Yeme Bozukluğu Nedir? Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Görevlisi Funda Tuncer, sık görülen yeme bozukluklarının belirtileri ve etkileri hakkında önemli bilgiler paylaştı: Beslenme programı ve psikoterapi eş zamanlı uygulanmalı…
14 Aralık 2021 - 14:46
Tedavi edilmeyen yeme bozuklukları ciddi sorunlara yol açıyor…
Yeme bozukluğu olan bireylerin bedensel, duygusal ve sosyal yönden yaşadığı anormal durum nedeniyle zarar görebildiğini belirten uzmanlar, aşırı ağırlık kaybının tehlikeli sağlık sorunlarına neden olabildiğini vurguluyor. Uzmanlar, yeme bozukluğu rahatsızlıklarının tedavi edilmemesi halinde kemiklerin zayıflaması, saç ve tırnaklarda kırılganlık, kas erimesi, halsizlik, kronik depresyon, tekrarlayıcı anksiyete gibi ciddi sağlık sorunlarının oluşabildiğine dikkat çekerek tedavisinde beslenme programının yanı sıra psikoterapinin de eş zamanlı uygulanması gerektiğini ifade ediyor.
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Görevlisi Funda Tuncer, sık görülen yeme bozukluklarının belirtileri ve etkileri hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Yeme bozukluğu günlük yaşamı etkiliyorYeme bozukluklarının besin ya da yeme davranışı ile ilgili düşünce ve duygulara karşı geliştirilen davranış değişikliği ile karakterize yetersiz veya aşırı besin tüketimine yol açan kronik bir hastalık grubu olduğunu belirten Öğretim Görevlisi Funda Tuncer, “Yeme bozukluğu olan bir birey; bedensel, duygusal ve sosyal yönden yaşadığı anormal durum nedeniyle zarar görebiliyor. Bu hastalık nedeniyle yeme davranışı bireylerin günlük yaşamının büyük bir bölümünü etkiliyor. Buna ek olarak bazı hastalık gruplarının ölümcül olabilmesi ve ciddi organ hasarlarına sebebiyet vermesi nedeniyle yeme davranışının büyük bir öneme sahip olduğunu söylemekte fayda var.” dedi.
Başarısız ürünler için gerekli adımlar atılmalı
Amerikan Psikiyatri Birliği’nin oluşturduğu Mental Hastalıklarda Tanı Kitabı DSM 5’e göre yeme bozukluklarının anoreksiya nevroza, blumiya nevroza, tıkınırcasına yeme bozukluğu, pika, tanımlanmamış yeme bozuklukları ve diğer yeme bozuklukları şeklinde sınıflandırıldığını ifade eden Tuncer, “Anoreksiya nevroza ve blumiya nevroza bu hastalık grubu arasında en sık rastlanan ve ruhsal belirtiler ile ciddi bedensel sorunların birlikte bulunduğu iki hastalık grubudur.” dedi ve yeme bozukluğu türlerini şöyle açıkladı:Anoreksiya nevroza, tedavisi en zor psikiyatrik hastalıklardan biri olarak tanımlanıyor. Genellikle ergenlik döneminde ortaya çıkan bu hastalık grubunda bireyler olumsuz beden algısı nedeniyle ağırlık kazanmaktan korkuyorlar. Bu nedenle besin alımlarını kısıtlayarak ya da oruç tutma, aşırı egzersiz veya ilaç kullanımı gibi arınma davranışları ile zayıf kalmayı sürdürmeye çalışıyorlar. Anoreksiya nevrozada aşırı derece düşük vücut ağırlığı ve şiddetli besin kısıtlamaları ile sağlıklı vücut ağırlığını reddetme durumu görülür. Bu grup hastalarda kendi bedenleri ve vücut ağırlıklarına ilişkin çarpık bir algı söz konusudur. Vücut ağırlığının bu denli düşük olmasıyla bu hastalığa sahip kadınlarda menstruasyon görülmüyor.
Blumiya nevroza’da hastalar aşırı ve kontrolsüz yeme sonucunda ağırlık kazanıyorlar. Daha sonra hasta ağırlık artışını durdurma amacıyla kendini kusturma, aşırı egzersiz, laksatif ya da diüretik ilaç kullanımı gibi uygunsuz telafi davranışları sergiliyor. Bireyler bu kontrolsüz yeme ve ağırlık kazanımı neticesinde telafi atağı davranışlarını farklı dönemlerde tekrarlıyorlar.
Tıkınırcasına yeme bozukluğunda tıpkı blumiya nevrozada olduğu gibi bireylerde yeme kontrolünün kaybedilmesi ile aşırı miktarda besin tüketimi görülüyor. Ancak bu yeme bozukluğu grubunda, ağırlık kazancı sonrasında telafi edici davranışlar gerçekleşmiyor.
Pika’da ise en az bir ay süreyle, devamlı olarak kağıt, saç, boya, sabun, kül, kil gibi besin olmayan bir maddenin tüketilmesi söz konusu oluyor. Bu hastalık çocuklarda daha sık olmakla beraber her yaş grubunda görülebiliyor.