Tuncel Ergün: Zeytinyağında Şişeleme ve Markalaşma Çok Önemli
Bakırçay Bölgesi’nde zeytin ve pamuk sektöründe faaliyet gösteren Tuncel Ergün, Manisa’da 250 milyon liralık zeytinyağı şişeleme tesisi yatırımı yapmaya hazırlanıyor.
Zeytinyağı Fiyatlarında Düşüş Devam Ediyor: Tuncel Ergün Sektörü Değerlendirdi
Bakırçay Bölgesi'nde uzun yıllardır pamuk ve zeytinyağı sektöründe faaliyet gösteren tarım işletmecisi Tuncel Ergün, bölge tarımına dair değerlendirmelerde bulundu. Özellikle zeytin ve pamuk sektörü üzerine konuşan Ergün, bu yıl Manisa'da 250 milyon liralık yatırımla bir zeytinyağı şişeleme tesisi kurmaya hazırlandıklarını belirtti.
Ergün, zeytinyağı fiyatlarıyla ilgili olarak, "Geçen yıl İspanya'da 9 avroya kadar çıkan zeytinyağı fiyatları şu an 4,5 avroya kadar geriledi. Toptan zeytinyağı fiyatları ülkemizde de önemli ölçüede düştü. Toptan litre fiyatı 150 lira seviyesindeyken, şişlenmiş zeytinyağın fiyatı ise 500 lira civarında seyrediyor" dedi.
Türkiye'nin zeytinyağı ihracatında genellikle dökme yağ tercih ettiğini ifade eden Ergün, şişelenmiş zeytinyağı konusunda ise "Şu an şişelenmiş marka olarak Manisa'da Ahlatoğlu, Ayvalık'ta ise Komili firmaları faaliyet göstermektedir" diye konuştu.
Bakırçay Bölge Gazetesine konuşan Tuncel Ergün'ün açıklamalarından satır başları şöyle:
İş Hayatına Başlangıç ve Gelişim Süreci
"1976 yılında Kınık Cumali köyünde doğdum, Kınık Anadolu Lisesi'ni bitirdim. 1998 yılında bölgemizin önemli firmalarından Celepler Tarım Firmasında çalışmaya başladım. Sağ olsunlar beni kendilerinden bilip, ticari yaşamımda bana çok destek oldular. 2011 yılında Celepler ailesi bana bir pamuk toplama makinesi hediye etti. 2018 yılında ikinci bir toplama makinesi aldım. Arazi alımları ve işlerdeki gelişmelere belirli bir seviyeye geldikten sonra, Soma'da bir zeytinyağı fabrikası satın aldım, kapasite artırımı yaptım. Bölgede zeytin çok olduğu için ikinci bir fabrika arazisi aldım. Manisa bölgesinin soğuk sistemli en büyük zeytinyağı fabrikasını 2023 yılında kurdum. Bu yıl faaliyete geçti, 4 makine hatlı, Manisa ve Bakırçay bölgesinde ikinci firmam olan Er-Yağ Ergün Tarım'da sadece soğuk sıkım sistemi vardır, bölgeye hitap ediyoruz.
Zeytin ve Zeytinyağı Piyasası
Zeytin fiyatlarında yaşanan son duruma gelirsek: Geçen yıl İspanya'da 9 avroya çıkan yağ fiyatları şu anda 4,5 avroya kadar geriledi. Toptan zeytinyağı fiyatları ülkemizde de çok düştü. Toptan litre fiyatı 150 lira iken, şişelenmiş fiyatlar 500 lira civarında. Türkiye genelde dökme olarak ihracat yapıyor. Şişelenmiş marka olarak bir Manisa'da Ahlatoğlu var, bir de Ayvalık'ta Komili firması var.
Yeni Şişeleme Fabrikası Yatırımı
Bir ay önce çocuklarım ve bir holding ile bir toplantı düzenledik. Biz şirket olarak Manisa bölgesinde Ahlatoğlu'ndan sonra ikinci bir şişeleme fabrikası kurmaya karar verdik. Bunun için yaklaşık 250 milyon liralık bir yatırım yapacağız. Tabii bu ancak 2026 sezonuna yetişecek. Gelecek yıl nasip olursa yağlarımızı bölgemizden satın alıp şişeleyerek yurtdışına satışını yapacağız.
