Bergama Ekonomisi "Gerileme Dönemine" Girdi
Bergama, dünyada marka değeri ve bilinirliği en yüksek kentlerden biri aslında. Antik çağda önemli bir uygarlık ve ticaret merkezi olan kent, dünyada kurulan en eski kentlerden biri.
Tam 2305 yıldır dünya tarihinde var olan Bergama, 1341 yılında Osmanlı egemenliğine girmiştir.
Osmanlının son döneminde Karesi, Saruhan ve nihayetinde İzmir Sancağı'na bağlanmış bir kaza ve önemli bir nüfus potansiyelini barındırmış. 1927 yılındaki nüfusu 63 binmiş, şu an 108 bin olan nüfusun büyük bir kısmı kente yaşıyor.
Peki, Bergama Ekonomisi Hak Ettiği Noktada mı?
“Kesinlikle” hayır.
2500 yıllık kent, ekonomik açıdan çevresindeki iki büyük ilçe olan Soma ve Aliağa’nın çok gerisinde kaldı.
İlçe ekonomisinin can damarını tarım ve ticaret oluşturuyor. Sanayi kuruluşları çok az, 2017 yılından beri canlanmaya başlayan Bergama Organize Sanayi Bölgesi'nde kümelenmiş durumda. 64 parselin olduğu OSB’de tüm parsellere yatırım yapılmış değil, sanırım 20 civarında faaliyette olan bir yatırım var. Elbette bu yatırımın tehir edilmesinde en büyük faktör, ülkemizde ve dünyada yaşanan ekonomik dalgalanmalar çok etkili.
Bergama Organize Sanayi Bölgesi'nde Yatırımcı Zorlukları
BOSBİ’de altyapı sıkıntısı yok, iyi bir yönetim modeli var. Ülke ekonomisinin belirsizliği, yüksek inşaat maliyetleri, yüksek faiz oranları ve Bergama’nın kalifiye eleman arzında zorlanması yatırımcıları tereddütte bırakıyor.
Aynı şekilde büyük umutlarla kurulan BASBAŞ yani Batı Anadolu Serbest Bölgesi'nde de yatırımcı bulma konusunda zorluklar yaşanıyor. Serbest bölgelere aslında ülkemizin yüksek katma değerli mal üretiminde önemli kümelenme noktaları. Ülkemiz, 1992 yılından beri dünyada yaşanan değişim ve inovasyona üretim konusunda çok ayak uyduramadı. 1992 yılında ülkemizin dünyada ileri teknoloji üretimindeki payı yüzde 2 iken, 2023 yılında bu pay yüzde 1’e düşmüş durumda. Milli gelir ve büyüme konusunda ciddi hamleler yapılmış olsa da ileri teknoloji mal ve hizmet üretiminde dünyada yaşanan hızlı gelişmelere üretim kapasitesi olarak cevap verememişiz.
Kuzey Ege Otoyolu ve Çandarlı Limanı'nın Etkisi
Bergama da, 2021 yılında faaliyete giren Kuzey Ege Otoyolu ilçenin İstanbul ve İzmir ile olan bağlantısını güçlendirse de, bu daha çok arsa ve araziye olan yatırım konusunda bir hareketlilik yaratmış durumda. Aynı gelişmeyi fabrika vb. yatırımlarda göremiyoruz.
Bergama’nın aslında beklediği en önemli proje, resmi adıyla Kuzey Ege Konteyner, bilinen adıyla Çandarlı Limanı konusunda neredeyse 14 yıl geçmesine rağmen hâlâ bir mesafe alınamamış olması. Bağlantı yolları yapılan limana yatırım konusunda henüz bir girişim olmuş değil.
Ulaşım Sıkıntıları ve İZBAN Hattı'nın Önemi
Bergama’nın diğer iki ulaşım sıkıntısı, İZBAN hattının Bergama’ya uzanamaması ve Aliağa'da kalan hattın yıllardır Bergama’ya olan bağlantısının yapılamamış olması. İZBAN işi gerçekleşirse, ilçenin yatırımcı çekmesinde önemli bir köprü olacak. İç turizmi hareketlendirecek Çandarlı Limanı’na verilecek demiryolu ile konteyner ile mal taşınması, Manisa, Denizli, Bursa gibi önemli üretim üslerinden Çandarlı Limanı'na gerçekleşmiş olacak.
Kozak Çevre Yolu ve Trafik Sorunları
Bergama için 'ayıp' diyebileceğim bir ulaşım eksikliği de, Kozak Çevre Yolu’nun 12 yıl önce söz verilmesine rağmen hâlâ yapılamamış olması. Bu hem ilçe trafiği içinde çok büyük bir güvenlik riski oluşturuyor, hem de maliyet artışına neden oluyor.
Bergama gelişim açısından önemli bir stratejik noktada olan bir kent. İyi bir çalışma ve planlama ile ilçe çok önemli bir noktaya kısa sürede gelebilir. İzmir’in önemli ilçesi, aynı zamanda Manisa’ya da çok yakın konumda, turizm konusunda da birçok şey yapılabilir.
Bergama'da Turizm ve Ortaklık Olanakları
Dikili gibi Midilli ile çok yakın konumda olan ve Mayıs ayında direkt feribot seferlerinin başlayacağı ilçe ile turizm konusunda kapsamlı bir ortaklık yapılabilir.
Bergama'daki İrtibat Kopukluğu ve Uyumsuzluk
Bergama’da en önemli sorun, özellikle bu dönem için söylüyorum; belediye, ticaret odası, siyasi partiler ve esnaf odalarının birbirleri arasında yaşadığı uyumsuzluk ve irtibat kopukluğu. Özellikle belediye ile ticaret odası arasında bu durum çok belirgin. İki kurumun yöneticisini de nezaket ziyaretleri dışında bir toplantıda bir arada hiç görmedim.
İlçenin sorunlarını çözmek konusunda iki kurum da ayrı ayrı hareket ediyor.
Belediye kendi işinde, ticaret odası kendi işinde! Ortak bir çalışmaları yok.
Belediye başkanı mali tabloyu düzeltip yerel hizmetleri yapma ve söz verdiği projeleri başlatmanın telaşı içinde. Ticaret Odası da tek başına bir şeyler yapma gayretinde ama ilçe de yukarıda saydığım tüm kurumlar arasında büyük bir diyalog eksikliği var.
Hal böyle olunca, herkes ayrı telden çalınca Bergama ile ilgili ciddi bir güç birliği olmuyor ve bir an önce çözülmesi gereken sorunlar, gittikçe derinleşerek çözülmez hale geliyor.
RIDVAN KARAPEHLİVAN
YORUMLAR