UEFA Başkanı Aleksander Ceferin beIN SPORTS'a konuştu

UEFA Başkanı Aleksander Ceferin, futbolun yaşadığı sıcak günlerde beIN SPORTS’un konuğu oldu. Avrupa futbolunun patronu, son günlerde futbol kamuoyunu meşgul eden önemli konularda yorumlarını aktardı.

 UEFA’nın 1 numaralı ismi Aleksander Ceferin, beIN SPORTS’un konuğu oldu. Son günlerde tüm dünyada konuşulan Avrupa Süper Ligi ile ilgili “Birdenbire bazı kulüplerin “Süper Lig” denilen hayali bir projeye katılmak istedikleri yönünde dedikodular duyduk” ifadelerine yer verirken; şu an Süper Lig’de İspanya’dan sadece iki takım olduğuna dikkat çekti. Ceferin, "Paris Saint-Germain, Borussia Dortmund ve Bayern Münih sürekli yanımızdaydı” dedi. 

Aleksander Ceferin, Paris Saint-Germain’in Başkanı ve CEO’su aynı zamanda beIN MEDIA GROUP Yönetim Kurulu Başkanı Nasser Al-Khelaifi ile ilgili; sözünün her zaman eri olduğunu ve en başından beri kendilerini desteklediğini söyledi.  

beIN SPORTS’a açıklamalarda bulunan Avrupa futbolunun 1 numaralı ismi Aleksander Ceferin’in röportajından öne çıkan konu başlıkları:    

- Son beş günü düşününce yaşananları anlatmak çok zor çünkü her şey çok hızlı oldu. Biraz kısaltacağım yoksa saatlerce anlatmam gerekir. Cuma günü Avrupa Kulüpler Birliği, UEFA'nın gelecekte futbol piramidini beraberce korumak adına yapacağı değişikliklere uyacaklarını söylediler. Cumartesi günü birdenbire bazı kulüplerin “Süper Lig” denilen hayali bir projeye katılmak istedikleri yönünde dedikodular duyduk. Avrupa Kulüpler Birliği Başkanı Angelli ile böyle bir şey olup olmadığını teyit etmeye çalıştım. O bunu reddedip böyle bir şey olmadığını söyledi, öte yandan bir şeyler saklıyordu. Pazar günü ise Süper Lig’in bildirisini yayınladılar. Biz de toplum, futbol otoriteleri ve taraftarlar olarak, dünyadaki tüm futbol çevreleri olarak hep birlikte nasıl davranmamız gerekiyorsa öyle davrandık. Artık gerisi tarihten ibaret, şu an Süper Lig’de sadece İspanya’dan iki takım var. 

- Bir taraftan ihanete uğramış gibi hissediyorsunuz. İhanete uğramış, sinirli ve şaşkına dönmüştüm. Kafamı toparlayıp derli toplu düşündüğümde kendime kimin ne olduğunu öğrenmiş olmamın çok daha iyi olduğunu söyledim. Pazar sabahı ise kazanacağımızdan ve bunun gerçekleşmesine izin vermeyeceğimizden emindim. Şu andaysa kimlerin yalnızca bizim değil, futbolun da gerçek dostları olduğunu biliyoruz. Futbolda ve büyük kulüplerde kimlerin futbolun değerlerine ve tarihine kıymet verdiğini ve onurlu olduklarını biliyoruz. Burada üç kişiden özellikle söz etmem gerekiyor. Borussia Dortmund başkanı Joachim Watzke, Bayern Münih’ten Karl-Heinz Rummenigge ve özellikle de sürekli yanımızda olan ve bu oluşuma asla destek vermeyeceğini söyleyen Paris Saint Germain Başkanı Nasser Al-Khelaifi. Bu üç kişinin başarılı olmamızda, eğer buna bir savaş dersek, bu savaşı kazanmamızda çok önemli katkıları oldu.

- Avrupa’da ve tüm dünyada futbol camiasının nasıl tepki verdiğini görmek çok duygulandırıcıydı. Sembol bir tepkiydi. Kendimize “Her şey satılık mı?”, “Tarihi yok etmek bu kadar kolay mı?”, “Her şey bu kadar kolay değiştirilebilir mi? “Futbol böyle feda edilebilir mi?” gibi sorular soruyorduk. Cevap “Hayır yapamazsınız”dı. Herkesin gösterdiği öfkeli tepki inanılmazdı. İnanılmazdı çünkü gelecekte bizden futbolu çalmak isteyenlerin iki kez düşünmesi gerekecek. Bizi, muhtemelen özellikle de beni çok hafife aldılar. Ama gelecekte beni tekrar hafife alabileceklerinden korkmuyorum. 

