Ramazan sonrası beslenme nasıl olmalı?

Ramazan bayramına sayılı günler kala, bayram hazırlıkları da hızla devam ediyor. Ramazan ayının sıcak günlere denk gelmesi ve ortalama 17 saat süren oruç ibadetinin ardından gelen Ramazan Bayramı’nın vazgeçilmezleri arasında zengin sofralar bulunuyor. Ramazan’da değişen beslenme rutininin ardından normal günlük beslenmeye geçişte de yeni bir beslenme düzenine ihtiyaç duyulduğunu belirten uzmanlar, bayramda aşırı ve hızlı tüketilen gıdaların başta sindirim ve dolaşım sistemi olmak üzere birçok rahatsızlığa yol açtığına dikkat çekti.

Ramazan sonrası, yeni bir beslenme düzenine ihtiyaç var

“Bir ay boyunca uzun süren açlık sonrası 2-3 öğün beslenmeye alışan vücudumuzun, kolesterol- lipid dengesi düzenlenmekte, sindirim ve dolaşım sistemi üzerindeki yük azalmakta, aşırı kiloların atılması ile birlikte de genelde vücudumuz rahatlamaktadır” diyen Beslenme ve Diyet Uzmanı Özden Örkçü, “Ramazan sonrası normal günlük beslenmeye geçişte de yeniden bir beslenme düzenine ihtiyaç duyulmaktadır. Ramazan'da kazanılan güzellikleri kaybetmeden (Örneğin; acıkmadan yememe, dengeli beslenme ve sıvı alma, alkol ve sigara gibi sağlığımız için her zaman zararını bildiğimiz kötü alışkanlıkları bırakma gibi) alışkanlıklarımızın Ramazan sonunda da devamını getirmeliyiz” şeklinde konuştu.

Aşırı ve hızlı yemek, birçok rahatsızlığa yol açıyor!

“Ramazan sonrası aşırı ve hızlı bir şekilde gıda tüketme, başta sindirim ve dolaşım sistemi olmak üzere vücudumuzda birçok rahatsızlıklara yol açacaktır” diyen Özden Örkçü, şunları kaydetti: “Hazımsızlık, şişkinlik ve bulantı ile seyreden gastrit veya aşırı yemekten sonra ortaya çıkan yediklerimizin yakarak ağzımıza gelmesi olarak tarif edilen reflü hastalığı, aşırı yemekten sonra görülen çarpıntı, göğüste darlık hissi bunlardan bazılarıdır. Ayrıca dışkılama alışkanlığı değişikliği de dengesiz beslenme sonucu ortaya çıkacak hastalıklardandır. Ramazan boyunca oruç tutabilen, kronik hastalığı olan hastaların yeniden değerlendirilmeleri ve ilaçlarının yeniden düzenlenmesi için bayram sonu, doktorlarına görünmeleri önerilmektedir.”

Bayram ikramlarından kaçmanın en iyi yolu: “Hayır” diyebilmek

Bayramda misafirlere ikram için yapılan tepsi tepsi börekler, tatlılar, sarılan dolmalar, sarmalar oldukça iştah açıcı olsa da bayram ikramlarından kaçmanın en iyi yolu uzatılan ikramlara ‘Hayır’ diyebilmek ya da tabağınızı başkasıyla paylaşıp en az zararla misafirliğinizi tamamlamaktan geçiyor.”

Kızartmalardan uzak durun, sebze ağırlıklı beslenin

Özden Örkçü, “Günlük öğün sayısı 5-6 olmalı, ancak bunun 2-3'ü ara öğün olarak belirlenmelidir” diyerek, “Ana öğünlerde daha çok sebze, tavuk veya yağsız etler tercih edilmeli, haşlama veya fırında hazırlanmalıdır. Yağda kızartmalardan sakınılmalıdır. Sıvılar sık, ancak ölçülü miktarlarda alınmalıdır. Asitli içecekler yerine daha çok ayran, ev yapımı limonata, meyve kompostoları gibi hafif içecekler tercih edilmelidir. Özellikle reflü ve kronik gastrit hastalığı olanlar aşırı acılı, biberli ve yağlı yiyeceklerden sakınmalıdır. Öğün aralarında meyve alınmalı, ancak porsiyon miktarına dikkat edilmelidir” uyarısında bulundu.

Bayram günü nasıl beslenilmeli?

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Özden Örkçü, Ramazan Bayramı’nda önerilen beslenme şekli hakkında şu bilgileri verdi: “Bayram sabahı, Ramazan sonrası herkesin birlikte yapacağı ilk kahvaltı olduğu için çeşit açısından zengin, yok yok dedirten bir menüye sahiptir. Ramazanla beraber yeni bir beslenme alışkanlığı içerisine giren midemizin bu zengin menüyü sindirmesi hiç de kolay olmayacaktır. Hal böyle olunca akla ilk gelen soru, bayram sabahı ve diğer öğünlerde nasıl beslenmemiz gerekir?

Sabahları aç karnına 1 bardak ılık limonlu su için

Kalktığınızda aç karnına 1 bardak ılık limonlu su ve 3 kuru kayısı almanız Ramazan sonrası yaşanan şişkinlik ve kabızlık şikayetlerinin azalmasına sebep olacaktır. 30 dk sonra mutlaka kahvaltı edilmelidir.

Ağır ve yağlı gıdalardan uzak durun

Kahvaltıda börek, kızartma tarzı ağır ve yağlı gıdalar yerine; peynir, zeytin, reçel/pekmez, domates-salatalık, haşlanmış yumurta, tam buğday ekmeği, şekersiz çay ya da bitki çayı şeklinde yapılmalıdır. Öğle yemeğinde protein ağırlıklı, akşam ise sindirimi kolay, düşük kalorili sebze ağırlıklı bir menü tercih edilmelidir. Yemeklerden 45 dakika 1 saat sonra hafif tempolu yürüyüşlere mutlaka zaman ayırın.”

Bayramın 1. günü neler tüketilebilir?

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Özden Örkçü, bayramın 1. günü için şu önerilerde bulundu:

“Sabah

1 dilim peynir

3-4 adet zeytin veya 2-3 adet ceviz

1 tatlı kaşığı pekmez veya bal

1-2 dilim tam buğday ekmeği

Söğüş domates-salatalık

(Engel olabilecek herhangi bir hastalık yoksa haftada en az 3 kez yumurta)

Ara

1 porsiyon meyve

Öğle

90 gr ızgara et/balık/tavuk

6 kaşık bulgur pilavı veya kepekli makarna

Bol salata

Ara

1 porsiyon meyve veya bayrama özel 1 adet sütlü tatlı

Akşam

1 kase çorba

1 porsiyon sebze yemeği

Salata

Yarım kase yağsız yoğurt

1-2 dilim tam buğday ekmeği

Ara

Yarım kase yoğurt veya 1 su bardağı süt (tarçınlı) veya 1 su bardağı sade kefir + 2 adet ceviz.”