Bornova kimlerden kurulu?
Yani köklerinde kimler var?
Önce yerli halk ile Yörükleri sayabiliriz.
Hatta Yörükler sanıyorum 10 yıl kadar önce bir de, atalarımın yaptırdığı tarihi ‘Büyük Cami’ karşısında bir de dernek merkezi oluşturdular.
Yakın zamanda halamın oğlu Muhittin Canbazoğlu ile görüşüp, Bornovalıların ‘Büyük Cami’ dedikleri, Büyük Çarşı’daki camii hakkında bilgi ve belgeleri alacağım.
Belki bizim gibi Atatürkçü Müftü dedem ve İstiklal Savaşı sırasında Erzurumlu ‘Gül Hanım’la birlikte, cepheye giden ve İzmir istihbaratını Mustafa Kemal’e ileten ninem ‘Ayşe Çavuş’un bilinmeyen maceralarını da yazarım...
Özellikle ortadan kaybolduğu zamanları!
*- Konyalı ve Kulalıları da anımsıyorum...
Bornova’nın diğer önemli sakinleri ise Giritli ve Boşnaklardır...
Kavalalıları, Arnavutları da bunlara ekleriz.
Bizim çocukluğumuzda Bornova’ya ve Çamdibi’ne yerleşen tüm göçmenler zaman zaman kasılarak ‘Biz Avrupalıyız!’ derler...
Ama çoğunluk ve etkinlik genelde Girit ve Ada kökenlilerinde...
Tabii ki Lavantenlerin Bornova’daki varlığını ve köşklerini bilmeyen yok...
Musevi komşularımızı ve çarşı esnafını da unutmamak lazım...
Yani Bornova, camileri, kiliseleri, havraları ile tarihte önemle bir yere sahiptir.
İzmir’in 5 bin yıllık tarihi konuşulurken, Bornova’dan gelen haberi biliyorsunuz...
Çamdibi’ndeki höyük çalışmaları sırasında Bornova sayesinde İzmir’in 8 bin 500 yıllık bir tarihe sahip olduğu ortaya çıktı.
Hatta yakın zamanda çok daha eskilere gittiğimiz yine Bornova sayesinde gün ışığına çıkmak üzere...
Giritliler Derneği’nin kurucuları ve faal üyeleri de yine Bornova’dan çıktı.
Türkiye’nin ilkleri hep Bornova’da yeşerdi ve çıktı.
‘Giritli Türkler, Urla Karantina Adası’nda buluştu’ haberi bunları aklıma getirdi.
*- Karantina Adası’nda buluştular...
Urla Belediyesi, Buca Belediyesi ve İzmir Giritliler Derneği’nin işbirliğiyle 6. ‘Mübadelede Girit’ten İzmir’e İlk Adım” etkinliği Urla Karantina Adası’nda gerçekleşti.
Yapılan etkinlikle Giritli mübadillerin torunları Urla’nın Karantina Adası’nda yer alan Tahaffuzhane’de buluştu.
Etkinliğe Urla Kaymakamı Önder Can, Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar, Belediye Meclis Üyeleri, Buca Belediye Başkan Yardımcısı Hakan Gündüz, Tahaffuzhane Müdürü Turgut Yılmaz, İzmir Giritliler Derneği Başkanı Adnan Kavur ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Mübadele döneminde henüz 7 yaşında olup ve şuan 100 yaşında olan Nusret İzmit, Lozan Mübadilleri Vakfı Ege Bölge Temsilcisi ve üyeleri, Tire, Manisa, Ayvalık ve İzmir Girit Mübadilleri Dernekleri, İzmir ve Urlalı Giritliler katıldı.
*- Anıları tazelediler
‘Bugün, Giritli Türk mübadillerimizi ve onların 94 yıl önce yaşadıkları hüzünlü göçü anmak, o günlerin anıları tazelemek için bir araya geldik’ sözleriyle konuşmasına başlayan Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar; ‘Yaklaşık İki milyon kişinin yer değiştirmesi şüphesiz ki, insanlık tarihinin en hareketli mübadele eylemiydi.
Lozan Barış Antlaşması gereği yaşanan bu göçün Atalarımızda bıraktığı derin izler bizlere de nakil olmuş, hüzünlü hikâyelerin mekânı olan bu topraklarda yaşıyor olmak, bizlere de atalarımızın yaşadığı acıları hissettirmiştir.
