Hürriyet Gazetesi'nden Nuray Babacan'ın "Belediyeler sil baştan" başlıklı haberi Aliağa - Foça yöresinde büyük heyecan yarattı.
Önce, hurriyet.com.tr'de yayınlanan habere şöyle özetle bir göz atalım:
AK Parti'nin uyum yasalarını hazırlamak için kurduğu 5 komisyondan, yerel yönetimle ilgili olanı çalışmalarını hızlandırdı.
Tartışılan taslak metinlerdeki önerilere göre:
(...)Daha önce kapatılan 1800 belediye örneğinde olduğu gibi kalan küçük belediyeler de kapatılacak ya da birleştirilecek!..
Bu şu demek oluyor: Foça Belediyesi'nin kapatılarak Aliağa'ya bağlanacağı yönündeki söylentiler ağırlık kazanıyor.
Bunda bu kadar heyecanlanacak ne var demeyin!..
Aliağa nezdinde "yayılmacı siyaset" misali, bereketli topraklar daha da genişleyecek!
Foça'da ise küçük bir krallık lağvedilmiş olacak!.
Foça, nihayet demokrasiyle tanışacak!
Foça'ya yazdan yaza birkaç haftalığına geldikleri halde Foça'da oy kullanmayı kendilerine görev addeden sayfiyecilerimiz belirleyici güç olma vasfını kaybedecek.
Bir zamanlar, "Sandıktan bir tane bile fire çıkmayacak!" diye bazı eski komutanların emir verdiği siyasi kulislerde rivayet edilirdi.
O iddialar doğru mu? Bilmiyoruz!
Tek bildiğimiz; işaret edilen o sandıklardan çıkan ezici sonuçlar.
Özetle, 20 bin seçmenli Foça'da, çeşitli atraksiyonlar üzerinden seçimin kaderini tayin etmek, birileri için çok da zor değildi.
Ama...
Aliağa ya da Menemen gibi mega bir ilçenin sınırlarına dahil olan Foça için aynı şeyi söylemek ne yazık ki mümkün olmayabilir.
Böylesi bir durumda Foça'nın mevcut siyasi yapısı en fazla belediye meclis aritmetiğinde (kısmen) etkili olur.
'Peki, olası böyle bir tablo genel anlamda hangi partiye yarar?' diye soracak olursanız...
AK Parti görünümlü gizli CHP'lilerin Aliağa, Menemen ve Foça siyaseti üzerindeki etkisini göz önünde bulunduracak olursak; tabii ki CHP'ye yarayacaktır.
Konu seçimlerle sınırlı değil elbet.
Velev ki Foça Belediyesi kapatılırsa...
Foça halkının ekseriyeti buna sevinir. Ki topluma varlığını hissetterimeyen belediye, yokluğunu aratacak değil ya...
Ha! Hiç mi üzülen olmaz? Elbet olur!
Mesela, çalışıyormuş gibi yapıp belediyeden maaş alanlar, belediyeye fatura kesmeyi alışkanlık haline getirenler, belediye kasasından yiyip içenler, işgalciler ve belediye üzerinden çıkar elde edenler gerçekten çok üzülebilirler.
Hatta 'üzülmek' ifadesi yetersiz kalır.
Öyle ki, denizlerin kuruyup çöle dönüşmesi balıkçılar için ne anlam ifade ederse, belediyenin kapanması da bazı kişiler için aynı anlamı taşır. Deyim yerindeyse: yıkım olur!
Fena mı olur?
Yakışıklı belediye başkanımız, Karşıyaka'daki evine her Allah'ın günü makam aracıyla gidip-gelmekten kurtulur.
Normal şartlarda 50 kişinin yapacağı işi 500 kişi yapmak zorunda kalmaz! Yani bir yumurtayı beş kişi taşımaz! Belediyede kimin işe yarayıp-yaramadığı gün yüzü gibi ortaya çıkar.
Belediye çeşmesi kesilince, birileri yeniden turizm, balıkçılık, hayvancılık, tarım, vs gibi sektörlere yönelerek üretmek zorunda kalır. Hem bu sayede ilçe ekonomisine de katkı sağlanmış olur.
Bu arada bazı mekanlarımız da veresiyeden kurtulur."Yaz belediyenin hesabına..." dönemi biter.
Ayrıca...
İsmi mevzu bahis değil, tanıdığım bir ilçe belediye başkanı bana bir keresinde şöyle demişti: "Sen bizi eleştiriyorsun ama bizim yetki ve gelirlerimiz büyükşehire geçti. Biz sadece çöp toplama, temizlik, çevre düzenlemesi vs gibi rutin görevleri yerine getirmekle yetiniyoruz"
Hal böyle olunca ben de soruyorum: O zaman bu kadar çok saltanata ne gerek var?
Belediyenin gelirleri hizmete/yatırıma dönüşmedikten sonra ne anladım ben o işten?
Başkan ve çevresi krallar gibi yaşayacak, birileri yorulmadan para kazanacak ve tüm bunların sonucunda halk şöyle mi diyecek: "Allah başkanımızdan razı olsun, çöpümüzü toplatıyor ya.. daha ne isteyebiliriz ki..."
Öte yandan...
Foça Belediyesi'nin kapatılması ilçe siyasetini de olumsuz etkileyebilir.
Örneğin, belediye başkan adaylığını meslek haline getirenler tahtayı kapatabilir.
Yüce gönüllü, fedakar ve eli açık bazı siyasetçilerimizin belediye meclis üyeliğine seçilme ihtimalleri de eskisi kadar kolay olmayabilir.
Başka partilerde yer tutup belediye nezdinde kendilerini kıymetlendirenler, eskisi kadar önemsenmeyebilir.
Son olarak...
'Varsayım üzerine irdelediğiniz bu yeni düzen, yönetimsel açıdan hiç mi olumsuz sonuçlar doğurmaz?' yönünde bir soru gelebileceği düşüncesiyle peşinen cevaplamak isterim:
Futbol tabiriyle, üç dönemdir süregelen iktidarıyla Foça'yı süper ligden amatör kümeye düşüren Gökhan Demirağ'ın mevcut yönetim anlayışından daha kötüsü ne olabilir ki?
YORUMLAR