili sorunlardı. Bunların ortak olan ve olmayanlarını tüm katılımcılar burada dile getirdiler” dedi.

Tanışma fırsatı da doğdu…

Düzenlenen Çalıştayın sektör temsilcilerine tanışma fırsatı doğurduğuna da dikkat çeken Prof. Sevim Çizer; “Bir tanışma fırsatı da gerçekleşmiş oldu. Çünkü sektör birbirini o kadar da iyi tanımıyor, bireysel bir takım ilişkiler var. Ama burada birbirini tanıma fırsatı doğmuş oldu. Biz daha çok koordinasyon görevini üstlendik. Zannediyorum bir sonraki bir araya gelişlerde bu görevimizi üniversite olarak sürdüreceğiz. Hem Proje Transfer Ofisimiz hem de Seramik Bölümü ve Batı Anadolu Seramik Araştırma ve Uygulama Merkezi olarak bu desteği sürdüreceğiz ve içinde olacağız” dedi.

Kümelenme yolunu seçtiler…

Çalıştay’ın ikinci gününde alınan kararların büyük önem taşıdığını ifade eden Prof. ÇİZER; “Bir araya gelmenin vurgusu, ‘Birlikten Güç Doğar’ sloganıyla ilk günde yapıldı ama ikinci günde bunu somutlaştırmak yoluna gittik. Kümelenmenin bizim için en uygun bir araya gelme ve güç oluşturma olabileceğine, avantaj sağlayabileceğine karar verdik. Kümelenmeyle ilgili üniversitemiz Proje Transfer Ofisi devrede oldu ve genel bilgilendirme yaptı. Ege Üniversitesi’nden tecrübeli bir hocamız olan Prof. Semih Güneş bu konudaki deneyimlerini aktardı. Çok verimli olduğuna inanıyoruz ve en kısa zamanda da bu birlikteliğin yasal, hukuki zeminde bir çatısını oluşturacağız. Bu konuda da muhtelif projeler kapsamında devletimizin desteğini almaya çabalayacağız. Tabii ki sadece ulusal olarak değil, uluslararası boyutta da bir network oluşturulması girişimlerinde bulunacağız ve Avrupa’daki benzer örgütlenmelerle de entegrasyon sağlamaya çalışacağız” dedi.

Kümelenmenin paydaşları arasında Üniversiteler, Sanayi ve Ticaret Odaları, Sivil Toplum Kuruluşları, Mesleki Derneklerin mutlaka yer alması gerektiğini söyleyen Çizer açıklamalarına şöyle devam etti; “Kaybolmaya yüz tutmuş meslekler vurgusunu öne çıkartmaktan yanayız. UNESCO’ya kadar başvuru yapabileceğiz. Bize ulusal ve uluslararası kapının bu anlamda açılabileceğini düşünüyoruz. Misyonlarımızdan bir tanesi de budur. Kaybolan meslekleri yaşatmaya çalışmak, yaşayabilmesi için çözüm yolları aramak. Bir şeyin yaşaması için o mesleği sürdüren insanların ekmek yemeleri, yaşamlarını idame ettirmeleri gerekiyor. Bunun için çareleri hep birlikte arayacağız. Birlikten güç doğduğuna kesinlikle inanıyoruz. Buradaki tüm katılımcılarında buna inancı tam. Umuyorum girişimlerimiz sonuçsuz kalmayacaktır. Bir birlik oluşturmak, bunun adı bugün kümelenme olarak çıktı.”

Menemen’i tanıma fırsatı da buldular…

Menemen’de iki gün geçiren katılımcılar, Çalıştay’dan arta kalan zamanlarında Menemen’i keşfettiler. Yıldıztepe’deki Kubilay Anıtı ve Garnizon Şehitliği’ni ziyaretin ardından İzmir’in ilk doğal göl parkı olan Gölpark Menemen’i gezen katılımcılar, Menemen’deki çömlek atölyelerini de inceleme fırsatı buldular.

Çalıştayın sonunda Menemen Belediye Başkan Danışmanı Abdurrahman Demirci, Ankara’da bulunduğu için Çalıştay’a katılamayan Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin’in selamlarını ileterek, katılımcılara Menemen’e özgü toprak testi hediye etti. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik ve Cam Tasarımı Bölümü Başkanı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Batı Anadolu Seramik Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Sevim Çizer ise; “Bizleri burada bir araya getiren Menemen Belediyesi oldu. Müteşekkiriz” diyerek, Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin adına hazırlanan teşekkür belgesini Menemen Belediye Başkan Danışmanı Abdurrahman Demirci’ye takdim etti.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Bergama Ziraat Odası Başkanı: "2024 Tarım İçin Kara Bir Yıl Oldu"
Bergama Ziraat Odası Başkanı: "2024 Tarım İçin Kara Bir Yıl...
'Türkiye'nin Balığı Dünya Sofralarında, Biz Neden Tüketimde Gerideyiz?'
'Türkiye'nin Balığı Dünya Sofralarında, Biz Neden Tüketimde...