Türkiye, 16 yıldır tahterevalli siyasetine sahne oluyor.
"CHP'nin iktidar olmasını istemiyorsanız; oyunuzu AK Parti'ye veriniz"
"AKP'den kurtulmak istiyorsanız; oyunuzu CHP'ye veriniz"
Tahterevallinin mizanında bulunan MHP ise tam bir denge unsuruydu.
Öyle ki, MHP bir zamanlar herkesin ikinci partisi konumundaydı.
Uç noktalarda olmalarına rağmen hem AK Partili hem CHP'li seçmenin ikinci tercihiydi MHP.
Örneğin Kemal Kılıçdaroğlu'nun liderliğinden ya da milletvekili adaylarından memnun olmayan CHP'liler (özellikle ulusalcılar) alternatif olarak gördükleri MHP'ye gönül rahatlığıyla oy verebiliyordu.
Keza AK Partili (muhafazakar milliyetçi) sağ seçmenin de ikinci tercihi MHP idi.
Fakat MHP lideri Devlet Bahçeli, MHP'nin seçimlere AK Parti'yle birlikte gireceğini ilan edince...
Türkiye'de hem iktidara hem ana muhalefete alternatif olabilecek bir partiye ihtiyaç hasıl oldu.
AK Parti ve CHP'ye oy vermek istemeyen kızgın, küskün, memnuniyetsiz ve konjonktürel parametreler üzerinden tercih yapan seçmenler "Biz şimdi kime oy vereceğiz" diyerek yeni bir arayış içine girdi.
Bu noktada...
İYİ Parti ve Meral Akşener, AK Parti-CHP arasında zorunlu bir tercihe maruz kalıp kısır döngüye girmekten imtina eden seçmenler için güçlü bir alternatif oldu.
Yukarıda bahsettiğim gibi, hem CHP'li hem AK Partililerin ikinci partisi olma özelliğini taşıyan MHP'nin seçmen nezdindeki bu misyonu bu defa İYİ Parti'ye yüklenecek gibi görünüyor.
Haa! Bu arada İYİ Parti'nin MHP'nin yerini alarak Türkiye'nin yeni üçüncü partisi olacağını iddia etmiyorum.
Aksine iddiam o ki, İYİ Parti en kötü ihtimalle Türkiye'nin müstakbel ana muhalefet partisidir.
Çünkü her ne kadar MHP'nin içinden çıkan bir oluşum olsa da, İYİ Parti, MHP'ye göre yapısal olarak çok farklı eğilimleri içinde barındırmayı hedefliyor.
Örneklemek gerekirse...
-Seküler Milliyetçi seçmenin tercihi İYİ Parti.
-Kaybetmeyi alışkanlık haline getiren Kemal Kılıçdaroğlu'ndan illallah eden CHP'li seçmenin tercihi İYİ Parti.
- CHP logosuna karşı alerjileri olduğu için bugüne kadar AK Parti'ye kerhen oy verdiklerini söyleyen bazı eski ANAP ve Doğru Yol Partililerin tercihi İYİ Parti.
- Tabanı AK Parti ile benzerlik gösteren Saadet Partisi'nin de bir bölüm seçmeni, partilerinin baraj sorunu yaşamasından dolayı tercihini AK Parti'den yana kullanıyordu. Bugün Saadet Partisi'nin baraj sorunu olmadığı öne sürülüyor. Evet, Saadet Partisi, Temel Karamollaoğlu'nun AK Parti'ye muhalefeti üzerinden iyi bir hava yakaladı. Ve Karamollaoğlu'nun muhalif tutumu parti tabanında karşılık buldu. Bunca eleştiri ve alkıştan sonra milli görüşçülerin dönüp AK Parti'ye oy vereceğine ihtimal verilmiyor. Bu noktada baraj sorununun yeniden gündeme gelmesi halinde Saadet Partililerin tercihi de İYİ Parti olacak gibi görünüyor.
-Bugüne kadar AK Parti'ye oy veren ancak Abdullah Gül'ün dışlanmasını bir türlü içine sindiremeyen ve son dönemde teşkilatlarda yapılan değişikliklerden memnun olmayan seçmenlerin de tercihi İYİ Parti olabilir.
Haa! İYİ Parti adına hiç mi olumsuz bir durum yok?
Tabii ki var! Meral Akşener'in milliyetçi duruşuna işaret ederek kürt seçmenden oy alamayacağı yönünde yorum yapanlar var.
