Doğanın sürdürülebilirliğine katkı sağlamak ve gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için firmalara ve sanayicilere büyük rol düşüyor.

Bugünün ve geleceğin en büyük sorunları arasında, doğal çevrenin tahribatı kaynaklı oluşan iklim krizi ilk sıralarda yer alıyor. Özellikle markalara, şirketlere ve sanayicilere bu konuda büyük iş düşüyor. Doğanın sürdürülebilirliğine katkı sağlamak için çeşitli sivil toplum kuruluşları ile el ele vererek iklim krizine karşı mücadelede olumlu adımlar atmak ve sosyal sorumluluk projeleri ile farkındalık yaratmayı şirket politikası haline getirmek büyük önem taşıyor.

Kimya, temizlik ürünleri ve kozmetik bu konu ile sık sık gündeme gelen sektörler arasında yer alıyor. Ekolojik ve vegan temizlik ürünleri ailesi Life by Fakir Pazarlama Müdürü Zeynep Mercan, özellikle bu sektörlerde yer alan şirketlerin atması gereken 3 yeşil adımı şöyle açıkladı:

Karbon Emisyonu Düşürülmeli
Karbon ayak izi son yıllarda epey gündemde olan bir konu. Tüm ülkeler çevresel faktörler nedeniyle karbon emisyonunu azaltmak için ciddi tedbirler alıyor. Türkiye’nin 6 şehri, dünyada en yüksek karbon ayak izine sahip 500 şehir arasında yer alıyor. Bunlar; İstanbul, Ankara, Antalya, Bursa, Kayseri, Gaziantep gibi nüfusun kalabalık ve sanayi faaliyetlerinin yoğun olduğu şehirler. Ülkelerin bu konudaki hassasiyetleri şirketler için de bir takım yaptırımlar uygulanmasına sebep olabiliyor. Firmalar sektörüne göre imalat ve nakliyede karbon emisyonunu düşürecek adımlar atarak bu konuda doğanın sürdürülebilirliğine katkı sağlayabilirler.

Üretimde Su Tasarrufu
Son 60 yılda, neredeyse üç Van Gölü büyüklüğünde 70'e yakın doğal gölün kuruduğu belirlendi. Bunun sebepleri arasında tarımda bilinçsiz sulama yöntemleri ve suyun yanlış kullanımı başı çekiyor. Bu konuda bilinçli adımlar atılmazsa kuraklık kaynaklı birçok felaket gelecekte kapımızı çalacak. 

Su tüketiminin fazla olduğu sektörlerde üretimde sağlanacak su tasarrufu totalde su kaynaklarının kurumasıyla mücadeleye büyük katkı sağlıyor. Örneğin; Saruhan Kimya olarak bitkisel bazlı ve vegan içerikli Life by Fakir ürünlerimizin konsantre ürünlerinin üretiminde, konsantre olmayan ürünlere göre %75 daha az su kullanarak toplamda büyük tasarruf sağlıyoruz. Sudan tasarruf etme imkanı olmayan firmalar ise doğaya yeni su kaynakları kazandırarak bu konuda katkı sağlayabilirler.  

Bitkisel İçerik Vegan Üretim
Doğal içerikli ürünlere olan ilginin artması firmaları bu kategoride de ürünler üretmeye yönlendiriyor. Tüketici artık rafta gördüğü ürünler arasından bitkisel içerikli ve vegan olanları tercih etmeye başladı. İletişim çağındayız ve bu konuda etkili bir farkındalık oluştuğunu söyleyebilirim. Sosyal medyada üretim aşamasında yapılan deneylerde hayvan dostlarımızı kullanan markalar afişe ediliyor. Bu da toplumun büyük kesiminin tepkisini çekiyor.
Özellikle bizim sektörde bitkisel içerikli doğal ürünlere ilgi çok büyük. Doğada çözünürlüğü kolay olan ve bitkisel bazlı maddeler içeren ürünler tüketicinin kendi tercihlerinde doğanın sürdürülebilirliğine katkı sağlamasına imkan veriyor. Ayrıca ürünlerin insan sağlığına olumsuz etkileri olan GDO, SLS, klor, paraben, boya gibi kimyasallar içermemesi de tercih sebebi. Firmalar üretim konusunda uygulayacakları bu yöntemlerle de yeşil adımlar atabilirler.

Ecomark ve Vegan sertifikalarına sahip bir marka olarak Life by Fakir ürünlerinin üretiminde tüm bu kriterlere oldukça dikkat ediyoruz. Son olarak Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği tarafından verilen Üçlü Sorumluluk Belgesi’ni almaya hak kazandık. Bu sertifika ile insan sağlığı ve çevrenin korunması konusunda sürekli gelişme sağlayarak, performansımızı giderek yükseltmeyi taahhüt ettik. Her geçen gün doğanın sürdürülebilirliği ve insan sağlığı için en iyisini nasıl yapacağımız konusunda adımlar atıyoruz. Ar-Ge gücümüzü kullanarak bu alanda sektörde öncü olma hedefindeyiz.” 


Zeynep Mercan