Bakırçay'da Zeytinciliğin Gelişmemesi
Bölgemizde zeytinciliğin Manisa ilçeleri kadar gelişmemesinin nedeni; Bakırçay Bölgesi'nde sulu tarım yapıldığı için sanayi bitkileri pamuk, domates, tohumluk mısır, ayçiçeği üretimi daha çok yapılıyor. Oysa Soma, Kırkağaç ve Akhisar'da bildiğiniz gibi kurak arazilerde tütün ekimi yapılıyordu. Tütüne kota koyulunca buradaki üretici kurak arazilerine zeytin ekimi yaptılar. Zeytincilik ticari olarak ana geçim kaynağı haline geldi ve bu yüzden çok gelişti.
Zeytinyağı Fiyatlarının Düşüş Sebebi
Şu an zeytinyağı fiyatlarının düşük olmasının en büyük nedeni; İtalya ve İspanya gibi Avrupa'da zeytinciliğin fazla olduğu ülkelerde üretimin bol olması. İki yıl boyunca kuraklık nedeni ile bu iki ülkede üretim miktarı düşüktü. Bu yıl üretim bol olduğu için İspanya'da fiyatlar 9 avrodan 4,5 avroya düştü. Bizde de bu yıl geçen yıldan kalma 100 bin ton yağ stoku vardı. Dökme ihracata kota getirilince bu yağ ihraç edilemedi. Bu kota olmayıp yağ ihraç edilebilseydi bu yıl fiyatlar biraz daha dengede olurdu.
Zeytinde Var Yok Yılı Diye Bir Şey Olmaz
Zeytincilikte makineleşme olur mu sorunuza gelirsek; Akhisar bölgesinde olması için oralarda zeytin ağaçlarının sökülüp yerine çalı tipi ağaçlar ekilmesi lazım. O zaman makineleşme hızlanır. Bu da beş yıl verim alamamak demek anlamına gelir. Ama 6. yılda her yıl gerçekleşecek şekilde bu çalı tipi zeytinlerden verim alırsınız ve kg başı yağ verimi 2,5 kg'a bir litre olacak şeklinde olur.
Burada bir de zeytinde bir yıl var bir yıl yok yılı olayı var. Ben bunun böyle olmadığını Manisa'dan biliyorum. Zeytini ticari bir kazanç olarak görür ve iyi bakarsanız her yıl verim alırsınız. Elbette bu iş profesyonelce yapılmalıdır.
Pamuk Primi Mutlaka Artırılmalı
Pamuk olayına gelince; 28 yıldır pamuk sektörünün içinde biri olarak şunu söyleyebilirim. Ülkemizde tekstil sanayinin 1,5 milyon ton civarı pamuğa ihtiyacı olmasına rağmen toplam üretim ortalama 400-500 bin ton civarında yani ihtiyacın üçte biri. Her yerde ekim yapsak bile bu rakam 800 bin tonu ancak buluyor. Ülkemiz pamuk ithalatı için yıllık 3 milyar dolar para harcıyor. Üreticimize bu yıl 1,6 lira kg başına destekleme primi verildi. Bu prim 4 liraya ulaşsa üreticimiz pamuk ekecek, dışarıdan ithalat gerekli olmayacak, hem üreticimiz kazanacak hem de o kadar döviz dışarı gitmeyecektir. Yani Hans değil, Hasan kazanacaktır. Bugün ABD'de yaklaşık yılda 250 bin ton pamuk üretimi var, ihtiyaçları o kadar ama dünyanın her yerinden pamuk toplayarak dünya borsasında fiyatı onlar belirliyor.
Tarımsal Destekler ve Gelecek Beklentileri
Ülkemizde iki yıl sonra su ve gıda krizi derinleşecek. Artık modern sulama sistemlerine geçilmeli ve bölgesel ürün ekimleri yoğunlaşmalıdır. Bu yıl domates ekildi ama maliyet bile kurtarılamadı. Üreticimiz domates dışında diğer ürünlerde de zarar etti. İki yıldır kredi faizleri yüksek ve dekar başına kullanımları çok yetersiz. Girdi maliyetlerimiz çok yükseldi. Mazot, gübre, sulama ve işçilik maliyetleri çok yüksek. Buna keza fiyatlar artmıyor. Çiftçimize mutlaka mazot desteği verilmelidir. Ne kadar ekildiği tespit edilmeli ve dekar başı ekilen ürüne göre ne kadar mazot yakıldığı bulunarak mazot kartı verilmeli. Çiftçimiz bu mazot kartı ile yarı yarıya ucuz mazot almalıdır. Bu balıkçılık sektöründe yapılıyor. Bize de üretici olarak bu destekler verilmelidir."
YORUMLAR