Velev ki bu tespiti doğru kabul edelim...
O zaman adama sormazlar mı, "Milliyetçi duruş kürt seçmenden oy almaya engel teşkil ediyorsa, Türk milliyetçilerinin kalesi MHP ile kol kola seçime giren AK Parti ( bu hesaba göre) kürt seçmenden nasıl oy alacak?"
Ayrıca...
Seçimin gündeme gelmesiyle birlikte troll hesaplar da devreye girdi.
Özellikle son birkaç gündür Merak Akşener'i FETÖ ile ilişkilendirmeye çalışanlar var.
15 Temmuz'un üzerinden neredeyse iki yıl geçmedi mi?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hepinize sesleniyorum; nerede, bildiğiniz, bulduğunuz bir FETÖ terör örgütü mensubu varsa bunu bizlere muhakkak bildireceksiniz. Eğer bildirmiyorsanız sorumlusunuz." diyerek defaatle 'ihbar edin' çağrısında bulunmadı mı?
Bugün Meral Akşener'i FETÖ ile ilişkilendirmeye çalışanlar, bugüne kadar niçin Akşener'i ihbar etmedi?
Elinde bu yönde belge ve bilgisi olan var mı? Varsa niçin adli makamlarla ya da kamuoyuyla paylaşılmadı? Paylaşıldıysa gereken niçin yapılmadı?
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı FETÖ üzerinden suçlaması ne kadar iğrençse...
"Şu kişi Fetöcü", "Bu kişi yerli ve milli değil" , "Filanca kişi dış güçlere hizmet ediyor" şeklinde son derece ağır suçlamalar üzerinden başka siyasileri de 'çamur at izi kalsın' anlayışıyla itham etmek ve karalamak o derece iğrenç sayılmaz mı?
Son olarak...
AK Parti, 24 Haziran seçimlerinin tartışmasız favorisidir ama gereksiz bir paniğe kapıldığı da gözlerden kaçmıyor.
Daha düne kadar sosyal medya üzerinden var olmaya çalışan İYİ Parti, son gelişmelerle birlikte Türkiye'nin bir anda gündemine oturdu.
Meral Akşener ve partisi böyle güçlü bir piarı istese yapamazdı. 'Seçime girebilecek mi giremeyecek mi?' tartışmasıyla mazlum durumuna düşürülen Meral Akşener halk nezdinde büyük sempati topladı.
Yetmedi! 15 CHP'li milletvekilinin İYİ Parti'ye geçmesine, AK Parti 'Güneş Motel' benzetmesiyle sert tepki gösterdi.
Yani, AK Parti ilk defa İYİ Parti'yi ciddi anlamda muhatap almış oldu.
Süleyman Demirel, rakibi Turgut Özal'ın adını zikretmezdi. 'Çankaya'daki zat' demekle yetinirdi.
Çünkü rakibinizi ne kadar gündeminize alırsanız, o kadar güçlendirirsiniz. Misal, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nu bu kadar çok eleştirmemiş olsa, Kılıçdaroğlu o koltukta bu kadar uzun süre kalamazdı.
Demem o ki, son gelişmeler İYİ Parti'yi ciddi anlamda potaya soktu.
AK Parti, İYİ Parti'yi böyle diline dolarsa...
Tartışma programlarındaki bazı yorumcular, İYİ Parti'yi hafife alan alaycı yorumlarına devam ederse...
Bir kısım medya, sanki ortada ciddi bir çekince varmış gibi İYİ Parti'yi yok saymaya devam ederse...
Ve diğer taraftan Kemal Kılıçdarıoğlu, uzun konuşmalar yaparak, yani kaş yapayım derken göz çıkarmazsa...
İYİ Parti, bazı anketçiler başta olmak üzere seçimleri çantada keklik görenleri ters köşeye yatırabilir.
Ki son dönemde tersine esen rüzgar ısrarla İYİ Parti'nin yelkenlerini şişirmeye devam ediyor.
Not: Yavuz Selim'in sırtında çıkan basit bir sivilceydi. Önemsemedi! O sivilce önce çıban sonra da şiri pençe oldu.Yetmedi! Ondan doğan da Süleyman oldu.Evet, bir sivilce hiçbir şeydir ama ardından geleni bilirsen!
HASAN ESER / MAHALLİ GÜNDEM
YORUMLAR