 - İlk olarak bu girişimde 6 değil 12 takım yer alıyordu. Şu an sonuçları hakkında konuşmak adil olmaz ama hepimiz yaptıklarımızın sorumluluğunu üstlenmeliyiz. Birkaç güne her şey netleşir. Şunu söyleyerek başlayayım, bu proje tamamen saçmalıktan ibaretti. Ardından, inanılmaz gerçekten ama organizasyonları, hükümetleri, taraftarları, eski ve aktif futbolcuları, hepimizi çok hafife aldılar. Tek düşündükleri paraydı ve bu her zaman büyük bir hata olmuştur. Proje çok zayıftı, ilgi çekici bir lig olmayacaktı. Tüm bunların üstüne, toplumun gücünü hafife aldılar ve futbolun hepimizin oyunu olduğunu unuttular. Bizler gelip geçiciyiz. Biz gideceğiz ama futbol her zaman kalacak. Yani büyük bir hataydı ama artık bu konu hakkında çok fazla konuşmamız gerektiğini de düşünmüyorum. Bunun aptal bir fikir olduğu ve tekrar tekrarlanmaması gerektiği anlaşıldı. 

- Fiorentino Perez hakkında konuşmadım çünkü yıllar oldu onunla konuşmadım. Angelli ise bana yüzlerce kez yalan söyledi. Ama bakın olay şu, ben “Dünya düzdür” diyebilirim, ama değil. Siz de sadece iki takımdan oluşan bir şeye lig diyebilirsiniz, ama bu komik olur.  

- Bakın, o en başından beri bizim tarafımızdaydı. Ne söylediyse doğru söyledi. O her zaman sözünün eri oldu. Diğerleri gibi bunu kolayca saklayabilirdi ama o hep bizi destekledi. Diğer takımlar umramda değil, ben de Süper Lig’e katılacağım, futbolu umursamıyorum diyebilirdi. Futbol dünyasından pek çok kişiye onurlu olmanın ne demek olduğunu gösterdi. Ve ne yazık ki bazıları bunun ne demek olduğunu asla öğrenemeyecek. Nasser’e, bu dünyada bazı değerlerin hâlâ kıymetli olduğunu gösterdiği için minnettarım. Evet dün Avrupa Kulüpler Birliği’nin yeni başkanı oldu ve bence bu çok iyi bir karar. Çünkü futbolu seven ve futboldan anlayan insanlara ihtiyacımız var. Nasser bu konuda bir lider. Tek düşüncem gelecekte de şu anda olduğu gibi ortak hareket etmek, eminim ki gelecekte futbol adına beraber harika çözümler üreteceğiz. Sonunda yanımda organizasyonunu dürüstlük ve adalet temeline oturtmuş birisi var. Ona sonuna kadar güveniyorum.

- 2024 yılı itibariyle geçerli olacak format UEFA yönetim kurulu tarafından belirlendi.  İlk olarak şu an her yerde serbest konuşma özgürlüğü var, insanlar aptalca bile olsa her şeyi söyleyebiliyorlar. Öncelikle UEFA elde ettiği gelirlerin %90’ını kendi tabanına, kadın futboluna, amatör futbola ve geri kalan diğer şeylere geri dağıtıyor. Kulüp turnuvalarında ise %6.5’lık payı biz alırken, kalan %93.5’lik dilimi kulüpler paylaşıyor. Biz bir idare kurumuyuz, futbolu yönetiyoruz, kâr amacı gütmüyoruz. Ve Süper Lig gerçekleşseydi bile benim maaşım değişmeyecekti. Ama biz doğru olan için savaştık, futbol için savaştık ve bu yüzden kazandık. Eğer doğru şey uğruna savaşırsanız kazanırsınız. Her zaman 48 saat gibi kısa bir sürede kazanamayabilirsiniz ama eninde sonunda kazanan siz olursunuz. Her kim UEFA çok fazla para kazanıyor diyorsa söylediği şey için kanıtı olmayan birisidir.

- Her şeyden önce artık iki kez düşünmeleri gerekecek. Bence herkes içinde bulunduğumuz durumdan dersler çıkarmalı. Ancak henüz ayrıntılarını paylaşamayacağım bazı başka çalışmalarımız olduğunu söyleyebilirim. Yakında öğreneceksiniz. Avrupa Futbol Şampiyonası bir buçuk ay sonra başlayacak. Her şeyi baştan değiştirmek imkânsız. Bu format biraz zorlu olacak, eskiden de zordu ama korona virüs her şeyi daha da zorlaştırdı. Ama başaracağımıza inancım tam, aynı zamanda seyircilerin tribünlerde olacaklarına da inancım tam. 

- Bakın yıllardan beri pek çok problem vardı ama Katarlı yetkililer durumun gelişip düzelmesi için pek çok şey yaptılar. Ocak ayında şahsen Katar’daydım, durum gördüğüm kadarıyla epey etkileyiciydi. Birkaç gün içinde 55 futbol federasyonunun hepsi Katar Futbol Federasyonu ile bir toplantı yapacak ve orada Katar’daki son durum tüm detaylarıyla paylaşılacak. Birbirimizi bilgilendirmeli ve ilerlemeden önce daha fazla bilgiye sahip olmamız gerekiyor. Tüm dünyada bütün futbol çevrelerinin futbolun satılık olmadığını, paralarıyla gelip futbolu bizden alamayacaklarını göstermelerinden ötürü çok memnunum. Futboldan keyif almak, onu sevmek, onunla oynamak, birbirimize karşı nazik olmak, bence en önemli şey bu. Çeşitliliğe saygılı oldukça, diğer insanlara saygılı oldukça her şey iyi olacak.