RIDVAN KARAPEHLİVAN

RIDVAN KARAPEHLİVAN

Bakırçay Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni

Bergama ve Dikili'nin Midilli ile Ticaretinde Geçmişin İzleri ve Sonuçları

25 Ağustos 2024 - 17:23

Bergama, Dikili ve Midilli Arasındaki Ticari İlişkiler

Ticari İlişkilerin Temelleri

Bergama ile Midilli arasındaki ticari ilişkilerin temelleri, 2003 yılında Dikili Limanı'nın özelleştirilmesiyle atıldı. Dikili’de ANAP'lı Yüksel Uçar’ın belediye başkanlığı döneminde özelleştirilen liman, birkaç yıl sonra Midilli ile Dikili arasında düzenli feribot seferlerine ev sahipliği yapmaya başladı. 2004 yılında başlatılan bu seferler, Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven'in döneminde gerçekleşmişti. 

Feribot Seferlerinin Etkileri

Bergama ve Dikili'de başlatılan feribot seferleri, Midilli'den gelecek turistlerin yanı sıra Avrupa'dan adaya gelen ziyaretçilerin bu bölgelere ilgi göstermesi konusunda büyük bir umut yarattı. Açılan yeni gümrük kapısı ve feribot seferleriyle birlikte sınır ticaretinin de canlanması bekleniyordu. İki ilçenin iş dünyası ve esnafının umutlu olması şaşırtıcı değildi; zira hemen yanı başlarında Ayvalık gibi başarılı bir örnek bulunuyordu. Özellikle Perşembe günleri kurulan Ayvalık pazarına, yüzlerce Midillili ziyaretçi akın ediyor ve alışveriş yaparak esnafa ciddi katkı sağlıyordu.

Ticaret ve Ekonomik Gelişmeler

Bergama ve Dikili de bu ticaretten pay almayı hedefliyordu. Bu amaçla, dönemin Bergama Ticaret Odası Başkanı Ali İhsan Süter öncülüğünde Bergama’da ilk kez bir ticaret fuarı düzenlendi. Bergamalı tüccarlar, Midilli’deki fuara katılım gösterdi. Hem Bergama hem de Dikili belediye başkanlarının yoğun çabaları ve Bergama Ticaret Odası’nın girişimleri sayesinde, bu üç kent arasındaki siyasi, kültürel ve ticari ilişkiler önemli ölçüde gelişti. Midillili tüccarlar, Dikili pazarına ve oradan Bergama’ya gelmeye başladılar. Ancak, bu ticaret hacmi Ayvalık ile yapılan ticari ilişkilerin sayısal ve miktarı açısından her daim gerisinde kaldı.

Ekonomik Krizler ve Pandemi Etkileri

Aslında bu ticaretin arkasında Yunanistan’ın 2004 yılında Euro bölgesine katılması önemli bir etken olmuştu. Drahmi kullanımından Euro'ya geçişle birlikte Yunanistan’da büyük bir enflasyon yaşandı ve fiyatlar neredeyse iki katına çıktı. O dönemde Türkiye’nin düşük enflasyonu nedeniyle Yunanlılar için ülkemizdeki fiyatlar oldukça cazipti. Özellikle Ayvalık’a gelen Yunanlılar; gıda, mobilya, beyaz eşya gibi birçok ürünü satın alıp götürüyorlardı.

Ancak, Yunanistan yıllarca süren büyük bir ekonomik krize girdi ve vatandaşlarının alım gücü ciddi şekilde düştü. Krizden sonra 2021 yılında başlayan pandemi, tüm dünyada olduğu gibi burada da ticaret ve turizm hacmini daralttı. Son iki yılda Türkiye’de yaşanan yüksek enflasyon nedeniyle fiyatlar anormal derecede yükseldi ve Yunanlılar için ülkemizdeki mal ve hizmetlerin ekonomik cazibesi kalmadı. Yüksek enflasyon ve değerlenen lira nedeniyle Türkiye’deki fiyatlar cazip olmaktan çıktı ve bu durum, Yunanlıların Türkiye’ye seyahat etme eğilimlerini tersine çevirdi. Bunun sonucunda Türkler, Midilli ve diğer Yunan adalarına seyahat etmeye başladı çünkü bu defa da Yunan adalarındaki fiyatlar cazip hale geldi.

RIDVAN KARAPEHLİVAN / BAKIRÇAY BÖLGE GAZETESİ

YORUMLAR

  • 0 Yorum