Türkiye, Sağlık Politikaları ile Turizmde Bir Adım Önünde

Maske, sosyal mesafe ve hijyen yaklaşımı ile ulaşımdan sosyal yaşama yeni normali hayata geçiren Türkiye’nin turizm sektörü de hazırlıklarını tüm hızıyla sürdürüyor. Kovid-19 pandemi sürecini takiben hızla “Güvenli Turizm Sertifikasyonu” çalışmalarını başlatan Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın adımları sayesinde Türkiye, bölgesel ve küresel rakiplerine göre bir adım önde yer alıyor. Türkiye; NASA tarafından uzay yolculuğu için uygulanan hijyen standartlarının Türkiye’nin turizm sektörüne adaptasyonu ile oluşturulan sertifikasyon sistemi ile hem yerli ve yabancı turistler için güvenli turizm limanı olma yaklaşımını güçlendirerek sürdürürken, hem de Tayvan, Mısır gibi ülkelere bu alanda öncü oluyor.

EMITT Turizm Fuarı Direktörü Hacer Aydın, Türkiye’nin turizm sektörü temsilcilerinin Mayıs ayından beri sağlık ve hijyen odaklı çözümleri hayata geçirmek için yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını söyledi. Aydın; 28 Mayıs’ta hayata geçen Güvenli Turizm Sertifikasyonu’nun turizm sektörü için çok önemli olduğunu hatırlattı: “Türkiye, Güvenli Turizm Sertifikasyonu ile sadece bölgesinde ve rakipleri İspanya, Yunanistan ve İtalya’ya karşı değil; tüm dünyada fark yaratan bir adım attı. Bu süreci ulaşımda havaalanlarımız için Havalimanı Salgın Sertifikası izledi. Aslında Türkiye; turizm için iki çok kıymetli adımı hızla ve rakiplerinden önce hayata geçirdi. Büyük şehirlerimiz ve tatil bölgelerimizdeki havalimanlarının bu süreçlere hızlı adaptasyonu da çok kritikti. Kültür ve Turizm Bakanlığımız, Dışişleri Bakanlığımız ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız başta olmak üzere, sektörün canlandırılması için hızlı ve sonuca dönük girişimler gerçekleştirilmeye devam ediyor.”

Hedef 2020’yi En Az Hasarla Atlatmak

Turizmin ülkemizde bir milyonu aşan direkt istihdam alanı yarattığını ve ülke ekonomisine 2019 yılında 34,5 milyar dolar gelir katkısında bulunduğunu hatırlatan Aydın, oldukça zor geçmesi beklenen 2020’yi en az hasarla atlatarak 2021 sezonuna daha güçlü girmenin en önemli hedef olduğunu söyledi. Verilerin Türkiye’de salgının kontrol altına alındığına işaret ettiğini belirten Aydın, “İç turizmde sezonun 1 Haziran’da açıldığını söyleyebiliriz. Ancak Kovid-19’un etki alanı nedeniyle sadece Türkiye’nin önlemleri ve hassasiyeti, dış turizmin canlanması için maalesef tek başına bir faktör değil. Bugün ülkemize en çok turistin geldiği Almanya’dan henüz Türkiye için yeşil ışık gelmedi. Diğer büyük turist pazarı İngiltere ise 15 Temmuz’da adım atılabileceğini açıkladı. Bir diğer büyük turist bölgesi Rusya için de beklemedeyiz. 15 Temmuz itibariyle Almanya, İngiltere ve Rusya başta olmak üzere dış turizmin canlanması, 2020’nin nasıl tamamlanacağına dair öngörülerimizi netleştirecektir.” sözleri ile, 2020 sonbaharından itibaren salgın riskinin ortadan kalkmasına bağlı olarak büyümesi beklenen seyahat talebi sayesinde kayıpların kısmen telafi edilebileceğini paylaştı.

Sağlık ve Hijyen Odaklı Turizm Kazandıracak

Aydın; Dünya Turizm Örgütü’nün verilerine göre salgın öncesinde seyahat eden 1,4 milyar insanın hareketliliğinin salgınla birlikte yüzde 98 oranında azaldığını hatırlattı. Pandemi bu ay sönümlense bile, insanların evlerinden çıkıp güvenle seyahat edebilecekleri zamanların çok daha sonra geleceğini söyleyen Aydın, global 2020 turizm gelirleri öngörülerinin gerçekleşmesinin güç olduğunu ifade etti.

Türkiye’nin 2020 yılında en iyimser tahminle 20 milyon turist ağırlamasını, turizm gelirinde de 2019’a göre 15 milyar dolarlık bir düşüş beklentisini koruduğunu belirten Aydın, şöyle devam etti: “Sağlık ve hijyen odaklı yaklaşımların müşteriye sadece tatil beldeleri ya da tatil alanlarında sunulmasından çok, bütünleşik bir sağlık ve hijyen paketi oluşturulması çok önemli. Türkiye; bu anlamda üzerine düşeni hızla ve fazlasıyla yerine getirdi. Ancak, turizmcileri desteklemek için hala ciddi adımlar atılması gerekiyor. Tekrar hatırlatmakta yarar görüyorum. Sektörümüze yönelik destekler radikal biçimde artırılmalı. Çünkü, turizm Türkiye’nin döviz gelirine en fazla katkıda bulunan sektör. Sektör temsilcilerinin tüm ödeme ve borçlarının, 3’er aylık periyodlarla dondurulması yararlı olacaktır. Turizm Bakanlığı’nın 2020 yılında Türkiye’nin tanıtımı için ayırmış olduğu bütçe -tanıtım süreçlerinin muhtemelen erteleneceği düşünülerek, sektörün borçlarının dondurulması, ötelenmesi için kullanılmalı. Sektörün banka kredileri ve bu kredilerin faizleri dondurulup ötelenmeli, borçlar yeniden yapılandırılmalıdır. Turizme bir parça can suyu vererek hayatta kalması sağlanmalıdır.”

Turizmde Talepler Patlayacak

Salgının tamamen sona ermesi sonrasında turizm sektöründe çok büyük bir patlama yaşanabileceğini belirten Aydın, Türkiye’nin hem iç hem de dış pazarda tüm rekorları kırabilmesinin mümkün olduğunu söyledi: “Sadece yerli turistin katkı sunacağı bir yaz yaşayacağımız öngörüsünü koruyorum. Diğer senaryo ise Kovid-19’un Eylül 2020’de tamamen dünyanın gündeminden çıkması ve yüzde 100 güvenli günlere ulaşmamız. Bu durumda turizm sektöründe büyük bir patlama bekliyorum. Bu patlamanın 2021’de 25’inci kez düzenlenecek EMITT Fuarı’na yansıması da oldukça olumlu olacaktır. EMITT’in 2021’de sektörün ilk fuarı olması nedeniyle büyük bir katılımla geçeceğine, sektörün zirve yapacağına inanıyorum. Tatilci açısından büyük bir seyahat etme açlığı söz konusu olduğunu da unutmamalıyız.”