Geçmişe dokunmak isteyen herkesin istediğinde ziyaret edebileceği bir müze olarak Tahaffuzhanemizin halka açılmasını umut ediyor,
Çekilen acıların bir daha yaşanmaması diliyorum. Bizler değerlerimize, geçmişimize sahip çıkıp, çocuklarımıza aktarmaya devam edeceğiz’ dedi.
*- Uyar: ‘Köklü bir tarihin emanetçileriyiz’
Dünyada ayakta kalmayı başarmış tescilli tek Tahaffuzhane olduğunu belirten Uyar; şöyle devam etti:
‘Urla Karantina Adası mübadil atalarımızın Türk topraklarına girişine izin veren sağlık merkezidir.
Amerika’daki ve Hırvatistan’daki adalarla birlikte dünyadaki tescilli 3 karantina adasından biridir.
Köklü bir tarihin emanetçileriyiz.
Dilerim ki tarihi ve kültürel mirasımız olan Urla Tahaffuzhanesi, bir müze olarak tüm insanlara kapısını açar.’
*- Heyecan artıyor
İzmir Giritliler Derneği Başkanı Adnan Kavur ise: ‘Bu adaya gelmemiz, Tahaffuzhane’nin önünde etkinlikler yapmamızdan dolayı çok heyecanlandığım ve her sene heyecanım daha da çok artarak devam ediyor.
Bu adada tarih var, yaşanmışlıklar var, hüzün var.
1923 yılında toplam 1026 kişi çıkmış yola buraya ise 1027 kişi inmişler. Kimisine hüzün kimisine yeni bir hayat olmuş o gemi.
Ben etkinlikte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum’ dedi.
*- Yedi yaşından bu yana...
Etkinlik, Buca Belediyesi Halk Oyunları ve Ege Üniversitesi Girit Halk Dansları gösterileri gerçekleşti.
Gösterilerin ardından 7 yaşındayken Mübadele zamanında İzmir’e gelen Nusret İzmit’in 100.yaşı kutlandı.
Burada olmaktan son derece mutluyum diyen Nusret İzmit; ‘Göstermiş olduğunuz alakaya çok teşekkür ederim. Mübadele ederek bizi bu ana topraklarına getiren Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kez daha rahmetle anıyorum’ dedi.
*- Makedon göçmenleri Büryan Gecesi’nde buluştu
İzmir Gültepe Makedonya Göçmenleri Derneği üyeleri Büryan Gecesi’nde buluştu.
Dernek Başkanı Birol Özkardeşler, yemeğin buluşma ve dayanışma için güzel bir fırsat olduğunu söyledi. Geceye, dernek üyeleri ve Makedonya göçmenleri yoğun katılım gösterdi.
Büryan yemeğinin Makedonya Türk mutfağının geleneksel yemekleri arasında baş sırada yer aldığını belirten Özkardeşler, ‘Bundan sonrada bu tür etkinlikleri gerçekleştirerek Türk mutfağını yaşatmaya devam edeceğiz. Bir amacımız da farklı kültürel değerlerin gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak. Bu buluşmayı milat olarak düşünüyoruz’ dedi.
Geceye katılan dernek üyeleri göç yıllarında ve sonrasında yaşanan anılarını gençlere aktararak duygusal anlar yaşanmasına neden oldu. Farklı isimler altında düzenlenen etkinliklerin dayanışma ruhunu arttırdığı hatırlatıldığı gece, Atatürk’ün sevdiği şarkılar arasında yer alan ‘Vardar Ovası’ şarkısının hep bir ağızdan söylenmesi ile son buldu
*- Mücevher ihracatına e-ticaret dopingi
Mücevher İhracatçıları Birliği (JTR) Başkanı Ayhan Güner, üyelerinin ürünlerini dünyanın her yerindeki alıcılara ulaştırmak üzere TİM tarafından dünyanın en büyük e-ticaret ağları olan www.alibaba.com, www.kompass.com ve www.turkishexporter.net ile yapılan anlaşmayı desteklediklerini açıkladı. Güner, JTR üyelerinin ödemesi gereken katılım payının yüzde 80’inin TİM, kalan yüzde 20’sinin de JTR tarafından karşılanacağını ve JTR üyelerinin hiçbir üyelik bedeli ödemeden bu sistemlere katılabileceğini bildirdi.
