Foça Belediyesini yapay zeka yönetemez mi?

Çok uzun zaman oldu bankaya gitmeyeni.

Öyle ki internet bankacılığından sonra banka şubelerine ihtiyacım kalmadı.

Bankalar da şubelerinde eskisi kadar kalabalık personel çalıştırmıyor.

Her ne kadar yerel seçimler öncesinde “akıllı şehirler” üzerine konuşup tartışmak yerine, umumi tuvalet sayısının yeterli olup olmadığı gibi basit ve çağ dışı konularla meşgul olsak da…

Dünya dijitalleşmeye devam ediyor ki pandemi bu süreci biraz daha hızlandırdı.

Günümüzde “teknoloji” sayesinde giderlerini azaltarak tasarrufa geçen mega şirketler var. Hatta devletler de var. Ki o devletlerden biri de Türkiye Cumhuriyeti devletidir.  

“E-DEVLET” uygulaması, AK Parti iktidarının belki de en önemli icraatlarından biridir.

Şimdi gelelim asıl bizi ve ilçemizi ilgilendiren konuya...

Bu sabah Türk kahvemi yudumlarken…

Nüfusu 50 binin altında olan, ama bünyesinde yüzlerce insanı istihdam eden Foça Belediyesini düşündüm.

Ve “Foça Belediyesi ne işe yarıyor?” diye sordum kendi kendime.

Hizmet binalarının, araçların, personelin, vs. giderlerini hesaplamaya çalıştım ki hafsalam yetmedi.

Hemen akabinde ise harcanan giderlerin karşılığında (toplum olarak) ne elde edebildiğimizi tasavvur etmeye çalıştım.

Bir an nankörlük yaptığımı düşündüm ve o belediye olmasa ‘bizim çöpümüzü kim toplayacak?’ diye geçirdim aklımdan. 

Kafamda deli sorular…

İyi de ‘sadece çöpümüz toplansın’ diye bu kadar masrafa gerek var mı?

Mesele eğer çöplerin toplanması ise (Ki belediyelerin çöpü ne kadar düzenli toplayabildikleri de muammadır!) Çok daha az ucuz bir maliyet ile şehrin çöpünü özel bir firmaya toplatmak da mümkün!

Eminim ki bu satırları okuyup da meseleyi farklı algılayanlar veya konuyu saptırmaya çalışanlar olacaktır.

Halbuki ilçe belediyelerinin kapatılması veya insanların işsiz bırakılması gerektiğini savunmuyorum.

Nihayetinde “belediye” denilen varlık soyuttur!

Yani bir belediyenin belediye olabilmesi için çok sayıda binalara, birbirinden lüks araçlara veya şişirilmiş kadrolara ihtiyaç yoktur.

Zaten en büyük sorunumuz da “Türkiye genelinde belediyelerin her geçen yıl biraz daha amacı dışında çalışan kurumlara dönüşmesi” değil midir?

Ayrıca kötü yönetilen ve kahir ekseriyeti borç batağında olan belediyeler yüzünden; “Âdem-i merkeziyetçiliği” tartışmaya bile açamıyoruz ve adım adım merkeziyetçi bir yönetimi kabullenmek zorunda kalıyoruz.

Ne yazık ki bir zamanlar “KİT'lerin devletin ve millettin sırtında kambur olduğu” gerçeği, adım adım belediyelere de sirayet ediyor. 

Evet, el birliğiyle belediyeleri yok etmeye çalışıyoruz!

Bir zamanlar belediye başkanları şehrül-emin, yani “şehrin en güvenilir insanı” olarak anılırmış.

Şimdilerde ise ne likayata bakan var ne de adayın ne kadar güvenilir olup olmadığına bakan var.

“Partimizin adayıdır, bize de desteklemek düşer” düşüncesinden yola çıkan ve hiçbir şeyi sorgulamayan bir seçmen yapısı…

Bu yazdıklarımızın hepsini boş verin!

31 Mart 2024 tarihinde sandık başına gidip yeni dönem için belediye başkanımızı seçeceğiz.

Emrinde yüzlerce personel, onlarca araç ve devasa bir bütçe…

Neredeyse sınırsız imkanları belediye başkanına teslim edecek olan bizleriz!

Evet, halk olarak “patron” biziz ve halen “Acaba hangisini seçsek çöpümüzü daha düzenli toplar” diye endişe ediyoruz.

Makamı tevdi eden olarak (bir nevi işveren) her türlü imkânı bahşettiğimiz belediye başkanından ilçemize hizmet etmesi için neredeyse oturup dua edeceğiz.

Belediye başkanı olması ihtimal dahilinde olanlar da bize/ilçemize hizmet edeceğini vaat ederken de sanki lütufta bulunacaklarmış gibi davranmıyorlar mı?

Bir Allah’ın kulu çıkıp da “Yahu siz neyden bahsediyorsunuz, bu saydıklarınız zaten sizin mutlak yerine getirmeniz gereken görevler” şeklinde bir çıkış yapmıyor.

Dürüst olmakta fayda var!

Kimsenin gideri-geliri, hizmeti-yatırımı düşündüğü filan yok!

Ortada geçim kapısı haline getirilen bir belediye ve siyasete yön tayin edenlerin de pastadan bir pay alma çabası var.

Not: Evet, Foça Belediyesinin de “e-belediye” uygulaması var. Fakat son derece yavaş ve yetersiz bir uygulama. Benim olması gerektiğini savunduğum “internet belediyeciliği” dostlar alışverişte görsün kabilinden değildir. Tıpkı birbirinden önemli bankaların internet bankacılığında kullanılan sistem gibi yeni nesil olması elzemdir. 

HASAN ESER