Foçalılar ve Pandalar

Mübadele döneminde Foça’ya bir vapur dolusu gelip de şimdilerde ancak bir sandal dolusu kadar kalan Foçalılar feryat ediyor.

Öyle ki Foça Belediye Meclis Üyeliği için “ithal” adayların olması en çok da onların zoruna gidiyor.

Kabullenemiyorlar!

Halbuki Foça’da “kasaba milliyetçiliği” kavramı, miadını çok daha önceden doldurdu.

Foça’da birkaç istisna dışında, uzun yıllardır birçok siyasi partinin ilçe başkanlığını Foçalı olmayan isimler yapıyor.

Misal, Foça’yı 1989’da sağdan sola geçiren Merhum Nihat Dirim, 2019’da CHP Foça İlçe Başkanlığına talip olmuştu.  Ancak CHP delegeleri tercihlerini Foçalı Nihat Dirim’den yana değil, Foça’ya daha dün gelip yerleşen Ayla Ezer’den yana kullanmıştı.

Evet, AK Parti İlçe Başkanlığı koltuğunda epey bir süre Foçalı Haydar Çapçı oturdu, ancak o da yeteri kadar destek görmedi.

Çünkü o koltukta Foçalı birinin oturmasını hazmedemeyenler vardı.

Örnekler çoğaltılabilir!

Amma velakin... 

Yıllarca eleştirdiğimiz Gökhan Demirağ ile Serdar Mersin’den helallik almamız gerekir.

Foça’da siyaseti uzun yıllar domine eden bu iki isim, belediye meclisi aday listelerine asla ve kat'â yabancı isimleri sokmadılar.  

“İthal aday” için her ikisine de yukarıdan dayatmalar oluyordu, ama ikisi de dimdik duruyor ve o duruşlarından zinhar ödün vermiyorlardı. Ee bu işler 6 okka yürek ister!

Kıssadan hisse olsun: 2014 yerel seçimlerindeyiz! Gökhan Demirağ, son mitingini Foça meydanında yapıyor. Foça’mızın eniştesi Yavuz Efe de o dönem İşçi Partisi’nin adayı olmuştu ve kampanya boyunca Demirağ’ı en çok eleştiren adaylardan biriydi. Kampanya süreci boyunca Efe’nin eleştirilerine yanıt vermeyen Demirağ, o son konuşmasında Foça şivesiyle şöyle bir ifade kullanmıştı: “Enişte, bilirsin sen kale içini?”

Hasılı Nihat Dirim, Ali İlcan, Gökhan Demirağ ve Serdar Mersin gibi siyasetçiler; nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan “Foçalı” kimliğini önceleyen isimlerdi. (Tabii ki espri yapıyorum! Panda değiliz elbet).

Bazen de bardağın dolu tarafından bakmak gerekir.

En azından Foça’ya Belediye Başkanlığı için başa güreşen isimler “ithal” değiller.

O adaylardan biri özbeöz Foçalı, diğeri de her ne kadar bazı yerlerde kendisini “Karşıyakalı” olarak tanıtsa da aslen Gerenköylü…

Fakat bu dönem sarı öküzü verdik bir kere…

Diyeceğim o ki, Foça’mız gelecekte “ithal” belediye başkan adaylarına da hazırlıklı olmalıdır.

Neymiş efendim, Foçalılar “ithal” adayı kabul etmezmiş.

Bal gibi de edeceğiz!

Ayrıca Foça’da Foçalı mı kaldı?

Foça, Serdar Mersin’in toplamda 550 oy ile belediye başkanı seçildiği Foça değil artık.

Belde ve köylerdeki seçmenlerin de Foça’ya dahil edilmesiyle Foça büyüdü ve demografik yapısı adeta Türkiye mozaiğine dönüştü.

Yenifoça’da başka Bağarası’nda bambaşka bir dünya kuruldu.

Sosyolojisi değişen Foça’da Foçalılar azınlıkta kaldı.

Foçalıların bu saatten sonra değil belediye başkanı, muhtar tayin etmesi bile çok zor.

Bu satırları Foçalılara pozitif ayrımcılık yaratmak adına yazmıyorum!

Aksine Foça’nın realitesiyle yüzleşebilmek adına yazıyorum.

Ve daha da önemlisi…

Foça’da doğup büyümek marifet değildir. 

Bir insan Foça’ya sonradan gelmiş olsa da Foça’yı koruyabildiği ölçüde Foçalıdır.  

HASAN ESER