*- Gözünü sahile dikti
İzmir’den yola çıkıp Türkiye’de bir marka haline gelen Waffle’cı Akın, yeni dönem büyüme stratejisini Ege ve Akdeniz’in sahil şeridi olarak belirledi. Urla Özbek ve Sığacık Marina ile birlikte özellikle tatilcilerin değişmez adresi olan waffle zinciri, bu kez Bodrum, Marmaris, Fethiye, Kaş ve Antalya sahillerine kadar uzanan bölgeyi gözüne kestirdi.
Waffle’cı Akın, 2018 yılında, şu an olan 28 şube sayısını 50’nin üzerine çıkarmayı hedefliyor.
Anadolu’da yayılma hamlesini de sürdürecek olan lezzet zinciri, 30 yeni şube öngörülen İstanbul için ise master franchise yatırımcıları bekliyor.
*- Sözcüklere takılmayalım!
Adamlar, yani yandaşlar sanki memleketin başka meselesi yokmuş gibi, ya da çok biliyormuş uzman gibi ‘sahte’ ve ‘iftira’ sözlerine takıldılar.
Arab’ın yalellisi gibi bir tutturdular bir haftadır sürdürüyorlar.
Başımıza savcı ve yargıç kesildiler.
Yahu bir silkinin de memleketin gerçeklerini görün...
Pazar yani tatil sabahı gözümü açtığımda karşıma yine bir acı gerçek çıktı.
Ege Yönetim Danışmanları Derneği (EGEYDD) YÖnetim Kurulu Üyesi Şerif Yıldız, KOBİ'lerin finansman sorununun büyüdüğünü, birçok firmanın yüksek oranlarda faiz ödediğine işaret ederek, bu konuda adım atılması gerektiğini ifade etmiş.
Yani; ‘KOBİ’ler faiz batağında!’
Bu ne demek söyleyeyim:
İş ve çalışma yaşamında işler iyi değil...
Ucu mutlaka hepimize dokunur...
Bankalar şirket karlarına ortak oldular...
KOBİ’lerin faiz batağındalar ve finansman bulmanın her geçen dün daha da zorlaşması sıkıntıyı artırıyor.
Politika ile ilgilenenlerin dışında hiç kimsenin ‘sahte’, ‘iftira’ ya da benzer lafları dinleyecek halleri yok!
Bazıları için ‘Çalsın sazlar, oynasın kızlar!’ deniliyordur ama kazın ayağı öyle değil...
*- Olumsuz yönde etkiliyor!
Ege Yönetim Danışmanları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Şerif Yıldız, ‘İşletmeler finansman zorluğu, kur dalgalanmaları, sosyal sorunlar ve jeopolitik tüm olumsuzluklardan etkilenirken, pek çok şirketin finansman yönetimi konusunda da yetersiz olması, karlılığı olumsuz anlamda etkiliyor.’ diyor.
İşletmelerin her geçen gün daha fazla borçlanmaya ihtiyaç duyduğunu belirten Ege Yönetim Danışmanları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Şerif Yıldız, ‘Bu da borçlanma maliyetlerinin her geçen gün daha fazla artmasına neden oluyor.
İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) 2016 yılında açıkladığı ilk 500 listesindeki firmaların esas faaliyet karı 52 milyar lirayken, finansman giderlerinin faaliyet karına oranı yüzde 55’i aşmış durumda.
Bu da firmaların karlarının yarısını finansman maliyetleri sebebiyle bankalarla paylaştığını gösteriyor’ diye konuşuyor.
İşte memleketin gerçeği bu...
Aslında AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konuda ‘faizler’ konusunda sözleri uyarıları var ama nedense çoğu kişinin işine gelmiyor herhalde...
Olan faiz altında ezilenlere oluyor...
Sonuçta memleketimiz gibi biz de zararlı çıkıyoruz.
Bazıları hala gerçekleri görmedikleri ya da yaşamadıkları için belki de kendi şahsi ikballeri için görmezden duymazdan geliyor ve de belirttiğim gibi bazı sözcüklere takılıyorlar...
