İnanın bu soruları sorarken ben de cevabını merak ediyorum.
SORU BİR: hemen hemen her hafta patlayıcılar ve patlayıcı yapımında kullanılan kimyasal maddeler yakalanıyor. Bunlardan birisi de amonyum nitrat dır: tarımla uğraşanlar bunu sıkça kullanılır. Ancak bildiğim kadarıyla Türkiye’de üretimi durduruldu, satışı ve ithali de yasaklandı. Tarımda ikame edilebilecek gübre kullanılması yoluna gidildi. Hatta topraktaki bu eksikliği giderecek ve terörde kullanılmayacak özelliğe sahip gübre üretimine başlandı. O halde Türkiye içinde bulunmadığına göre PKK ve diğer terör örgütlerine dışarıdan temin ediliyordur? Peki kim temin ediyor? Yurda nasıl sokuluyor? Kaçakçılar mı getiriyor yoksa müttefik devletler(!) veya komşularımız mı? Peki nasıl sınırlarımızdan içeri giriyor? Bu iş bu kadar kolay mı?
SORU İKİ : teröre bulaşmış, yardım ve yataklık yapmış, suçu sabit olmuş ve hüküm giymiş, hüküm giydikten sonra yurt dışına kaçıp faaliyetlerine devam edenlerden bazı şahıslar emekli maaşı alıyorlardı… yıllarca da aldılar… Fetö/PYD terör örgütü mensuplarının varlıklarına el konuldu, memur olanlardan ihraç edilenlerin maaşları kesildi. Çok yerinde ve doğru bir karar! Devlet ve millet düşmanlarını beslemek yanlış bir karar olurdu… Peki, PKK terör örgütünün mensuplarına aynı müeyyide uygulandı mı? PKK’nın siyasi uzantıları olanlardan yurt dışında faaliyet gösterenler var, bunların emekli maaşları ödeniyor mu?
SORU ÜÇ: Bu terör örgütünün Meclisteki siyasi uzantısı milletvekillerinin tavırları ortada: gün geliyor bu bebek katillerinin, insanlık düşmanlarının, eli kanlı katilleri öptüklerini çok gördük, gazeteler yazdı. Cenazelerinde en ön sıradaydılar… mezarlarını ziyaret ediyorlar, bunlara karşı devletimizin yaptığı askeri hareketleri “faşizan baskı”, “soykırım” “kürt halkını yok etme eylemi” olarak dillendiriyorlar… kısacası bunlar “büyük Ortadoğu projesinin” Güneydoğu Anadolu versiyonunu… Öcalan’ın “kominalist/yeni bir akım, hatta Marksist-Leninist ideolojinin yeni bir re-organizasyonu/ “büyük kürdistan” projesinin hayata geçirilmesi için uğraşanlar… Bunlar; Kandil ile, Kandildeki terörist başları Murat Karayılan, Cemil Bayık, Rıza Altun, Duran Kalkan, Mustafa Karasu vs… PYD’li Salih Müslim, eski milletvekili ve PKK genel Başkanı Zübeyir Aydar, tutuklu-hükümlü belediye başkanları vs ile telefon görüşmeleri yapıyorlar mı yapıyorlarsa telefon paraları devlet tarafından ödeniyor mu?
Gazeteci Emin Çölaşan’ın 2006 yılında yazdığı yazıya TBMM tarafından verilen cevabı aşağıya alıyorum: "Sayın Emin Çölaşan, 5 Ağustos ve 9 Ağustos tarihli köşe yazılarınızda, eski DEP milletvekillerinin halen devletten milletvekili maaşı alıp almadıklarını ve sağlık harcamalarının yine devlet tarafından karşılanıp karşılanmadığını gündeme getirmiş bulunmaktasınız.
Anayasa’nın ve ilgili kanun maddelerinin bu konulardaki hükümleri çok açıktır. Buna göre: Anayasa’nın 84. maddesi uyarınca milletvekillikleri sona erdirilen Hatip Dicle (Diyarbakır), Sedat Yurttaş (Diyarbakır), Leyla Zana (Diyarbakır), Orhan Doğan (Şırnak)/Öldü/, Selim Sadak (Şırnak), Naif Güneş (Siirt) ve Sırrı Sakık (Muş)/şimdi belediye başkanı/ adlı milletvekillerine 4505 sayılı kanunun geçici 8. maddesine istinaden temsil tazminatı ödenmekte ve 3671 sayılı kanunun 4. maddesi uyarınca bu kişiler tedavi yardımından faydalanmaktadır. Söz konusu kişilere her ay net 1.304 YTL temsil tazminatı ödenmektedir. Aynı partiye mensup Ahmet Türk (Mardin)/Şimdi belediye başkanı/ Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü’nden 4554 sayılı kanun gereğince emekli aylığı (yaklaşık 4 milyar) almakta ve tedavi yardımından faydalanmaktadır.” diye cevap verilmiş. Yine bu maaşlar ve yardımlara devam ediliyor mu? Devam ediliyorsa; neden devam ediliyor?
Bir izah eden çıksa da, öğrensek!
Erol Maraşlı / 10.10.2016
YORUMLAR