Hasan Eser / 19 Ekim 2016 - Buca Belediyesi’nin Sokak hayvanlarına 7 gün 24 saat hizmet etmesi amacıyla hizmete soktuğu hayvan ambulansını görünce moralim bozuldu.
Kendi kendime şöyle dedim:
Güya Türkiye’nin batıya açılan penceresi Foça’da yaşıyoruz.
Ama…
Buca’daki sokak hayvanları kadar değerimiz yok!
CHP’li olduğu iddia edilen Foça Belediyesi’nin ambulansı yıllardır atıl vaziyette bekliyor.
Sanırım yeme içmeye ayrılanlar nedeniyle, yenisini almaya gücümüz de yok!
Biliyorum, kraldan fazla kralcı olmayı kendilerine şiar edinen bazı vatandaşlarımız bu durumu şöyle yorumlayacaklardır: canım 112’nin acil ambulans hizmeti var ya daha ne olsun?
İyi güzel kardeşim de, adı üstünde acil ambulansı…
Yani acil yardım ambulansları hasta nakli gibi amacı dışı hizmetlerde kullanılamaz.
Mesela…
Ayağa kalkamayacak kadar hastasınız ve bir süre hastanede yattıktan sonra tedaviye evinizde devam etmek üzere taburcu oldunuz.
Daha açık ifade edeyim, sevkiniz ancak donanımlı bir ambulans ile mümkün!
Cebinizde paranız varsa sorun yok!
Zira hasta nakil hizmeti veren sayısız özel ambulans var İzmir’de…
Lakin mali durumunuz müsait değilse; o zaman vay halinize…
Yattığınız yerden borç para aramaya başlarsınız, insaflı bir yakınınız varsa gelir çıkarır sizi hastaneden, yoksa oturur kara kara düşünürsünüz evinize nasıl döneceğinizi.
Tabi ben bunları anlatırken, Foça sahilinde kadeh parlatmayı halkçılık zanneden arkadaş şöyle diyor: canım artık kredi kartı denilen bir şey var. Ki her yerde geçtiği gibi özel ambulanslarda da geçer.
Atalarımız ne güzel demiş: Tembele iş buyur, sana akıl öğretsin.
Ben ne söylüyorum tamburam ne çalıyor.
Nasrettin Hoca’nın dediği gibi: eşekten düşenin halinden en iyi yine eşekten düşen anlar.
Yine, yeri gelmişken…
Geçenlerde bir dost meclisinde açtım bu konuyu, CHP’li olduğunu söyleyen arkadaşlardan biri şöyle dedi: Foça’da hiç fakir yok ki, biz kurban etini dağıtacak fakir bulamıyoruz Foça’da…
Allah aşkına böyle bir mantık olabilir mi?
Ayrıca siz, belde ve köylerin katılımı ile Foça'nın epeyce büyüdüğünü kendi ağzınızla söylemiyor musunuz?
Evet, Foça sadece merkezinden ibaret değil artık…
Foça’nın Mahallesi konumunda olan belde ve köylerde ihtiyaç sahibi sayısız aile var.
Ya da yukarıda yazdıklarımın hepsini unutun.
Sosyal demokrat belediyeciliğin 30 yıldır iktidar olduğu bir ilçede, belediye nasıl olur da vatandaşına ambulans gibi önemli bir hizmeti vermez?
Benimki de laf değil mi?
Yahu tok açın halinden hiç anlar mı?
Neyse başkanımız genç, yakışıklı ve dinamik olduktan sonra gerisi teferruattır.
Not: Foça’dan her gün onlarca telefon geliyor.
Arayan herkes CHP’li Belediyeden şikâyet ediyor.
Her dönem böyle oluyor.
İnsanlar 4 yıl 11 ay boyunca şikâyet ediyor.
Ancak…
Seçime bir ay kala artık her ne sebeptense fikirler değişiyor.
Sanırım seçim zamanı ikram edilen bir kadeh içkiye, birkaç tatlı söze tav olunuyor.
Sonra bir bakıyorsunuz ki, oylarını yıllarca şikâyet ettikleri, eleştirdikleri zihniyete veriyor bu kişiler.
Bunu kendilerine sorduğunuzda da şöyle diyorlar: Biz Cumhuriyeti kurtarmak için oy verdik.
Doğru! Allah muhafaza, Gökhan Demirağ olmasaydı, Türkiye Cumhuriyeti’nin hali sonra ne olurdu?
İyi ki varsın Gökhan Demirağ, Cumhuriyeti biz Atatürk’ten sonra sana borçluyuz(!)
Not - 2 - Konu sağlık olunca sokak hayvanlarına bile değer veren CHP’li Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina’yı yürekten kutluyorum.
Günün Sözü: Her toplum layık olduğu şekilde yönetilir. Foça bu şekilde yönetilmeye layık…
YORUMLAR