*- Büyük engel!
Unutmayalım;
Yüksek finansman maliyetleri, şirketlerin büyümesinin önünde büyük bir engel.
Uzmanların belirttiği gibi; ne yazık ki finansman giderleri firmaların karlılıklarında temel belirleyici olmayı sürdürüyor.
İşletmelerin, karlarının büyük bir bölümünü finansman giderlerine ayırdıkları için kaynaklarını büyümede kullanamıyor ve yetersiz kalan öz kaynaklar sebebiyle yeni yatırımlar için daha çok borçlanmak zorunda kalıyor.
Faiz ve kur dalgalanmalarının da işletmeleri olumsuz etkilemeye devam edeceği önümüzdeki süreçte, etkin finansman yönetimi yapabilen firmalar avantajlı olacağı Yeminli Mali Müşavir Ahmet Tamer tarafından belirtiliyor.
Öncelikli adım ise; İşletmelerin finansman yükünü azaltmak adına KDV reformunun gündeme alınması gerekiyor.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, işletmelerin KDV alacaklarının yaklaşık 150 milyar lira dolayında olduğunu açıkladı.
Bu da KDV reformunun hemen gündeme gelmesi gerektiğinin bir göstergesi.
Devreden KDV, reel sektör için bir finansman yükü konumuna geliyor. Köklü değişiklikler içeren bir reformun acilen meclis gündemine alınması ve KOBİ’lerin finansman maliyetinin azaltılmasına bu yolla katkı sağlanması gerekiyor.
***-
GÜNCEL
*- Pınar Süt, CDP Türkiye İklim Liderleri ödülünün sahibi oldu
Pınar Süt, CDP Türkiye İklim ve Su Liderleri kategorilerinin her ikisinde de A- puanı alarak ‘Liderlik’ sınıflandırmasında yer aldı.
CDP Projesi kapsamında 28 Kasım 2017 Salı günü Zorlu PSM’de gerçekleştirilen CDP Türkiye İklim Konferansı’nda, CDP liderleri ödüllendirildi. CDP İklim ve Su kategorilerinin her ikisinde de A- puanı alarak Türkiye liderleri arasına giren Pınar Süt, geçtiğimiz yılın ardından ikinci kez ödüle layık görüldü.
*-Enerji bağımlılığını azaltmak için...
Çin petrol ve doğal gaz arama çalışmalarını hızlandıracak ve ülkenin ithalata olan bağımlılığını azaltmak için konvansiyonel olmayan kaynakları da geliştirecek.
Konu resmen açıklandı...
Biz ise nedense ‘jeotermal enerjiye’ ve tamamen yerli firmalarımıza gereken önemi vermiyor, haklı isteklerini hep, bazı lobilerin etkisi ile gere çeviriyoruz...
*- ‘Dünya artık burada olmak istiyor’
İzmir’den dünyaya açılan ve alanında bir dünya markası olmayı başaran 24. MARBLE – Uluslararası Doğal Taş ve Teknolojileri Fuarı’na geri sayım başladı, hazırlık çalışmaları ise tüm hızıyla devam ediyor.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından 28-31 Mart 2017 tarihleri arasında gerçekleşecek MARBLE – 24. Uluslararası Doğal Taş ve Teknolojileri Fuarı kapsamında katılımcı, ziyaretçi, tanıtım ve etkinlik çalışmaları tüm dünyada sürüyor.
*- Bergama’ya modern hayvan pazarı
Bergama, idari binası, sosyal tesisleri, yemekhanesi, otoparkı, padok ve yükleme rampaları ile inşaatına başlanılan, alıcı ve satıcılara daha rahat bir ortamda alışveriş imkânı sunacak olan Kapalı Hayvan Pazarı’na kavuşuyor.
‘Hasta Yakını Konukevi’ ve ‘Yarı Olimpik Kapalı Yüzme Havuzu’nun ardından toplam 11 bin metrekarelik alan içerisinde, 900 küçükbaş ve 300 büyükbaş hayvan kapasitesine sahip olacak biçimde tasarlanan Kapalı Hayvan Pazarı inşaatına başlanıldı.
*- YAŞAR EYİCE
YORUMLAR