Tarladan vatandaşın sofrasına…
Karaburun’un Mordoğan mahallesinde, 14 Mayıs Çiftçiler Günü’nde toprakla buluşan 19 bin sebze fidesi büyüdü, serpildi, ürün verdi ve ihtiyaç sahibi vatandaşların sofralarında yerini aldı.
08 Ağustos 2020 - 21:53
Karaburun’un Mordoğan mahallesinde, 14 Mayıs Çiftçiler Günü’nde toprakla buluşan 19 bin sebze fidesi büyüdü, serpildi, ürün verdi ve ihtiyaç sahibi vatandaşların sofralarında yerini aldı.
Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, belediye tarafından on dönümlük araziye dikilen domates, sofralık biber, dolmalık biber, patlıcan gibi sebzelerin; damla sulama yöntemiyle ve tamamen organik olarak yetiştirildiğini belirterek, “14 Mayıs’ta halkımıza ve kamuoyumuza söz verdiğimiz gibi, ürünlerimizi ilçe merkezimiz ve Mordoğan’daki ihtiyaç sahibi hemşehrilerimize eşit şekilde pay ederek ulaştırdık. Verimli toprağımız sayesinde ürünlerimizi sürekli hasat ediyoruz. Ürünlerin bir bölümünü de satarak belediyemize gelir sağlayacağız.” dedi.
İzmir’de organik tarımın en yaygın gerçekleştirildiği ilçelerin başında Karaburun’un geldiğine dikkat çeken Erdoğan, aylardır dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs salgınının, tarımsal üretimin önemini bir kez daha öğrettiğini hatırlatarak, Türkiye’nin tarımı ve tarıma dayalı sanayiyi daha fazla desteklemesi gerektiğini vurguladı.
// “PARAMIZ VAR İTHAL EDERİZ DERLERDİ”
Türkiye’nin tarımda kendi kaynaklarını azami ölçüde kullanarak kendi kendisine yeter noktaya gelmesi gerektiğini sözlerine ekleyen İlkay Girgin Erdoğan, şöyle devam etti: “Karaburun bir tarım kenti. Ancak son yıllarda mandalina ve zeytin ağaçlarımızın söküldüğüne, enginar ve nergis çiçeği tarlalarımızın azaldığına tanık oluyoruz. Bunun sebebi çok basit. Çünkü üreticimiz para kazanmıyor. Para kazanmadığı işi yapmak istemiyor. Gençlerimiz de tarımdan uzaklaşıyor. Ekmeğini topraktan çıkarmak yerine İzmir’e ya da büyük şehirlere giderek asgari ücretle iş arıyor. Geçmiş yıllarda ‘Cebimizde paramız var, ithal ederiz’ diyenler vardı. Şimdi cebimizde para da yok. Döviz kurları almış başını gidiyor. Kendi kaynaklarımızı harekete geçirmek ve bereket fışkıran topraklarımızı işlemek zorundayız. Bu ülkenin insanları şayet toprakla yeniden buluşur ve barışırsa 200 milyon nüfusu doyuracak kapasitemizin olduğuna inanıyorum. Atatürk’ümüzün ‘Milletin Efendisi’ olarak tanımladığı köylümüzü toprağına küstürmemek için Karaburun Belediyesinin sınırlı ölçeğinde, üreticimize her türlü desteği vermeye kararlıyız” dedi.
Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, belediye tarafından on dönümlük araziye dikilen domates, sofralık biber, dolmalık biber, patlıcan gibi sebzelerin; damla sulama yöntemiyle ve tamamen organik olarak yetiştirildiğini belirterek, “14 Mayıs’ta halkımıza ve kamuoyumuza söz verdiğimiz gibi, ürünlerimizi ilçe merkezimiz ve Mordoğan’daki ihtiyaç sahibi hemşehrilerimize eşit şekilde pay ederek ulaştırdık. Verimli toprağımız sayesinde ürünlerimizi sürekli hasat ediyoruz. Ürünlerin bir bölümünü de satarak belediyemize gelir sağlayacağız.” dedi.
İzmir’de organik tarımın en yaygın gerçekleştirildiği ilçelerin başında Karaburun’un geldiğine dikkat çeken Erdoğan, aylardır dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs salgınının, tarımsal üretimin önemini bir kez daha öğrettiğini hatırlatarak, Türkiye’nin tarımı ve tarıma dayalı sanayiyi daha fazla desteklemesi gerektiğini vurguladı.
// “PARAMIZ VAR İTHAL EDERİZ DERLERDİ”
Türkiye’nin tarımda kendi kaynaklarını azami ölçüde kullanarak kendi kendisine yeter noktaya gelmesi gerektiğini sözlerine ekleyen İlkay Girgin Erdoğan, şöyle devam etti: “Karaburun bir tarım kenti. Ancak son yıllarda mandalina ve zeytin ağaçlarımızın söküldüğüne, enginar ve nergis çiçeği tarlalarımızın azaldığına tanık oluyoruz. Bunun sebebi çok basit. Çünkü üreticimiz para kazanmıyor. Para kazanmadığı işi yapmak istemiyor. Gençlerimiz de tarımdan uzaklaşıyor. Ekmeğini topraktan çıkarmak yerine İzmir’e ya da büyük şehirlere giderek asgari ücretle iş arıyor. Geçmiş yıllarda ‘Cebimizde paramız var, ithal ederiz’ diyenler vardı. Şimdi cebimizde para da yok. Döviz kurları almış başını gidiyor. Kendi kaynaklarımızı harekete geçirmek ve bereket fışkıran topraklarımızı işlemek zorundayız. Bu ülkenin insanları şayet toprakla yeniden buluşur ve barışırsa 200 milyon nüfusu doyuracak kapasitemizin olduğuna inanıyorum. Atatürk’ümüzün ‘Milletin Efendisi’ olarak tanımladığı köylümüzü toprağına küstürmemek için Karaburun Belediyesinin sınırlı ölçeğinde, üreticimize her türlü desteği vermeye kararlıyız” dedi.