YEŞİM TEKOĞLU

YEŞİM TEKOĞLU

Mali müşavir- Bağımsız Denetçi- Mali Bilim Hukuk Uzmanı

Ekonomi Politikalarının Orta Sınıfa Etkileri

25 Şubat 2025 - 11:04

EKONOMİ POLİTİKALARININ ORTA SINIFA ETKİLERİ: GELİR EŞİTSİZLİĞİ VE YOKSULLAŞMA

Son yıllardaki ekonomik veriler, Türkiye'de orta sınıfın giderek daraldığını ve gelir eşitsizliğinin arttığını gösteriyor.

1980'lerin "orta direği" olarak bilinen kesim günümüzde beyaz yakalı çalışanlar ve emekliler gibi farklı gruplara ayrılmış durumda. Ancak her iki kesim de ekonomik zorluklarla karşı karşıya.

Beyaz yakalı çalışanlar açısından durum oldukça zorlayıcı. Orta gelir grubunda yer alan çalışanlar, özellikle kira ve temel yaşam giderlerindeki artış nedeniyle ciddi bir finansal baskı altında.

Gıda enflasyonu, enerji maliyetleri ve ulaşım giderlerindeki yükseliş, alım gücünü her geçen gün zayıflatıyor. Ortalama geliri 80.000 TL ve üzeri olan birçok beyaz yakalı, geçmiş yıllara kıyasla refah düzeyinde belirgin bir düşüş hissediyor.

Emekliler için ise tablo daha da çarpıcı. Emekli maaşlarının asgari ücrete kıyasla giderek düşmesi, sosyal yardımlara bağımlılığı artırıyor. Özellikle kirada oturan emekliler, ekonomik daralmadan en çok etkilenen kesimler arasında yer alıyor. Bütçeden emeklilere ayrılan payın azalması ve enflasyonun maaşları erozyona uğratması, bu grubun orta sınıftan alt gelir grubuna kaymasına neden oluyor.

Gelir eşitsizliği giderek derinleşiyor. 2016 ile 2023-24 yılları arasında en zengin yüzde yirmilik kesimin toplam gelirden aldığı pay artarken, orta sınıfın payı azalmış durumda. Bu durum, insanların alım gücünün düşmesine ve ekonomik anlamda geriye gitmesine yol açıyor.

Ekonomi politikalarındaki tercihler, bu sürecin temel nedenlerinden biri olarak öne çıkıyor. İrrasyonel faiz politikaları, kur korumalı mevduat gibi uygulamalar gelir dağılımını daha da bozarak servet sahiplerini daha da zenginleştirirken, orta ve alt gelir gruplarının refahını düşürdü. Kamu kaynaklarının dar gelirli kesimler yerine belirli finansal araçlara yönlendirilmesi, ekonomik eşitsizliği daha da artırdı.

Bu eşitsizlik, toplumun büyük bir bölümünü ciddi bir buhrana sürükledi. İzmir ile İstanbul gibi büyükşehirlerde hayat pahalılığı daha da hissedilirken, orta sınıf tasarruf etmek yerine günlük harcamalarını dengelemeye çalışıyor. Gelir dağılımındaki bu dengesizlik, sosyal sorunlara birlikte ekonomik istikrarsızlığı tetikliyor. 

Peki bu durumdan çıkış mümkün mü?

“Umutsuzluğa kapılmamak gerekiyor” diyen uzmanlara göre, ekonomi politikalarında rasyonel adımlar atılması, gelir dağılımının dengelenmesi ve güven ortamının sağlanması şart.

Ülkenin ekonomik istikrarı için israfın önlenmesi, yatırım ortamının iyileştirilmesi, üretim ve ihracata dayalı büyüme modeline geçilmesi ile orta sınıfın desteklenmesi gerekiyor ki orta sınıfın güçlendirilmesi, genel refah seviyesinin yükselmesi için kritik öneme sahiptir.

Türkiye'nin Güney Kore, Çin ve Hindistan gibi ülkelerin ekonomik başarılarından ders alarak doğru ekonomik programları hayata geçirmesi mümkündür.

Unutulmamalıdır ki, orta sınıfın güçlenmesi, ülkenin genel refah seviyesinin yükselmesi anlamına gelir.

Not: Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek’in çaba gösterdiğine inanıyorum, ancak mevcut ekonomik tablo karşısında çok daha fazlasının yapılması gerektiği de ortada. 

YEŞİM TEKOĞLU

YORUMLAR

  • 1 Yorum
  • Menekşe Y.
    1 ay önce
    Çok doğru bir yorum , emeğinize yazınıza sağlık . Ülkemizin ekonomisinin yükselmesi dileği ile